SAĞLIK
okuma süresi: 7 dak.

Kıbrıs'ta Kanser Okulu projesini hayata geçirmek isteyen Sağlık Grubu ilk dersini verdi

Sağlık Grubu Kıbrıs'ta ilk dersini verdi

Halk arasında çağın vebası olarak adlandırılan kanser hastalığı, her geçen gün dünyayı tehdit altına alırken Memorial Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi, kanserle mücadele misyonunu Kıbrıs'a taşıdı. Kıbrıs'ta Kanser Okulu projesini hayata geçirmek isteyen sağlık grubu, ülke genelinde farkındalığı artırmak için ilk dersini verdi.

Yayın Tarihi: 08/02/15 11:49
okuma süresi: 7 dak.
Sağlık Grubu Kıbrıs'ta ilk dersini verdi
A- A A+

Elif Şen - Kıbrıs Postası

Halk arasında çağın vebası olarak adlandırılan kanser hastalığı, her geçen gün dünyayı tehdit altına alırken Memorial Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi, kanserle mücadele misyonunu Kıbrıs'a taşıdı. Kıbrıs'ta Kanser Okulu projesini hayata geçirmek isteyen sağlık grubu, ülke genelinde farkındalığı artırmak için ilk dersini verdi.

Kanser tanı ve tedavisine yönelik tüm branşları ortak bir bünyede buluşturan Memorial Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi, kanserle mücadele misyonunu Kıbrıs'a taşıdı. Dün Girne'de Grand GrandPasha Otel'de halka açık olarak düzenlenen kanser okuluna; Memorial Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, Memorial Sağlık Grubu Antalya Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan, Girişimsel Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Saim Yılmaz, Nükleer Tıp ve Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Akın Yıldız, Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Tibet Erdoğru ile Dr. Önder Kırca konuşmacı olarak katıldı.

Dünyada, her yıl yaklaşık 15 milyon kişinin kanser hastalığına yakalandığı, gelecek 10 yılda, 20 milyon yeni kişiye kanser tanısı konulacağının öngörüsünde bulunan uzmanlar her geçen gün hastalığı yenmek için çalışmalarına hızla devam ediyor.

Kişiye özgü tedaviler…

Kanser okulunda; bilimselliği ileri teknoloji ile birleştirerek, kişiye özgü tedavi yöntemleri, kansere neden olan çevresel faktörler, kanser tedavisinde hasta ve ailesine verilmesi gereken psikososyal desteğin önemi anlatıldı. Gelişen tıbbi tedavi stratejileri ve yeni akıllı ilaçların doğru kullanımı kadar hasta güvenin de çok önemli olduğunun vurgulandığı toplantıda, dünden bugüne kanser tedavisi; görüntüleme, moleküler tedavi, girişimsel radyolojik tedavi ve kanser cerrahisindeki yenilikler hakkında bilgi verildi. Kıbrıs Postası'na verdikleri hizmetle ilgili açıklamalarda bulunan Memorial Antalya Hastanesi Direktörü Sevim Şuekinci, iki yılda 10 Kanser Okulu kurduklarını, bundan sonrası için de Kıbrıs'ta daha fazla hizmet verme arzusunda olduklarını ifade etti. "Şuekinci, Kıbrıs Türk- İngiliz Derneği'yle tanışmamızla başlayan projemizi dün gerçekleştirdik. Yaklaşık 220 katılımcıyla düzenlediğimiz semirde halka farkındalık yarattığımıza inanıyorum." Şeklinde konuştu.S

Kanser tedavisinde korku yerine umut

Memorial Sağlık Grubu Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, Kıbrıs'ta 7 bin kanser hastası bulunduğu bilgisinden yola çıkarak, bu kanserlerin üçte birinin önlenebilir olduğunu söyledi. Günümüz kanser tedavilerinin hasta yaşam süresi ve kalitesini önemli ölçüde etkilediğini dile getiren Prof. Dr. Özdoğan, "Kanser tedavisi sonrası hastaların yaşama artık çok farklı baktığını görüyoruz. Yaşamlar değişiyor ve kişi için mutluluğun tanımı da farklılaşıyor. Elini sıkıp, 'başardınız' dediğimiz hastalar geleceğe güvenle bakıyor. Kıbrıs'ta kanser hastalığının yaygın olarak görüldüğünü biliyoruz. Biz burada gelirken, korku duvarına yeni bir tuğla koymaya değil, o duvarın ardındaki ışığı aralamaya geldik" dedi.

