Eylem Çalışma Bakanlığına Taşındı

KTAMS Başkanı Ahmet Kaptan başkanlığında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde toplanan eylemciler, ellerinde "UBP'li olmayana yaşam hakkı yok mu?" yazılı pankart taşıdı.

Bakanlık önünde basına açıklamada bulunan KTAMS Başkanı Kaptan, ülkede gidişatın
hiç iyi olmadığını ve "padişahlık düzeni" bulunduğunu savunarak, "işten durdurmalar olduğunu ve çalışanların yerlerinin keyfi olarak değiştirildiğini" iddia etti.
Bu duruma sendikaların sessiz kalmasının beklenemeyeceğini ifade eden Kaptan, kendilerine bugünkü eylemde destek veren KTÖS, KTOEÖS, Kamu-Sen, Dev-İş, Güç-Sen ve BES'e teşekkür etti.
Kaptan, yaptıkları eyleme kendilerinden fazla polis çağrıldığını da savunarak, "kendilerinin terörist olmadığını, buraya sadece seslerini duyurmak için geldiklerini ve herhangi bir şeyi kırıp dökmeye gelmediklerini" kaydetti.
"Biz eylemlerimize polis istemiyoruz" diyen Ahmet Kaptan, "ülkenin polis ve asker devleti mi yoksa demokratik bir ülke mi olduğunu" sordu.
Kaptan'ın konuşmasının ardından, KTAMS Üye İşleri Sekreteri İhsan Güven Bengihan sendikanın basın açıklamasını okudu.

Halk kandırıldı

UBP'nin seçimler öncesinde verdiği sözleri tutmadığı ve halkı kandırdığı savunulan sendika açıklamasında, "Bu noktada UBP yönetiminin 100 günlük dönemde yapmış olduğunu iddia ettiği icraatlar halk tabiri ile 'cek caktan' öteye gitmedi" iddiasında bulunuldu.
Açıklamada, UBP Hükümeti'ne; "Artık toplum adına toplumsal barışı da koruyarak mazeretler değil sonuç alıcı çözümler üretin, çünkü hükümet olarak bulunduğunuz makamlar mazeret değil çözüm üretme makamlarıdır" çağrısında bulunuldu.
Seçimden önce toplumun tüm kesimlerini kucaklayacağını ve bu çerçevede kimseyi ekmeğinden etmeyeceğini söyleyen UBP'nin, "çalışanların haklarını tek tek budamaya başladığı ve kamudaki çalışanların sırf UBP'li değil diye partizanca görev yerlerini değiştirdiği veya işlerine son verdiği" iddia edilen açıklamada şöyle denildi:
"Bugün burada bulunmamızın nedeni, görev yerleri değiştirilen tüm çalışanlarımız ve işten durdurulan geçici memur ve işçilerimizin uğradıkları partizanca uygulamaları
protesto etmektir.

Ayrıca esas görevlerinden biri de çalışanların haklarını korumak ve gerekli yasal düzenlemeleri yapmak olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bağlı Çalışma Dairesi'nde UBP Hükümeti'nin 100 günlük %100'lük partizanca marifetlerinden birini protesto etmek için de burada bulunmaktayız."

Çalışma Bakanı'nın "geçici çalışanlar durdurulmadı, durdurulanlar sözleşmeli olanlardır, onların da zaten sözleşmeleri sona ermiştir" dediği kaydedilen sendika basın açıklamasında, şu ifadelere yer verildi: "Evet, durdurulanların içerisinde sözleşmeli olan da var, ancak tüm durdurulanların içerisinde sözleşmeli statüsünde olanlar çok azdır ve bu sözleşmelilerin içerisinde sözleşmesinin bitmesine 2 ay kalan çalışan bile vardır. Bu bile, UBP yönetiminin kendinden olmayana bakış açısını net bir şekilde göstermektedir."
Star Kıbrıs