İÇ HABERLER
okuma süresi: 6 dak.

YKP:"Ortada seçim değil atama süreci var"

YKP:"Ortada seçim değil atama süreci var"

<P>YKP bir kez daha Nisan'daki seçim sürecini değerlendirdi. YKP Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı, Nisan'daki "seçim" sürecine yönelik bir kez daha bunun atama olacağını bu nedenle halkın boykotla tepki göstermesi gerektiğini vurguladı. Kanatlı'nın açıklaması şöyle:</P>

Yayın Tarihi: 16/03/10 11:08
okuma süresi: 6 dak.
YKP:"Ortada seçim değil atama süreci var"
A- A A+

Kıbrıs'ın kuzeyinde adına seçim denen, ancak seçimle ilgili hiçbir anlamı kalmayan bir dönem daha yaşanmaktadır.

Seçim ülkelerde genel anlamıyla, demokratik bir ortamda ve halkın iradesinin yansıması için yapılmaktadır. Kıbrıs'ın kuzeyinde ise seçim yıllardır tamamen vitrini süsleyen bir takı olmaktan öte hiçbir anlam taşımamaktadır. Bugün gündemde olan "seçim"in de seçimle uzaktan yakından hiçbir ilgisi yoktur. Yapılacak olan, Kıbrıs'ın kuzeyindeki diğer "seçim"lerde olduğu gibi Ankara'nın buradaki temsilcilerinin, acentalarının atanmasıdır.

Bu ülkenin kuzeyinde demokratik bir seçimin koşulları yoktur. Ülkenin her alanı Türkiye'nin ablukası, kuşatması ve kontrolü altındadır. TC'den uluslararası antlaşmalara aykırı olarak, savaş suçu işleyerek yüz binlerce kişinin taşınması ve yurttaş yapılmasından sonra Kıbrıslının iradesinin yansıması imkânsız hale getirilmiştir. Ayrıca her seçime Türkiye'nin yeraltı ve yerüstü kurumları müdahale ederek vitrini düzenlemektedir.

Her seçime müdahale eden Ankara yine devrededir. Bu kez daha açık olarak ve piyasaya sürdüğü adaylarla bu oyunu oynamaktadır. İşin ilginç yanı adaylardan iddialı olduğunu söyleyen üçünün de Ankara'nın icazetini almış olması ve bunu çeşitli platformlarda kendilerinin söylemiş olmasıdır. Garip olan; oyunun o kadar açık oynanmasına rağmen, Ankara'nın postacısı olmak isteyen bu iddialı adayların da bu seçimde Ankara'nın müdahalesinin olmadığını ayni zamanda iddia etmesidir.

Yeni Kıbrıs Partisi, bu durumu yıllar önce görmüş, Kıbrıslıları Ankara'dan gelen talimatlara uymamaya tepki göstermeye hazırlamış ve bu göstermelik seçim platformlarını da kullanarak rejimi deşifre etmeye çalışmıştır. Bu çerçevede YKP, Kıbrıs'ta bir çözüme ulaşıp Türkiye'nin asker ve sivil bürokratlarının, yer altı teşkilatlarının, paramiliter örgütlerinin elleri ayakları buradan çekilmeden demokratik bir seçimin mümkün olmadığını her platformda vurgulamış ve vurgulamaya devam etmektedir.

YKP, kurulduğu günden bu yana, ister seçime katılsın ister katılmasın hep bu atama süreçlerini reddetmiş, halkı da bu tavrını açıkça ortaya koymaya çağırmıştır. Bu son süreçte de halkı sandığa gitmeyerek siyasi bir tavır koymaya çağırmaktadır.

YKP'nin halkı sandığa gitmemeye çağırması rejimi rahatsız etmektedir. Nitekim geçmiş seçimlerde YKP'nin boykot çağrıları karşısında, rejimin "tepkiniz varsa sandığa gidin ve oyunuzu iptal edin, ama mutlaka sandığa gidin" şeklindeki baskıları egemenlerin boykottan ne kadar rahatsız olduklarını göstermektedir.

