"Tutuklama Kararı Çıkarsa Savaş Çıkar"

Orams Davası`yla ilgili kararın sürpriz olmadığını söyleyen Avukat Doratlı, davanın sonuçlanmasından önceki aşamalarında birçok noktanın eksik olduğunu ve bu noktaların özellikle "default" aşamasındayken göz ardı edildiğini bu sebeple de diğer sonuçların ve olumsuzlukların çorap söküğü gibi arkasından geldiğini ifade etti.

Emlakçıler Birliği Sözcüsü Ahmet Dağman, kararın siyasi bir karar olduğunu ve bağlayıcı olmadığını, emlakçiler olarak halen tüm Kıbrıs halkına, müşterilerine ve diğer ülke vatandaşlarına gönül rahatlığı ile emlak satışlarına devam edeceklerini söyledi.

Çıkan karara ilişkin sonucu gösteren belgenin tam metninin görülmeden olayla ve ileride doğabilecek sorunlar ve yaşanılacaklar ile alakalı olarak bir şey söylemenin yanlış olduğunu belirten Doratlı dava metninde olabilecek iki önemli noktadan bahsetti. Bu noktalardan bir tanesi, davanın emsal teşkil etmeyecek olması yani sadece Orams çiftini etkileyecek olması diğeri ise Yunanlı yargıca ilişkin yapılan itirazın değerlendirilip değerlendirilmediği olduğunu ifade etti.

"Dava Sonuçları Bizim İçin Pek Önemli Değil"

Orams Davası ile alakalı olarak yayınlanan kararın emlakçılar açısından önem taşımadığını ifade eden Emlakçılar Birliği Sözcüsü Ahmet Dağman, kararın siyasi bir karar olduğunu ve bağlayıcı olmadığını, emlakçılar olarak halen tüm Kıbrıs halkına, müşterilerine ve diğer ülke vatandaşlarına gönül rahatlığı ile emlak satışlarına devam edeceklerini, Avrupa Birliği veya Rum Kesimi kararlarına göre hareket etmeyeceklerini sözlerine ekledi.

"Bu Dava Altında Siyasi Bir Karar Yatıyor"

"Protocol On" konusu gereğince Avrupa Birliği üyesi ülkelerden birinde alınan kararın diğer tüm AB ülkelerinde de geçerli olabileceğini söyleyen Avukat Doratlı, AB protokolü gereğince aslında hiçbir sorunlu ya da bölünmüş ülkenin AB'e alınmaması gerektiğini ancak Rum tarafının özel anlaşmalarla AB'ye girmiş olduğunu ifade etti. Tüm bu şartlar altında Orams Davası altında siyasi bir karar yattığına dair inancının tam olduğunu ifade eden Doratlı, 1974'ten bu yana Kıbrıs sorununa çözüm bulamayan ve garantör konumunda bulunan İngiltere'nin neye dayanarak kendi ülke vatandaşı aleyhine böyle bir karar verdiğini merak ettiğini de dile getirdi.

"Bu Karardan En Az 250.000 Kişi Etkilenir"

Kararın yayınlanmasının ardından pek çok kişinin duyduğu endişenin artacağını söyleyen Doratlı, mal sahiplerinin acele etmemeleri gerektiğini ifade etti. Açıklanan kararla beraber 250.000 ile 500.000 arasında kişinin etkileneceğini belirten Doratlı bundan sonra bireysel davaların açılmasının beklendiğini ifade etti. Kendisinin de İngiltere'de Rum arsası üzerinde mülkiyeti olduğunu belirten Doratlı, bu durumdan bir endişe duymadığını ancak hakkını aramak için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurabileceğini ve ilk başta İngiltere'ye dava açabileceğini çünkü İngiltere'nin kendi vatandaşını bu konuyla alakalı olarak hiç uyarmadığını ve kollamadığını belirtti.

"Tutuklama Kararı Çıkarsa Savaş Çıkar"

Rum kesiminin bu sonuç ile bazı kişilere tutuklama kararı çıkartması durumunda şimdiye kadar süre gelen barış ortamının kaybolacağını ve kaos ortamının meydana geleceğini ifade eden Dağman, Kıbrıs sorununun çıkmaza sokulduğunu da sözlerine ekledi. Bundan sonraki süreç için önceliklerinin Türkiye vatandaşlarının Kıbrıs'da içinde bulundukları yabancı statüsünden kurtarılarak bazı imtiyazlarla kolayca mülk edinmelerini ve Kıbrıs'a yatırım yapmalarını teşviklemek olduğunu söyleyen Dağman bu konuda devletin de üzerine düşeni yapması gerektiğini sözlerine ekledi.

Star Kıbrıs