FETÖ zanlısı kardeş askerler, kitap çıkan su kuyusuna "taş attık" dediler

Mağusa'da FETÖ-PDY soruşturması kapsamında geçtiğimiz hafta birisi polis 4 kişinin yasa dışı terör örgütü lehine propaganda niteliğinde yayın bulundurdukları gerekçesi ile tutuklanmalarının ardından bu kez de astsubay 2 kardeş, polis tarafından tutuklandı.

Mağusa'da Veyselliler bölgesinde önceki gün ihbar üzerine bir kuyunun içinden çıkarılan 15 adet kitapla ilgili soruşturma başlatan polis, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Karargâh Merkez Şube Müdürlüğü'nde Piyade Kıdemli Astsubay olarak görev yapan Adem Bilgen ile yine Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı'nda Boğaz Karargahı Lojistik Şube'de Sağlık Kıdemli Astsubay olarak görev yapan Ahmet Bilgen ismine ulaştı.

Soruşturma sonucunda Bilgen kardeşlerin FETÖ-PDY'ye yönelik soruşturmalardan korkarak söz konusu kitaplardan kurtulmaya çalıştıkları ortaya çıkarken; her iki zanlının tasarrufunda toplam 17 adet 9 mm. çapında canlı tabanca mermisi de ele geçirildi.

Adem Bilgen ve Ahmet Bilgen, "Yasa dışı terör örgütü ile ilgili propaganda nitelikli yayın bulundurmak" ve "Kanunsuz patlayıcı madde tasarrufu" suçlamasıyla ilgili, dün Mağusa Kaza Mahkemesi'nde yargıç karşısına çıkarıldı. Poliste ifade vererek aleyhlerindeki suçlamaları reddeden astsubaylar, ifadelerinde, kuyunun yanına gittiklerini ancak ağaç üretimi yapacakları için suyun durumunu ölçmek amacı ile kuyuya kitap değil; taş attıklarını iddia ettiler.

KUYUNUN İÇERİSİNE KUCAK DOLUSU KİTAP ATTILAR

Olayın soruşturmasını yürüten Polis Subayı Müfettiş Muavini Ömür Dalkıran, mahkemede olayla ilgili şahadet sundu. Dalkıran, 13 Ağustos'ta, 16:30 sıralarında Veyselliler Mahallesi Karaoğlanoğlu Sokak içerisinde yol kenarındaki boş arazide bulunan su kuyusuna LB 245 plakalı bir araç ile gelen 2 erkek şahıs tarafından kitaplar atıldığının öğrenildiğini belirtti. Alınan bilgi üzerine olay yerinin polis ekipleri tarafından ziyaret edildiğini aktaran Dalkıran, çevre soruşturması sırasında 2 görgü tanığına ulaşıldığını aktardı.

Görgü tanıklardan yapılan soruşturmada LB 245 plakalı araçla gelen 2 erkek şahsın, aracın bagajını açarak kuyu içerisine kucak dolusu kitap attıklarını ve kendilerini fark ettiklerinde ise olay yerinden uzaklaştıklarının öğrenildiğini belirten Dalkıran, görgü tanıklarının, cep telefonu ile söz konusu aracın olay yerinden ayrılma esnasını fotoğraf çektiklerini söylediklerini kaydetti.

KUYUDAKİ KİTAPLARI İTFAİYE EKİPLERİ ÇIKARDI

Soruşturma subayı Dalkıran, soruşturmanın devamında, tespit edilen su kuyusunun yanına Mağusa İtfaiye Şubesi'nden bir ekibin, Elektrik Kurumu'ndan bir ekibin ve Olay Yeri İnceleme Şubesi'nde görevli bir uzmanın çağrıldığını belirtti.

İtfaiye Şubesi ekipleri tarafından kuyuya girildiğini belirten Dalkıran, kuyuda yapılan aramada 1 adet Muhammet Fetullah Gülen'in yazarı olduğu "Doğa Mecmuası" isimli kitap ve Zaman gazetesi yayınlarını içeren toplam 14 adet kitabın ıslanmış vaziyette bulunduğunu açıkladı.