Rejimin boykottan rahatsız olması doğaldır. Ancak görüyoruz ki, kendilerini solcu takdim etmeye çalışan bazı kesimler de boykottan rahatsız oldular ve YKP'ye saldırmaya başladılar.

Bu saldırılar içerisinde en belirgin olanı BKP Genel Sekreteri İzzet İzcan'ın bir süredir radyo ve TVlerde ortaya koyduklarıdır. Sn. İzcan, çeşitli radyo ve TV programlarında YKP'nin seçimi boykot etme gerekçelerini kastederek "o da aynıdır, bu da aynıdır. Bu ülkede Ankara'nın istediği olur, onun dışında Kıbrıslı Türklerin hiçbir iradesi yoktur, hiçbir şey değişmez" fikrine karşı olduklarını söyleyip bu şekilde düşünerek, "statükocuların, çözümsüzlükçülerin, Kıbrıs'ta hala iki ayrı egemenlik ve bölünme peşinde koşanların değirmenine su taşındığı" iddia etmektedir.

Sn. İzcan, "bazılarının değirmenine su taşımakla" sözü ile herhalde kendisini anlatmaktadır. YKP'nin ve YKP'lilerin her zaman için tavrı açık ve net olmuştur.

YKPliler 20 yıllık partili yaşamları boyunca "seçim" dönemlerinde Ankara'nın çizdiği sınırlar içinde kılıktan kılığa girerek figüranlık yapmadılar, her seçim döneminde farklı bir siyasi parti rozeti ile seçimlere de dâhil olmadılar.

YKP meclis başkanlığı seçimleri dâhil hiçbir zaman UBP'lilere oy da vermemiş, verdiği destekle hiçbir UBP'liyi de hiçbir makama seçtirmemiştir. 2000 seçimleri ikinci turu dâhil ehven-i şer iddiası arkasına sığınıp Eroğlu'nun veya herhangi bir UBP'linin desteklenmesini de bugüne kadar hiçbir YKP'li savunmamıştır. Hiçbir YKP'li Ankara'dan gelen herhangi bir belgeye, kriptoya, talimata da UBP'lilerle birlikte destek vererek oy birliği ile meclisten karar olarak geçirilmesini sağlamamıştır. Bunları geçmişte yapanlar bugün bunların hesabını vermeden YKP'ye yakışıksız saldırılarda bulunması kabul edilemez…

Her siyasi hareket kendi tavrını belirler ve uygular. Sn. İzcan da, madem "o da aynı, bu da aynı değil ve Kıbrıslı Türklerin iradesi vardır" diyor; buyursun istediği değirmene su taşısın; bizim onun bu tavrına, su taşımalarına itirazımız yoktur.

Bu vesile ile halkımızı bir kez daha, bilhassa son günlerde Eroğlu-Talat- Ertuğruloğlu üçgeninde Ankara'nın ortaya koyduğu oyunu ve senaryoyu iyi okumaya ve bu oyuna karşı tepki vermeye çağırıyoruz. Ortada seçim diye bir şey yoktur. Türkiye'nin çok daha açık şekilde müdahalesi vardır. Ankara her üç adayı da çeşitli şekilde sahneye çıkararak vitrini yeniden daha güvenilir hale getirerek kontrol altında tutmayı hedeflemektedir.

Bu gerçekler ışığında, Kıbrıs'ta bir antlaşmadan yana olan, Kıbrıs'ta barış isteyen tüm birey ve kesimleri, Türkiye'nin sahneye koyduğu bu oyunu reddetmeye, tepki koymaya ve tepkilerini sandığa gitmeyerek boykota katılmaya çağırıyoruz.

Yeni Kıbrıs Partisi Basın Bürosu

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.