SAĞLIK
okuma süresi: 4 dak.

Kanser hastalarına psikolojik destek şart!

Kanser hastalarına psikolojik destek şart!

Uzman Psikolog Evren Celal, kanser hastalarına verilecek psikolojik desteğin, tedavinin ayrılmaz bir parçası olması gerektiğine vurgu yaparak, kanser tanısı konan kişinin yaşadığı psikolojik durumlarla baş etme stratejileri hakkında Kıbrıs Postası'na bilgi verdi.

Yayın Tarihi: 21/02/15 09:59
okuma süresi: 4 dak.
Kanser hastalarına psikolojik destek şart!
A- A A+

Kıbrıs Postası - Filiz Seyis

Kanser tanısı konan bir hasta, bu sorunla baş etme noktasında bazı zorluklar yaşayabilir. Bunun için ise hastanın kanser tedavisinin yanı sıra, psikolojik destek alması da gerekli oluyor.

Kanser hastalarının tanı, tedavisi esnasında, hastaların gösterdiği ruhsal ve davranışsal tepkilerin kişiye göre değişiklik gösterebileceğini anlatan Uzman Psikolog Evren Celal, hastayı çok kaygılı bir sürecin beklediğini ve sağlanan psikolojik yardım ile duyulan kaygıların anlamlandırıldığını söyledi.

"Amacımız baş etme mekanizmalarını güçlendirmek"

Celal, kanser tanısı konan hastanın yaşadığı süreci şöyle anlattı:

"Kanser tanısı konan hasta onkoloji servisine gelir, burada radyoterapi veya kemoterapi için yönlendirilir. İlk radyoterapi veya kemoterapi öncesinde, tedavi ve yan etkileri ile ilgili hastaya eğitim verilir. Sonra psikolojik destek için ben veya başka bir uzman arkadaş devreye girer.

Psikolojik destekte temel amacımız baş etme mekanizmalarını güçlendirmektir. Hasta tek başına değildir, yakınları ile birlikte psikolojik destek alır.

Kanser tanısı konan hastaya kanser olduğu doktoru tarafından direk olarak söylenir. Bence de direk olarak hastaya söylenmelidir zaten."

"İlk tepki her zaman şoktur"

"Kanser olduğunu öğrenen kişinin verdiği ilk tepki şoktur. İlk şok ve kabullenmeme yaşanır. Sonra kabullenme ve reddetme süreci yaşanır. Ardından suçlama ve isyan girer işin içine, hasta 'neden ben' diye sorgular.

Tedavi başladıktan kısa süre sonra şok geçer. Sorgulama evresine girdiğimiz zaman ise, hastaya bunun kendi hatası olmadığı ve herkesin başına gelebileceğini anlatıp, sonrasında ne yapabileceğimizi konuşuruz. Amaç gerçeği kabul edip mücadele etmektir.

Hasta yakınlarında da ilk tepki şok olur. Şok sonrasında, hastada da yakınlarında da kanserin türüne ve evresine göre veya kişilere göre verilen tepkiler tabii ki değişebilir.

Bizler kaygı, endişe, ölüm korkusu gibi kavramları anlamlandırmalarına, belirsizlikle baş etmelerine yardımcı oluyoruz."

"Hastalık gizlenmemeli"

Kanser tanısı konan hastadan hastalığını gizlemenin yanlış olduğuna vurgu yapan Celal, bazı ailelerin hastalığını gizleyerek hasta yakınlarını korumak istediklerini kaydetti. Ailenin hastanın moralini bozmamak için gizleme yoluna başvurduğunu ifade eden Celal, "Evet, moral önemlidir ama önemli olan gerçekle yüzleşerek moralini yüksek tutmaktır" dedi.

Celal, hastadan hastalığının gizlenmesinin onayladığı bir davranış olmadığını belirterek, Destek olabilmek için hasta ile işbirliği içinde olmamız gerekir. Hastanın gerçeği bilerek mücadele etmesi gerekir. Evet, kötü bir durum var ortada ama bunu aşmak için mücadele etmek gerekir. Gerçeği değiştiremeyiz, hastanın durumunu bilmesi gerekir" ifadelerini kullandı.

"Hayattan kopmamalılar"

Kanser hastalarına mümkün olduğunca hastalık öncesindeki yaşam tarzlarına devam etmelerini öneren Celal, "Kemoterapide aldıkları evrede tabii ki mümkün olduğunca kendilerini korumaları gerekir ama eve de kapanmamalılar. Hayattan kopmamalılar, mümkün olduğu sürece hayatlarına aynı şekilde devam etmeliler" dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.