Cerrahide her hastanın şansı var

Memorial Sağlık Grubu Antalya Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan, kanser cerrahisinde son 10 yıl içinde çok önemli gelişmeler kaydedildiğini belirterek, "10 yıl önce kanserin birden çok organa yayıldığı hastalarda cerrahi gündeme gelmeyen bir seçenekti. Birden fazla tümör görüldüğünde hasta klasik tabir ile açılıp kapatılıyordu. Artık bu durum yerine hastaların opere olup olamayacaklarına, büyük ölçüde operasyon öncesi karar verilebiliyor. Özellikle görüntüleme yöntemlerindeki gelişme, bu noktada doğru tanıyı %100'lere yaklaştırmaktadır.

Hastalık hangi evrede olursa olsun, herkes için bir umut var ve bu umut, hastalara yeni ve kaliteli bir yaşamın kapılarını açıyor" ifadelerini kullandı.

Kanser hücresine "moleküler taksi" tedavisi

Kanser tedavilerinde, Nükleer Tıp uygulamaları hakkında bilgi veren Nükleer Tıp ve Radyoloji Uzmanı Prof. Dr. Akın Yıldız, "Nükleer tıpta son yıllarda kanser hücresinin özelliklerini ya da zaaflarını bilen moleküller sayesinde akıllı ilaçlar üretildi. Bu ilaçlar ağız ya da damar yoluyla vücuda verildiği zaman direk olarak kanserli bölgeye yönelmektedir. Taksinin gideceği adresi bilmesi fikrinden yola çıkarak, bu tedavi yöntemine "moleküler taksi" denilmektedir. Bunun yanında "mavi boncuk" olarak tarif edilen radyomikroküre tedavisi de karaciğer kanserlerinde uygulanmaktadır. Mavi boncuklar karaciğeri besleyen damarlara anjiyo yöntemi ile yerleştirilmekte, tümörün bulunduğu alana yerleşen bu boncuklar ışınlama yaparak tümör hücresini ve küçük metastazları mikroskobik düzeyde yok etmektedir" diye konuştu.

Tümörü yok etmeye yönelik girişimsel uygulamalar

Girişimsel Radyoloji alanındaki yeni tedaviler ile cerrahi yöntemlerle gerçekleştirilen biyopsi uygulamaları artık girişimsel olarak yapılmakta, ameliyat şansı bulunmayan veya seçilen uygun hastalarda tümör yakılarak ya da dondurularak tedavi edilmektedir. Prof. Dr. Saim Yılmaz, iğne ile tümöre ulaşarak gerçekleştirilebilen girişimsel işlemler hakkında şu bilgileri verdi: " Mikrodalga radyofrekans ısıtma, dondurma, krioablasyon ve nanonayf elektrik akımı yöntemleri ile tümörleri girişimsel olarak tahrip ederek ortadan kaldırabiliyoruz. Bu yöntemler, organ ve tümörün yerleşimine göre, doğru hasta seçimi ve hangi hastaya hangi işlemi uygulanacağı önceden belirlenerek gerçekleştirilmektedir. Akciğer, karaciğer ve pankreas gibi organlar sıklıkla uygulanmaktadır."

Prostat kanseri da Vinci sayesinde artık korkutmuyor

Gelişen tıp teknolojileri sayesinde ürolojik kanserlerin daha sık teşhis edilebildiğini vurgulayan Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Tibet Erdoğru da, "Cerrahide, teknolojinin ulaştığı son nokta olarak kabul edilen, hastaya ameliyat sırasında ve sonrasında da konfor sağlayan "da Vinci Robotik Cerrahi", ürolojik kanserlerde en çok kullanılan yöntemdir. Da Vinci yöntemi ile hastalar kısa sürede sosyal hayata adapte olabilmekte, açık cerrahinin dezavantajları en aza indirilmektedir. Yeni tanı tedavi yöntemlerinden "da Vinci robotik cerrahi" ile prostat kanseri, erkeklerin korkulu rüyası olmaktan çıkarken; en ölümcül kanser türlerinden biri olan "mesane tümörleri" de laparoskopik yöntemlerle tedavi edilebilmektedir" diye konuştu.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.