EĞİTİM
okuma süresi: 14 dak.

Özel Eğitimde "tatil" yok!

Özel Eğitimde "tatil" yok!

Özel Eğitim Vakfı (ÖZEV) Kurucu Başkanı ve Genel Müdürü Ersin Gürsay, "Farklı gelişen bir çocuk sahibi aileyseniz eğer, sizi hem aile olarak, hem de çocuğun ihtiyaçları anlamında kucaklayan bir sistem devlette yoktu" diyerek okulun bu nedenle açıldığını ve tatilsiz, tamamen kesintisiz bir eğitimin sürdüğünü söyledi.

Yayın Tarihi: 16/06/14 08:19
okuma süresi: 14 dak.
Özel Eğitimde "tatil" yok!
A- A A+

Kıbrıs Postası - Eniz ORAKCIOĞLU

Ülkemizde yaşayan farklı gelişen çocukların eğitim ve rehabilitasyon görebilecekleri yerlerden bir tanesi ÖZEV Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezi olmakla birlikte bu işi merakla ve severek hatta ve hatta hakkını vererek yaptıklarını söyleyebiliriz. 80'ni aşkın farklı gelişen çocuğun yer aldığı okulda birçok ayrı bölümde birçok kişi çalışılarak, ailelere ve çocuklara bu yolda destek oluyorlar. okul ve okulda verilen eğitim ve rehabilitasyon hizmeti ile ilgili Kıbrıs Postası'na konuşan Özel Eğitim Vakfı (ÖZEV) Kurucu Başkanı ve Genel Müdürü Ersin Gürsay, "Okulun açılmasının tek sebebinin ihtiyaç" dedi. Bunun yanında okulla gelip giden ailelerinde Kıbrıs Postası'na sorunlarını anlatarak, "zorluklarla mücadele ediyoruz" dedi.

"İhtiyaçtan dolayı okulu açtık"

Özel Eğitim Vakfı (ÖZEV) Kurucu Başkanı ve Genel Müdürü Ersin Gürsay, okulun açılmasının tek sebebinin ihtiyaç olduğunu belirterek, "Farklı gelişen bir çocuk sahibi aileyseniz sizi hem aile olarak, hem çocuğun ihtiyaçları olarak bütünüyle kucaklayan bir sistem devlette yoktu ve eksikliği her zaman hissediliyordu. Özel eğitim gerektiren bir çocuğun 4 temel prensip çerçevesinde bir süreç geçirmesi lazım. En başta erkencilik ilkesi teşhisin konulduğu andan itibaren eğitimin başlama süreci olarak 1'inci basamaktır. 2'nci tam zamanlı bir eğitim, 3'üncüsü kesintisiz bir eğitim, 4'üncü multi disiplinel bir yaklaşımla özel eğitim hizmeti verilmesi gerekir. Bizim ülkemizde 0-3 yaş Sağlık Bakanlığını ilgilendiren bir konu, 3-18 yaş arası Milli Eğitim Bakanlığını, 18 yaş ve üzerinin de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını ilgilendiriyor. Bu 3 bakanlığın ilgilendiren konunun bir biri ile ilgili olarak koordinasyonu söz konusu değildir. Baktığımızda devlet bünyesinde bu 4 temel süreci veremediğinden dolayı ve bütün bunları düşündüğümüz zaman ben kendi çocuğuma da en iyi olanakları ve eğitimi alabileceğim bir yapıyı arzu ederdim. En başta kendi çocuğuma da ideal koşullar yarata bilmek adına girdiğim bir mücadeledir. Bunun dışında 80'in üzerinde çocuğumuza da böyle bir olanak sağlamış olduk. Benim otizm tanılı bir oğlum var" dedi.

"80'in üzerinde farklı gelişen bireye hizmet veriyor"

Gürsay, Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezinin 9'uncu eğitim yılını doldurmak üzere olduğunu söyleyerek, "1999 Yılında kurmuş olduğumuz Özel Eğitime Muhtaç Çocuklar Derneği ile yola çıktık. Çıktığımız bu yolda 19 Ocak 2004 yılında farklı gelişen çocukların güvenli geleceği sloganı ile KKTC Özel Eğitim Vakfı olarak devam etmektik. Özel Eğitim Vakfı 05 Eylül 2005 tarihinde kurduğu ÖZEV Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezi aracılığı ile 80'in üzerinde farklı gelişen bireyimize fiilen Özel Eğitim ve Rehabilitasyon hizmeti vermeye devam etmekteyiz" şeklinde konuştu.