KUYUNUN BAŞINDA ÇEKİLEN GÖRÜNTÜ YAKALATTI

Görgü tanıklarının, kuyunun başında olan Adem ve Ahmet Bilgen'in kaçtıkları sırada çektiği fotoğraftan yola çıkarak genişletilen soruşturmada kapsamında polis kayıtlarından araştırmada yapıldığını belirten polis subayı Dalkıran, plakası LB 245 olduğu tespit edilen aracın zanlı Adem Bilgen adına kayıtlı olduğunun bulunduğunu açıkladı. Aynı gün, zanlı Adem Bilgen'in evinin de mahkeme emri ile polis tarafından ziyaret edildiğini ve zanlı Adem Bilgen'in evde tespit edildiğini açıklayan Dalkıran, zanlı Adem Bilgen'in evinde 22:49-23:05 arasında polis ekibi tarafından arama yapıldığını belirterek, yapılan aramada 1 adet flash bellek, 1 adet bilgisayar kasası, kendisine zimmetlenenden fazla 10 adet 9 mm. çapında canlı mermi, 1 adet 9 mm. çapında eğitim mermisi, 1 adet dijital fotoğraf makinesi ve tasarrufunda bulunan cep telefonun bulunarak emare alındığını açıkladı.

KUYUYA 'KİTAP DEĞİL; TAŞ ATTIKLARINI' İDDİA ETTİ

Adem Bilgen'in evindeki aramanın sona ermesinin ardından polis ekiplerinin ayrılmak üzere olduğu sırada Ahmet Bilgen'in LB 245 plakalı araç ile konu adrese geldiğini belirten polis subayı Ömür Dalkıran, araçta yapılan aramada bagaj içerisinde 2 adet dini içerikli kitabın bulunarak emare alındığını aktardı.

Tutuklanan zanlıların ileri soruşturma için Mağusa Polis Müdürlüğü'ne götürüldüğünü belirten Dalkıran, her 2 zanlının da gönüllü ifade verdiğini söyledi. Dalkıran, zanlıların ifadelerinde Ahmet Bilgen'in kullandığı LB 245 birlikte olay yerine gittiklerini anlatırken, zanlıların kuyunun bulunduğu arazinin zanlı Adem Bilgen'in kayınvalidesine ait olduğunu, oraya ağaç dikmeyi düşündüklerini ve bu yüzden de kuyuda su olup olmadığına bakmak için kuyuya taş attıklarını bildirdiklerini açıkladı.

TÜM EMARELER DETAYLI BİR ŞEKİLDE İNCELENECEK

Dün, 07:40-08:00 arasında bir polis ekibi tarafından zanlı Ahmet Bilgen'in Mağusa'daki evinin arandığını belirten polis subayı, yapılan aramada zanlı Ahmet Bilgen'in evinde de zimmetinden fazla 7 adet canlı mermi olduğuna inanılan 9 mm. çapında mermi bulunduğunu açıkladı. Bilgen'in evinden incelenmek üzere 1 adet dizüstü bilgisayar, bilgisayar çantası içerisinde dahili bellek ve tasarrufunda bulunan cep telefonunun emare olarak alındığını açıkladı. Dalkıran, emare alınan cep telefonlarının, dahili ve harici belleklerin, diz üstü bilgisayarın, bilgisayar kasasının, dijital fotoğraf makinesinin ve mermilerin incelenmek üzere PGM Adli Polis Bölüm Müdürlüğü'ne gönderildiğini açıkladı.

BAŞKA ŞAHISLAR TESPİT EDİLEBİLİR, BAŞA SUÇLAR ORTAYA ÇIKABİLİR

Suçların çok ciddi olmasının yanında, soruşturmanın çok yeni olduğunu belirten Dalkıran, alınması gereken ifadelerin olduğunu ve PGM'ye gönderilen emarelerin incelenmesi için süreye ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Dalkıran, yapılacak inceleme sonrasında meseleye yeni suçların eklenebileceği gibi bağlantısı olan başka şahısların da ortaya çıkabileceğini söyledi. Zanlıların serbest kalması halinde alınacak ifadelere ve aranan muhtemel emare ve kişilere olumsuz yönde etki etmelerinin kuvvetle muhtemel olduğunu kaydeden Dalkıran, soruşturmayı etki altında kalmaksızın yürütebilmek için Adem ve Ahmet Bilgen kardeşlerin 3'er gün poliste tutuklu kalmasını talep etti.