Eroğlu'na Hür-İş ve Kamu-İş'ten destek

Hür İş Başkanı Yakup Latifoğlu konuşmasında, genel kurulda, kurulacak devletin, iki kesimli, 2 halkın egemenliğinde bir çözümü öngörmesi konusunda karar aldıklarını anımsatarak, "Bizim hedefimiz ile sizinkiler örtüşmektedir" dedi.Latifoğlu, müzakere sürecinde verilen bilginin yetersizliğine de atıfta bulunarak Eroğlu'na, "Desteğimiz sizinle olacaktır" dedi.

Latifoğlu, seçimlerde, görüşmelerle ilgili umut pompalanmaya çalışıldığını da belirtti ve Rum oylarının Türk oylarına oranla yüzde 20 daha fazla olduğu ve dönüşümlü başkanlığın kabul edilmesinin Kıbrıs Türk halkı açısından taviz olduğunu vurguladı.Başbakan Eroğlu ile Kamu- İş'in Lefkoşa'daki genel merkezinde görüşen Kamu İş Başkanı Sami Dilek ve yönetim kurulu üyeleri de, Eroğlu'na adaylığının hayırlı olması dileklerini alkışlarla ifade ettiler.

Kamu İş Başkanı Sami Dilek, Eroğlu'nu savunduğu görüşlerden dolayı desteklediklerini belirtti ve kurulacak olan devletin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin devamı olması gerektiği üzerinde durdu. Dilek, "KKTC'yi kurandan Allah razı olsun" dedi.

Başbakan Derviş Eroğlu da ziyaretlerindeki konuşmalarında,

"Gezdiğimiz yerlerde aldığım destek ve halkın sevgisi beni memnun etmektedir" dedi.Müzakerelere dün verilen aranın ardından liderlerin ortak açıklama yapamadığını dile getiren Eroğlu, şunları kaydetti:

"Sadece Downer'in okuduğu kısa metin var. O da müzakerelerin iyi niyetle sürdürüldüğü yönünde. Belli ki müzakere masası daha çok kurulu kalacak. Müzakereler de uzun süre devam edecek. İki senede sadece iyi gelişmeler olduğu söylenmekte ama iyi gelişmeler söylenememektedir" dedi.

Eroğlu, Güney Kıbrıs'ın her şeyi reddeden bir pozisyonda olduğunu dile getirerek, "Biz müzakerelere iyi niyetle devam edeceğiz. Yalnız Kıbrıs Türk halkının kazanılmış hakları vardır. Halkın alıştığı bir düzen vardır. Biz sadece Rumlar'ı veya bazı dış ülkeleri memnun etmek için masaya oturmayacağız. Kendi halkımızı memnun edici bir anlaşmaya varmak için müzakere masasına oturacağız" ifadelerini kullandı.

Uzlaşmaz olanın kendisi değil, muhataplarının olduğunu kabul etmeyen kesimlere de seslenen Eroğlu, "Bizim niyetimiz iyi niyetle müzakere masasına oturtmaktır. Dün yaşananları, bugün var olan gerçekleri örnek alacağız" diye konuştu.

Rum tarafının uzlaşmazlığını dünyaya duyurmak için sağ sol her kesimin bunu dile getirmesi gerektiği üzerinde duran Eroğlu, bugüne kadar becerilemeyen birlik ve beraberliğin, yeni cumhurbaşkanlığı çatısı altında, halkın çeşitli kurum ve kuruluşlarının da katılımıyla oluşturulacak ulusal konsey çatısı altında gerçekleşeceğine inanç belirtti.

Eroğlu, dünya kendilerine uzlaşmaz diyecek diye, Kıbrıs Türk Halkının menfaatlerini Rum'a teslim etmeyip, halkın haklarını koruyacaklarını da vurguladı ve bu konuda sendikalara da görevler düştüğünü ekledi.

Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın müzakere masasında, 'eskiden yüzde 29 artı'yı kabul etmişlerdi' diyerek toprak tavizine açık olduğunu söylediğini ifade eden Eroğlu, BM misyonunda, 'tüm konularda anlaşılmadan, hiçbir konuda anlaşılmış sayılmayacağı' felsefesine göre, bu söylemin de ortadan kalkmış sayılacağını vurguladı.

"Egemenliğimizi kabul ettirmek durumundayız. Egemen olanlar ancak anlaşma yapabilir, ortaklık kurabilir. Egemenliliğinizi karşı taraf tanımazsa, kiminle neyi ortak yapacak" diyen Eroğlu, iki halkın yan yana yaşayacağı bir anlaşma arayışında olacaklarını vurguladı.Siyasi eşitliğin, hak eşitliği olduğunu ve Rumların sahip olduğuna Türklerin de sahip olması gerektiğini ifade eden Eroğlu, "Sadece Anayasa önünde bireylerin eşitliği ise bu bizim anladığımız manada bir eşitlik değildir" dedi.

Eroğlu, müzakerelerle ilgili detayların ise halkın bilgisinden kaçırıldığına dikkat çekti ve kendisinin müzakereleri baş başa değil, heyetler arasında, heyetin lideri pozisyonunda sürdüreceğini söyledi.

UBP Basın Bürosu.