"Okulun geniş bir yelpazesi var"

ÖZEV Genel Müdürü Ersin Gürsay, okulun çok geniş yelpazesi olduğunu vurgulayarak, "En başta bize başvuran çocukların tanısına göre gelişimsel değerlendirmesini alıyoruz. Bunun sonucunda gelişim basamaklarına göre hangi yönlerinde gerilikler olduğunun tespitini yapıyoruz. Sonra nasıl giderileceğinin programını yapıyoruz. Bunu yanında okulda eğitim gören öğrencilerimizin profilinin içerisinde hafif veya orta zihinsel engelliler, otizmliler, down sendromlular, SP'liler, birden fazla engeli olanlar, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği olanlar, hiperaktiviteli çocuklar ve sosyal uyum bozukluğu olan çocuklarımız var. Okulumuzun en önemli noktalarından biride, her çocuğa bireysel ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanan bir eğitim programı içerisinde eğitim veriliyor. Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezi bütün bu hizmetlerini Uzman. Psikolojik Danışman Proje Yöneticisi Koordinesinde; çocuk doktoru, çocuk psikiyatrisi, psikolojik danışman, psikolog, fizyoterapist, özel eğitim öğretmeni, konuşma terapisti, okul öncesi öğretmeni, çocuk gelişim uzmanı, sınıf öğretmeni, el sanatları öğretmeni, beden eğitimi öğretmeni, usta öğretici, müzik öğretmeni, sanat terapisti ve diyetisyen kadrosu ile yürütmekte ve sürekli olarak kendini yenilemeyi, hep ön planda tutmaktadır" diye konuştu.

"Özel eğitimde tatil yoktur"

Gürsay, sözlerine şu şekilde devam etti; "Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezimiz de takvim yaşı 0-35 yaş aralığındaki farklı gelişen bireylere hizmet vermekteyiz. Bunu yanında bu bireylere sağlıklı eğitim verebilmek adına yaz boyunca 3 ay tatil değil, Şubat, Haziran ve Ağustos'ta 1 haftalık süreçlerle tatil yapıyoruz. Çünkü bir çocuğa zaten 3 ayda bir kavramı veya nesneyi ancak öğretebiliyoruz, eğer eğitime 3 ay ara verirseniz tüm çalışmalarınız boşa gider. Özel eğitim kesintisiz bir iştir. Özel eğitimde tatil yoktur. Devletin bu tür özel kuruluşları yaz boyunca tatil yaparken biz farkımızı yine ortaya koyuyoruz ve bu çocuklara ve ailelerine gerekli hizmeti veriyoruz."

Saat 10-11'e kadar eğitim verilmeli

Gürsay, farklı gelişen çocuklar ve gençler için nasıl daha iyi eğitim verilebileceğini şu şekilde açıklıyor; "Biz kurumsal olarak sabah 8,45 de öğrencilerin programlarını başlatıp 4'de kadar eğitimlerini veriyoruz. Yaşadığımız en büyük sıkıntılardan biri de; 4'den sonra eve gönderdiğimiz çocukların aileleri yorgun oldukları için, başka sorunları ve çocukları olduğu için onlara gerekli ilgiyi veremediği için çocuk tekrar içine döner ve biz ertesi sabah yeniden kaldığımız yere döneriz. Bunun yanında bu çocuklar veya gençler için olması gereken, eğitimlerini de daha iyi almalarını sağlayabilmek için; ailede yıpranmış olduğu için çocuğu gece 10-11'e kadar tutabilecek yerler olmalıdır. Saat 11'de çocuk anne ve babasına teslim edilmeli, onların sevgisini alıp uyumalı ve sabah geri gelmeli. Böyle olunca çocuklarla ilgili ilerlemeyi daha çok alabiliriz."

