YDÜ Hastanesi'nde varis tedavisinde yeni yöntem

Yakın Doğu Üniversitesi Lefkoşa Kıbrıs (Near East University Nicosia Cyprus) Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Uzm. Dr. Özcem, "yüzeysel toplardamarların çeşitli nedenlerle uzayıp büklümlü ve genişlemiş hale gelmesi varis olarak tanımlanır" derken, "Mısır papirüslerinde ve Hippocrates'ten günümüze kadar ulaşan belgelerde varisden söz edilir. Modern toplumlarda yüksek oranda görülen varisin geniş bir yelpazede aralığı olup basit telenjektazilerden,(kılcal damar varisleri) bacak yaralarına kadar görülebilir." ifadelerini kullandı.

Uzm. Dr. Özcem, toplardamar hastalıkları veya travmalar da varis oluşumunu artıran etkinliklerden bahsederken, bunlar arasında ailevi yatkınlık(Kalıtsal), yaş, hamilelik, obezite, kabızlık, ilaç kullanımı gibi nedenlerin varis oluşumuna neden olabileceği gibi , bunların yanı sıra yüksek ayakkabı ve çok dar giysiler olduğunu açıkladı.

"Varis çok çeşitli belirtileri olmakla birlikte , ağrılı,ağır ve yorgun bacaklar, ayak bileklerinde kaşıntı, bacaklarda ve ayak bileklerinde şişlik (ödem), gece krampları, ciltte kalınlaşma sertleşme ve renk değişikleri gibi oldukça geniş şikayetlere neden olmaktadır." İfadelerine yer veren Uzm. Dr. Özcem, Varis tedavisinde ayrıntılı olarak tedavinin planlanması gerektiğini dile getirdi.

Uzm. Dr. Özcem, Varis tedavisinde ayrıntılı tetkik yapılmadan sadece cilt üzerindeki varislere müdehale etmek varislerin kısa zamanda tekrarlamasına ve şikayetlerinde devam etmesine neden olduğunu belirtirken, Varis'de yeni ameliyatsız tedavi yöntemlerinden bahsetti.

Variste Radyofrekans(Rf) Tedavisi

Uzm. Dr. Özcem, "Günümüzde radyofrekans teknolojisinin gelişimi ve cerrahideki minimal invaziv dediğimiz kesi gerektirmeden ameliyat yapma arzusu radyofrekansın varis cerrahisinde kullanımına neden olmuştur." diye konuşurken, son yıllarda sıkça kullanılan bu yöntemin radyofrekans dalgalarının yüksek ısı oluşturarak varis damarının tedavi edilmesinde kullanılması olduğunu vurguladı.

Bu yöntemin klasik ameliyata göre önemli avantajları olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Özcem, "Bunlar arasında hastanın normal aktivitelerine hemen geri dönebilmekte ,hastanede yatışa gerek olmamakta, girişimin başarı oranı %98 civarında olup, tedavi süresinin çok kısa olması yara izinin çok az veya hiç olmaması, işlemin tamamen lokal anastezi ile yapılıp genel anastezi veya belden uyuşturmaya gerek duyulmaması önemli avantajlarıdır." dedi.

Köpük(foam) Skleroterapisi

Uzm. Dr. Özcem, Köpük(foam) Skleroterapisi tedavisini "Özel bir cihaz vasıtasıyla köpüklü hale getirilen ilaç çok ince iğnelerle damar içine uygulanır. Genelde uygulama seanslar halinde 20-40 dk sürer. Tekniği bilen, deneyimli ellerde köpük skleroterapisi ile hem küçük (kılcal), hem orta çaplı, hem de büyük çaplı varislerin tedavisinde kullanılır." olarak anlatırken, "Vasküler Doppler Ultrason eşliğinde yapılan köpük skleroterapi ile işlemin kalitesi çok artmakta ve uzun dönemde mükemmel sonuçlar elde edilebilmektedir.

Uygulama sonrasında daha iyi bir netice alabilmek için kompresyon gerekir ve bu durum en az 2-3 gün boyunca devam etmelidir." ifadelerine yer verdi.

Variste tedavi seçenekleri çok geniş olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Özcem, "tıbta çok önemli bir söylem olan "hastalık yoktur hasta vardır" söylemi doğrultusunda, her hasta için ona özel, en uygun tedavi stratejisi kurulup bir çok tedavi yönteminin kombinezasyonu uygulanabilir."diyerek sözlerini sonlandırdı.