GÜNEY KIBRIS
okuma süresi: 5 dak.

Anastasiadis: "Akıncı basit bir ifade yüzünden masadan kaçtı, ben denizdeki tahriklere rağmen hala daha masadayım"

Anastasiadis: "Akıncı basit bir ifade yüzünden masadan kaçtı, ben denizdeki tahriklere rağmen hala daha masadayım"

Anastasiadis, Akıncı, Enosis Plebisitine ilişkin basit bir ifadeden müzakerelerden ayrılırken, bizzat kendisinin, Türkiye'nin, Kıbrıs kara sularındaki Ekonomik Bölgede yaptığı tahriklere rağmen müzakerelerde olmaya devam ettiğini, bunun da çözüme yönelik kararlılık sinyali olduğunu vurguladı.

Yayın Tarihi: 09/05/17 15:18
okuma süresi: 5 dak.
Anastasiadis: "Akıncı basit bir ifade yüzünden masadan kaçtı, ben denizdeki tahriklere rağmen hala daha masadayım"
A- A A+
Kıbrıs Postası

Rum Lider Nikos Anastasiadis Rum Amme Memurları Sendikasının 54. Olağan Kongresine katılarak Kıbrıs sorunundaki son gelişmelerle ilgili bir konuşma yaptı.

Anastasiadis, Akıncı, Enosis Plebisitine ilişkin basit bir ifadeden müzakerelerden ayrılırken, bizzat kendisinin, Türkiye'nin, Kıbrıs kara sularındaki Ekonomik Bölgede yaptığı tahriklere rağmen müzakerelerde olmaya devam ettiğini, bunun da çözüme yönelik kararlılık sinyali olduğunu vurguladı.

Anastasiadis, ülkenin siyasi güçlerine yaptıklarıyla garantör güç olarak Türkiye'ye güven duyulamayacağını vurguladı ve "bir 'işgal' gücünün eylemlerini kınamak yerine, neden görevi ülkenin toprak bütünlüğünü korumak olan Cumhurbaşkanının sorumlu olduğunu söylemeye çabalıyoruz? Ben de bu durumda denizlerimizde yapılan tahrikler konusunda müzakerelerden ayrılmam gerekmez mi?" ifadelerini kullandı.

Anastasiadis sözlerine şöyle devam etti:

"Kıbrıs sorunuyla ilgili endişenizi biliyorum. Size temin ederim ki, arzumuz, Kıbrıs sorununa barışçıl bir çözümün bulunmasıdır. Barışçıl bir çözüm şekli işlevsel ve yaşayabilir bir devlet sağlar. Şunu söylemek istiyorum; Müzakerelerde sağlanan ilerlemeye karşın, gelecek için perspektif ve istikrar ön koşulları yaratmak yerine insan haklarını etkileyen işlevsellikle ilgili sorunlar devam etmektedir. Ertesi gün bu devletin hayatta kalma olanağına ilişkin endişe duyulmaktadır."

"GÜVENLİK ENDİŞESİ DUYAN SADECE KIBRISLI TÜRKLER DEĞİL"

"Bu nedenle, diğer topluma da saygı duyarak, hem Kıbrıs Türk liderliğinin, hem Türkiye'nin, hem de Kıbrıs Türk toplumunun, endişe duyanın ya da kazanılmış haklarını kullanmak isteyenin sadece kendilerinin değil, ata evlerini terk eden, mallarını kaybeden işgalin Kıbrıslı Rum mağdurlarının da olduğunun farkında olmaya davet ediyorum. Her şeyden önce tüm Avrupalı vatandaşlarla aynı haklara sahiptirler. Kıbrıslı Türk hemşerilerimizin de bu haklara sahip olmak istediği gibi. Fakat, çözüm uğruna bir tarafı haklı, diğer tarafı haksız çıkaran dengesiz bir durum yaratılamaz, bunun bilincinde olmak gerekir."

"ÇÖZÜM KARARLIĞIM, PEK ÇOK ÖRNEKTEN GÖRÜLMEKTEDİR, ELEŞTİRİLER HAKSIZ"

"Bu, güya tavizlerde bulunduğum ve şimdi başkanlık seçimlerinden dolayı çözüm istemediğim yönünde beni eleştiren herkes tarafınca da anlaşılsın. Seçimlerle ne kadar ilgilendiğimi ve Kıbrıs sorununun çözümüyle de ne kadar ilgilendiğimi gösteren hareketlerde bulundum. Diyaloğun devam etmesi kararını aldığım ve Türkiye'nin iyi niyetinin sınanması ve garantiler ve askerin çekilmesi konularında geri adımlar atması için uluslararası konferans kararı aldığım 1 Aralık uzak değildir. Çözüm kararlığım, pek çok örnekten görülmektedir; Mont Pelerin'e gitmemiz ve anlaşmanın, üç temel kriterde anlaşmaya varılması ve haritaların sunulması gerektiği şeklinde olması gibi."

"AKINCI ÖNEMSİZ BAHANELERLE MASADAN KAÇTI, SORUMLULUK BANA YÜKLENDİ"

"Zorluklarla karşılaştığımda, farklılığımızın anlaşmadan uzaklaştırabileceğini kabul ettim. Kriterler için. Bu, kurucu devletlerin toprak alanı konusunda anlaşmaya varmamızı mümkün kıldı. Ve orada Kıbrıslı Türklerin endişelerine karşılık vermeye tereddüt etmedim. 45 federal devletten başka hangisinde bir çözümün bulunması amacıyla kendi istekleri temelinde hükümler bulunmaktadır?

Akıncı, önemsiz bir bahaneyle müzakerelerden ayrıldığında, sorumluluğu bana yüklediler, çünkü masaya geri dönmesi için önlemler bulmam gerekirdi. Ve bu, tarihi bir olayla ilgili ifadeydi. Bazılarının, Türkiye'nin meydan okumalarıyla Kıbrıs Cumhuriyetinin toprak bütünlüğünün ihlal edildiğini görmezden geldiğimi söylemeleri doğru mu? Güya güvenebileceğimiz ve Kıbrıs Cumhuriyetinin garantörü olarak kabul edebileceğimiz ülke bu mu? Bir işgal gücünün eylemlerini kınamak yerine, neden görevi ülkesinin toprak bütünlüğünü korumak olan Cumhurbaşkanını sorumlu göstermeye çabalıyoruz?

Müzakerelerden kimin ayrılması gerekirdi? MEB'de yaşananlarla ilgili olarak Akıncı mı ben mi? Sorumluluk yüklesinler diye değil, Kıbrıs'ın yeniden birleşmesini istediğim için kalıyorum."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.