"Bu yükü hep beraber kaldırmalıyız"

Gürsay, gece programı olan ailelerin örneğin bir sinemaya, düğüne, yemeğe gidecek ailelerin bu çocukları bırakabilecekleri bir yer olmadığına dikkat çeken, "Böyle bir merkezimiz olsa aileler etkinliklere katıla bilir, çocuklarını güvenerek bırakacakları bir yer olur ve gece de dönüp çocuklarını oradan alır. Böylece bu insanlar sosyal hayattan kopmaz. Bu bir gerçek ki farklı gelişen çocukları olan aileler kendi içine dönüyor, çevresi, yaptıkları kısıtlanıyor. Hâlbuki böyle bir çocuk sahibi olmak ne ailenin, ne devletin nede o çocuğun suçudur. Ama bu yükü hem çevre, hem aile, hem devlet, hem de toplum hep beraber kaldırmalıyız. Hep beraber el atarsak bu problemi ortadan kaldırıp ailelerin yüküne katkı koyabiliriz, işte ÖZEV bunun için var" şeklinde konuştu.

"2015'te katkı payı gerçek değerlerine ulaşmalı"

Gürsay, yaşadıkları sorunları şu şekilde anlatıyor; "En çok yaşadığımız sorunlar içerisi de fiziki sorunlar yer alıyor. Fiziki koşullarımızın geliştirilmeye ihtiyacı var. Bunun yanında ek derslik ihtiyacımız var ve bu ihtiyaçların hepsi de maddiyata dayanıyor. Gördüğünüz üzere spor salonumuz var, fakat zeminini henüz tamamlayamadık. 3 yıldır devletin bu salonu yapacak diye sözü var ve spor dairesinde de projesi çizilmiş beklemektedir. Bizde karar verip adım atmalarını bekliyoruz. Biz her şeyimizi kendimiz karşılıyoruz, tabi ki devlet bütçesinden de bir katkımız var ama bu katkı son hükümet döneminde önemli bir artış gösterdi. Bu yıl hükümet tarafından hedeflerimiz ve yaptıklarımız daha iyi anlaşıldı, böylelikle bizlere umut oldukları için kendilerine teşekkür ediyoruz ama buda bir gerçek ki günden güne talebin artmasıyla birlikte bu katkı payı bizim için yeterli olmuyor. Biz devletten 2009'da katkı almaya başladık kısaca derdimizi o yıllarda ancak anlatabildik ve 2014'e kadar da bu kaynağın gerçek rakamlara ulaşması için mücadele ettik. Şimdiki hükümetin yaptığı katkı bize umut oldu. Önemli olan bu katkı payının 2015'de gerçek değerlerine ulaşır ve bizde bu topluma bu hizmeti vermeye laikiyle devam ederiz."

"İnsanlar daha huzurlu yaklaşıyor"

Özel Eğitim Vakfı (ÖZEV) Kurucu Başkanı ve Genel Müdürü Ersin Gürsay, sözlerine şu şekilde son verdi; "İnsanlarımız farklı gelişen çocuklara ve gençlere karşı bilinçlendikçe ve onlar hakkında bir şeyleri öğrendikçe daha huzurla yaklaşır. Bunun yanında Okulumuzu ve vakfımızı birçok kişi ziyaret ediyor. En önemlisi de lise 3 olan öğrencilerin ilgisi bizi çok mutlu ediyor. Bu çocuklardan bir kaçı okulumuza gelip staj yapıyor ve 1-2 ay boyunca burada vakit geçirip özel öğretim öğretmeni olabilirler mi bu işi yapabilirler mi diye bakıyor. Sonrasında bizde bu çocuklara destek çıkıp okuduğu dönem müddetince yardımcı öğretmenlik yapma fırsatı tanıyoruz. Böylece bu çocuklar kendi yerini kendi yapmış oluyor ve bizde biliyoruz ki bizim öğretmeniz mi var gelecek. Bunun yanında çeşitli okullarla aktivitelerimiz, kulüplerle yaptığımız etkinlikler var."

"Ailede inkâr durumu ortaya çıkıyor"

Klinik Psikoloğu Tuğçe Akınsel, Buraya yeni gelen ve yeni başvuracak ailelerle görüşüp aile danışmanlık görevi de yaptıklarını belirterek, "Ardından çocukları gerekli değerlendirme ve testleri yapıyoruz ve aldığımız bilgiler doğrultusun da ve zekâ seviyelerine uygun alanlara yerleştiriyoruz. Bunun yanında ailelere psikolojik destek sağlamak için aile danışmanlığı sağlıyor, aile eğitimi veriyoruz, çünkü ilk etapta ailelerde şoktan dolayı inkâr durumu ortaya çıkar. Bu sebepten öncelikle aile ile çalışıp daha sonra çocuğa yöneliyoruz. Ailelerin bu karşılaştığı durum gerçekten çok zor bir durumdur, çünkü baktığınız zaman çocuk 2 yaşına kadar normalken 2 yaşından sonra çocuğa otizm tanısı konuyor, bu yüzden ailede bir inkâr pozisyonu oluşur. Önce aileyi ikna etmemiz gerekir ki çocuğa daha iyi yardımcı olabilelim. Bu da bizim için 3-4 aylık aileyi ikna zamanı demektir ve bakıldığı zaman bu zor bir süreçtir. Normal bir birey beklerken aniden çocuğunuzun engelli bir birey olduğunu duymak kolay değildir" dedi.

