Balıkçılar isyan etti: "Balıkçı kimdir? Devlet tanımını yapsın"

Onlar denizi sadece bir yaşam biçimi olarak değil, tuzlu suları ekmek kapısı olarak da görenler… Denizden avladıklarıyla hayatlarını sürdüren balıkçılar, hem devletten hem de amatör balıkçıların denize yaptığı tahribattan şikayetçi… Kıbrıs Postası'na konuşan balıkçılar, Devletin özellikle ağla avlanmada dönemsel düzenlemeler getirmesi gerektiğini vurguladı. "Neredeyse bütün devlet memurları balıkçı" diyen deniz emektarları, en büyük sorunun ise balıkçının tanımının yapılmaması olduğunun altını çizdi.

Kıbrıs Postası - Emel Doğan

Akdenizde balıkçılık ekonomiye değer katan büyük bir sektör olmasına rağmen ada ülkesi olan Kıbrıs'ta balıkçılığın durumu içler acısı… Mağusa limanındaki balıkçıların en büyük şikayeti, balıkçı kimliğinin belirsizliğinden yana oldu. Kimlik sorununun, gerekli yaptırımların olmamasından kaynaklandığını söyleyen balıkçılar "herkes taksici olamıyor ama herkes balıkçı oluyor" diyerek şikayetlerini dile getirdi.

En büyük sorun "balıkçı kimdir?"

Balıkçılar, kendilerinden çok amatör balıkçıların kazanmasından dert yakınıyor. Balıkçı kimliğine saygı duyulmadığını, yasaları doğru uygulayabilmek için yaptırımların olmadığını dile getirerekhiçbir sınırlama olmadan, isteyen her vatandaşa balıkçı kimliğinin verilmesini hatalı bulduklarını, amatör balıkçıların her gün balık avlamasına kısıtlama gelmesi gerektiğini savunuyorlar.Vatandaşların dilediği gibi balık avına çıktıklarını, çevrelerindeki insanlara da bu balıkları sattıklarını iddia eden liman balıkçıları bu olayın hem kendilerine hem de denizdeki canlılara zarar verdiğini savunuyorlar.

"Neredeyse bütün devlet memurları balıkçı"

Balıkçıların bir takım kurallara göre ayrılması gerektiğini savunan Mağusa balıkçıları, denizde her gün azalma yaşandığını ve eskiden balığın daha bereketli olduğunu, şimdilerde ise balıktan çok balıkçı olduğunu dile getiriyorlar. Neredeyse bütün devlet memurlarının balıkçı olmasına da tepki gösteren balıkçılar, kendi mesleklerini eskisi gibi yapamadıklarını yakınıyorlar. Bazı balıkçı izinlerinin iptal edilmesini ve amatör balıkçıların sayısının düşürülmesi gerektiğini savunan balıkçılar, amatör balıkçılara belirli günlerde avlanma izni verilmeli diyerek yeniden konuyu eşitsizlik ve yaptırımlara getiriyorlar.

Hem balıkçıya hem balığa zarar…

Amatör balıkçıların %90'nının satış amaçlı ava çıktıklarını iddia eden balıkçılar bir an önce yaptırımların harekete geçirilmesi gerektiğini savunuyorlar.Balıkçılar satış yapan amatör balıkçılardan şikayetci olduklarını söylerken kendi satışlarının çok fazla engellendiğini dile getiriyorlar.Bir başka sorun yaşadıkları konunun ise küçük balık vurup yasaya aykırı davranan amatörlerin olduğunu bu balıkları da birçok restoranda görebileceğimizi savunuyor balıkçılar. Bu konuya ek olarak da profesyonel veya amatör balıkçı ayırt etmeksizin tüm balıkçıların attıkları ağları dönemlere göre milimleri açısından incelenmesi gerektiğin, en azından bir kere olsun balığın üremesi ve büyümesine izin verilmedir diyen balıkçılar 16 milimlik ağın satışı yasakken limanda 16 milim ağ ile ava çıkan balıkçıların olduğunu söylüyorlar.

"Balon balıklarının fiyatları bile adaletsiz…"

Balıkçılar, Hayvancılık Dairesinin 8 Ağustos – 31 Aralık tarihleri arasında balon balıklarını daireye teslim eden avlanma izinli balıkçılara adet başına 2 TL destekleme ödemesi yapacağı konusunda fikirlerini dile getirdiler.Balon balıklarının adet başına 2 TL olmasının dürüst bir bölünme olmadığını ve balıkların kilosuna göre fiyat değişikliği olması gerektiğini savunan balıkçılar ortada bir eşitşizliğin olduğunu savunurken küçük bir balon balığı ile büyük bir balon balığının tutulmasının da verdiği zararında arasında çok fazla fark olduğunubelirttiler. Mağusa limanının kirliliğinden yana sıkıntı yaşamadıklarını en büyük sorunlarının eşitsizlikolduğunu söylüyorlar.

Amatör balıkçıların profesyonel balıkçılardan ayrılması, denizdeki canlıların üreyip Akdeniz'in daha verimli olabilmesi için yaptırım en gerekli ihtiyaç olduğunu savunuyor balıkçılar.