EĞİTİM
okuma süresi: 5 dak.

DAÜ'de "Amerikan Başkanlık Seçimi ve Sonuçları" konulu panel gerçekleştirildi

DAÜ'de "Amerikan Başkanlık Seçimi ve Sonuçları" konulu panel gerçekleştirildi

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü ve Kıbrıs Politikalar Merkezi tarafından "Amerikan Başkanlık Seçimi ve Sonuçları" konulu yuvarlak masa paneli gerçekleştirildi.

Yayın Tarihi: 29/11/12 14:29
okuma süresi: 5 dak.
DAÜ'de "Amerikan Başkanlık Seçimi ve Sonuçları" konulu panel gerçekleştirildi
A- A A+

Panele konuşmacı olarak Kıbrıs'ın Amerikan Büyükelçiliği Halkla İlişkiler Müdürü Keith Peterson, Tel Aviv Üniversitesi'nden DAÜ'ye misafir öğretim görevlisi olarak gelen Dahlia Scheindlin, DAÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sözen ve DAÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Erol Kaymak katılmıştır.

Panelin moderatörlüğünü yürüten Prof. Dr. Ahmet Sözen gerçekleştirdiği açılış konuşmasında herkese katılımlarından dolayı teşekkürlerini ileterek Amerikan Cumhurbaşkanı Barak Obama'nın Cumhurbaşkanlığı ikinci dönemi süresince izleyeceği olası politikaları değişik perspektiflerden inceleyeceklerini bildirdi. Panelin ilk konuşmasını gerçekleştiren Keith Peterson, Barack Obama'nın seçim kampanyası hakkında genel bir bilgi vererek, kadın ve Hispaniklerin Obama'nın seçimi ikinci döneminde kazanmasında oynadıkları role ve Obama'nın yüzleşeceği Suriye rejimi, İran'ın nükleer silahlanması, İsrail-Gazze çatışması ve global mali kriz gibi bazı dışişleri sorunlarına değindi. Peterson konuşmasına Obama'nın liderliğine ilişkin fazla tedbirli olması gibi eleştirileri analiz ederek, Obama'nın ilk döneminden bazı dersler öğrendiğini ve bunun, başkanlığın ikinci döneminde ona rehberlik edeceğine inandığını belirtti. Devamında Peterson, Obama'nın birinci döneminde elde ettiği başarıları analiz etti. Buna bağlı olarak Obama'nın tüketici ajansı oluşturması, Amerikan'ın oto-sanayisine sahip çıkarak milyonlarca iş olanağı sağlamsı ve ABD'nin ekonomisini geliştirmesi gibi başarılarına da değindi.

İkinci konuşmacı olan Dahlia Scheindlin konuşmasına Amerika'nın seçim dinamiklerine değinerek başladı ve buna ilişkin olarak konuşmasında ABD başkanlık seçiminde oy dağılımına en fazla etkisi olan kimlik ve din faktörlerinin oynadıkları rollere odaklandı. Scheindlin, Obama yönetiminin karşı karşıya gelebileceği üç büyük dış politika konusu olan İran'ın nükleer programı, Arap baharı, özellikle Suriye'deki durum ve Libya, Tunus, Mısır gibi yerlerin kaderleri ve İsrail - Filistin çatışmasını analiz etti. Son olarak, Scheindlin, sağlık reformu, sağlık sigortasının özelleştirilmesi ya da güçlendirmesi için yapılan girişimler, kadın sorunları ve teşvik paketleri, General Motors (GM) firmasının kurtarılması ile Wall Street Göç politikası gibi büyük sorunları ele alarak, kendi görüşünde bunların Obama'nın iç politikalarının odak noktası olacağına değindi.

Doç. Dr. Erol Kaymak, ABD'nin seçim sistemi konusuna odaklanarak 'salıncak oy' örneğine dikkat çekti. Salıncak oy konusuna ilişkin Obama'nın bazı salıncak eyaletlerde oy kazandığını, ancak diğer eyaletlerde kaybettiğini belirtti. Doç. Dr Kaymak konuşmasına, Netanyahu'nun politikalarını ve önündeki seçimi, ABD'nin sürdürülebilir prestije sahip olması gerekliliğini ve Obama'nın son dönemdeki dış politikasını değerlendirdi. Obama'nın ikinci döneminde dış politikada bir "Obama mirası" bırakıp bırakamayacağını da sorgulayan Doç. Dr. Kaymak, genelde başkanların ikinci dönemlerinde bu mirası bırakmak için ilk döneme göre daha özgür olduklarını da vurguladı.

Panelde son konuşmacı olarak sözü devralan Prof. Dr. Sözen, eski Amerikan Başkanı George W. Bush'un 11 Eylül saldırısına karşılık izlediği tek taraflılık ve önleyici vuruş ilkelerine dayalı dış politikasına değinerek, Obama'nın ilk seçildiği dönemde sadece ekonomik krizi değil ayrıca çok büyük bir dış politika enkazı devraldığını ve bu nedenle, Obama'nın ikinci dönem mirasının, Bush'un 11 Eylül sonrası bıraktığı enkazı temizlemeye devam etmesinin olacağını belirtti. Prof. Dr. Sözen, Obama'nın dış politikada odak noktasının Pasifik Asya olmasını hedeflediğini, ancak Orta Doğu'da yaşanan İsrail-Filistin uyuşmazlığı, İran'ın nükleer programı ve Arap Uyanışı ve, özelde Suriye krizi ister istemez Obama'nın zamanını alacağını belirtti. Devamında Prof. Dr. Sözen, ABD-Türkiye ilişkilerini inceleyerek, iki devlet arasındaki ilişkinin daha önce bu denli iyi ve kapsamlı olmadığını vurguladı. ABD ve Türkiye'nin aralarındaki ilişkiyi "model ortaklık" olarak gördüklerini belirten Prof. Dr. Sözen, son olarak ABD-Türkiye ilişkisi açısından Suriye politikası, İran sorunu ve İsrail-Filistin çatışması dahil olmak üzere üç alanda farklı görüşler nedeniyle tarafların bazı sorunlarla karşı karşıya kalabileceklerine değindi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.