"Eğitim ve rehabilitasyon hizmeti veriyoruz"

Akınsel, sözlerine şu şekilde devam etti; "ÖZEV Özel Eğitim Okulu ve Rehabilitasyon Merkezi tıbbi tanısı konmuş olan farklı gelişen bireylere, dünya standartlarında uygulanan test ve ölçeklerle takvim yaşı ile gelişim yaşı arasındaki fark belirlenerek, bu farkın giderilmesine yönelik her bireye özel hazırlanan BEP (Bireysel Eğitim Programı) doğrultusunda eğitim ve rehabilitasyon hizmeti vermektedir. Her birey yaşı, tanısı, değerlendirmeleri dikkate alınarak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Hizmetleri Ünitesi bünyesinde bulunan programlardan uygun olanına yerleştirilir. Periyodik olarak yapılan değerlendirmelerle farklı gelişen bireyin programı yenilenir. Ayni zamanda farklı gelişen bireyin ailesiyle geçirdiği süreyi de verimli geçire bilmesi için Aile, Aile Eğitimi, Aile Danışmanlığı süreçlerinde ve destekli oluşturulan programlarda kurumumuzca desteklenir. Bütün çalışmalarda hedef: Farklı gelişen bireyi üçgenin merkezinde bulundurup tüm dinamiklerin koordineli olarak çalışmasını ve farklı gelişen bireyin gelişimine yön vermesini sağlamaktır."

Farklı Gelişen Çocukların Aileleri

Sumru Konur: "2 yılda bir kurula girmek zorundayız"

"Benim oğlum 7 yaşında ve spastik, sorunumuz derdimiz çok ve hiçbirine de çözüm bulunmuyor. En büyük sorunlarımızdan bir tanesi bu çocuğun her 2 senede bir kurula girmek zorunda kalması. Zaten spastik olan bir çocuk 2 sene veya 10 sene sonra düzelmez. Her seferinde kurula girmemize anlam veremiyorum. Birde kurula gidip orada saatlerce beklemek zorunda kalıyoruz farklı gelişen bir çocuk ailesi olarak bu gerçekten bizi çok zorluyor. Diğer bir sorunumuz bez sorunu bu ülkede yürüyen çocuklar için bez yok, ne eczanelerde nede başka bir yerde satılmıyor. Şuan 7 yaşındaki çocuğa 6 kilo için bez kullanıyorum ama ilerde bunun sıkıntısını daha fazla hissedeceğim. Bunun yanında ülkemizde engelliler için hiçbir şey yok. Oğluma 720 TL maaş veriyorlar bezine ve yemesine ancak yetiyor. Bunun dışında bu çocuğun özel eğitim alması gerekiyor birçok ihtiyacı var. Eşim asgari ücret alıyor ve bu çocuğun özel bakıma da ihtiyacı olduğu için çok zorlanıyoruz."

Hatice Doğan: "Ulaşım problem"

"8 yaşında öğrenme geriliği olan bir oğlum var. Her gün özel eğitim alması için Girne'den geliyoruz ve bu bizim için çok zor oluyor, üstelik farklı gelişen çocuklar için ulaşım kolay olmuyor. Bunun yanında diğer bir sıkıntımız çocuğumun gittiği devlet okullarında özel eğitim öğretmenlerinin olmaması."

Zeynep Sarılgan: "Bez sıkıntımız var"

"Down sendromlu 5 yaşında biz kızım var. Bunun yanında bir kızım daha var. En büyük sıkıntılarımızdan bir tanesi bez sıkıntısı, bez yetiştiremiyoruz. Ve tüm bizim gibi ailelerin yaşadığı gibi en büyük problemlerimizden biride çocuklarımız için özel toplu taşıma araçlarının olmaması."

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.