Ah şu izmler ve istler...

Yayın Tarihi: 24/04/23 07:00
okuma süresi: 5 dak.

Ara sıra saplantı oluşturur, onlar üzerine saatler, hatta günler harcarım. Türk Dil Kurumu Kurumu (TDK) saplantı tanımı şöyle:

“Kişinin, etkisinden kendini kurtaramadığı yersiz saçma düşünce, sabit fikir, fikrisabit, idefiks”.

Bu aralar …izm ve …ist lere taktım. Bu haftaki yazım bunlar üzerine laforizmalardır. Buyurun:

Sosyal, komün, anarş, terör, faş, emperyal, vs. gibi birçoğu tamamlanmamış kelimelerin sonuna izm soneki koyunca ne olur? Her biri birer olgu, yönetim şekli, ideoloji, felsefe veya dogma olarak karşınıza çıkarlar.

Peki, bunlara ist ekleyince ne olur? Bunları uygulayan insanlar anlamı alır o zaman bu kelimelerin. Faş, faşizm, faşist. Sosyal, sosyalizm, sosyalist. Terör, terörizm, terörist, v.s.

Bu kavramların bazıları sadece teorik, uygulanamayan ideolojik kavramlar, (örneğin sosyalizm), bazıları ise tarih boyunca milyonlarca insanı yaşamından eden kötülüklerdir, (örneğin faşizm). Hepsi üzerinde yığınlarca kitaplar yazılmış, teoriler kurgulanmış, üniversite bölümleri geliştirilmiş önemli kavramlar.

Tabii, bilimciler tarafından onlar için değişik tanımlamalar yapılmış kavramlar bunlar. Değişik bilim insanının çoğu zaman çok çelişkili, değişik tanımladığı kavramlar olabiliyorlar. Sadece bilimciler değil. Örneğin terörizme bakacak olursak birinin teröristi diğerinin özgürlük savaşçısı olabiliyor.
Çoğu zaman da bu sözcükler slogan olarak kullanılmaktan öteye gitmezler. Birer yafta, kategorileştirme sembolleri. Kişiler bu kelimelerin anlamlarını bilmeden, araştırmadan başkalarını yaftalamaktan ne de çok hoşlanırlar. Hele hele her şeyin sanal ortamda tartışıldığı günümüzde.

Yaftalamak dedim ama, bazı …istler bu sıfatları rozet gibi göğüslerinde gururla taşırlar. Çoğumuz ne kadar tiksinti ile karşılasak da faşistliğinden gurur duyanlar yok değil.

Konudan biraz sapma olacak ama şu örneği vermek isterim. Londra’da bir okulda çocuğun biri öğretmenine şöyle der: “Öğretmenim, bizim ev terörist evidir!”. Çocuk aslında sıra evler anlamına gelen “terrace” demek istemişti. Londra’da terör olaylarının arttığı kritik günlerdir. Öğretmen çocukla daha fazla konuşmadan müdüre koşup durumu anlatır. Müdür polisi haberdar eder. Silahlı Polis çocuğun evine baskın yapar. Tabii durum anlaşılır ve aileden özür dilenir.

Geçen yıl bir kişi de beni başka bir …izm ile suçladı. Oryantalizm. Oryantalist dedi bana! Göbek dansı oynamayı pek de becermem ama kalkıp denemek geldi içimden bu gülünç suçlamayı okuyunca! Bir arkadaşı için yaptığım eleştiriye karşı beni kastederek ona: “Londra’da yaşayan oryantalistlerden biridir arkadaş” diye yorum yapmıştı. Sosyal medyada tabii.

Oryantalizm, Doğu kültürünü inceleyen bir uzmanlık dalı ve araştırma metodudur. ''Doğu Bilimi'' ve ''Şarkiyatçılık'' adıyla da bilinir. 

Oryantalist kelimesini ilk kullanan ünlü Filistinli akademisyen Edward Said, bunu Batının Doğuya genel olarak küçümseyici bakış ve tanımının eleştirel bir kavramı olarak sunar. Bizim arkadaşın Batıyı bu konuda eleştiren birçok yazımdan sonra bana “oryantalist” yakıştırması nasıl yaptığını anlamakta zorlandım doğrusu. Dedik ya, sosyal medya herkesin entelliğini göstermeye çalıştığı bir arena haline geldi.

Bütün bu izmlerin, istlerin arasında en önemlisi bana sorarsanız Hümanizmdir. Türkçeleştirmeye kalksam insanizm, insanist olacak. Türkçeleştirilen birçok tuhaf kelimeden çok daha anlamlı sözcükler.

Vikipedi humanism tanımlaması şöyle:

 insan odaklılık veya insanmerkezcillik. Kanunların düzenlenmesinde tanrının değil insan aklının esas alındığı rasyonalizm ile ampirizme odaklanan felsefi düşünce öğretisi”. 

Bu hafta saplantı tanımına uygun bir lâflama oldu yazım. Acaba lâfizm takipçisi bir lâfist mi oldum?

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Ertanç HİDAYETTİN yazıları