BİRAZ AYDINLIK

Mert MAPOLAR, C.Ht.
mertmapolar@gmail.com
Mert MAPOLAR, C.Ht.

KKTC'de rüşvet ve yolsuzluk neden artıyor?

Yayın Tarihi: 17/03/23 07:00
okuma süresi: 13 dak.

KKTC'de son dönemlerde yolsuzluk üzerine yapılan tüm kapsamlı araştırmalar, ülkenin bu yönden endişe verici boyutlarda olduğunu bizlere göstermekte, hatırlatmakta ve dikkatleri üzerine çekmektedir...

KKTC'de en son yapılan kapsamlı araştırma raporlarında ülkedeki şirket yöneticilerinin, iş insanlarının yüzde 40'ından fazlasının, işlerinin yürümesi için devlet kanalında rüşvete başvurduğunu söylemesi, oldukça ciddidir, düşündürücüdür ve gerekli önlemlerin acilen alınması gerektiğinin önemini ortaya koymaktadır...

Peki KKTC'de rüşvet ve yolsuzluklar neden bu derece siyasette yaygın hale geldi veya getirildi? Kamuoyunda bu konu neden yeterince gündem olmuyor? Neden böylesine ciddi bir konu üzerinde yeterince durulmuyor? Neden önlemler artırılmıyor? Neden rüşvet ve yolsuzluklar ülkemizde normalleştirilmeye çalışılıyor ve bir alışkanlık haline dönüştürülüyor?

Acı gerçek şudur ki, ülkedeki rüşvet çarkı her geçen gün devasal boyutta büyümekte, genişlemekte ve derinleşmektedir...

Peki halk neden bu konunda çok sessiz?

Ya ülke muhalefeti bu konuda ne yapıyor?

Özel ile kamu sektör ilişkilendirilmesi, rüşvet ve yolsuzluk boyutunda devasal olarak büyümesi, sizce neyin habercisi?

KKTC'de rüşvet ve yolsuzluk neden artıyor?

Bunun nedenlerini kısaca şu şekilde ilişkilendirebiliriz...

Güçlü düzenleyici kurumların eksikliği: Rüşvet ve yolsuzluk genellikle, ülkede yolsuzlukla mücadele edecek güçlü ve etkili düzenleyici kurumların eksikliğinden kaynaklanır. Bu kurumlar olmadan, şirket yöneticileri ile iş insanlarının yolsuzluk yapmaları daha kolay hale gelir.

Rüşvet ve yolsuzluk, denetim mekanizmalarının yetersizliğinde daha sık ortaya çıktığı ve yaygınlaştığı bir gerçektir... Bu mekanizmaların zayıf olması, yasa dışı işlemlere karşı mücadeleyi her zaman zorlar...

Zayıf kamu yönetimi: Zayıf bir kamu yönetimi, rüşvet ile yolsuzluğa karşı etkili mücadele yürütme konusunda zorlukları artırabilir. Kamu sektöründe çalışanların yeterli eğitim ve yönetim desteği almaması, yasa dışı işlemlere karşı mücadelelerde başarısızlıklara neden olur.

İşletmelerin kar marjlarını artırmak için baskısı: Özellikle rekabetin yoğun olduğu sektörlerde, şirketlerin kar marjlarını artırmak için yasa dışı yollar aramaları yaygındır. Bu nedenle, rüşvet ve yolsuzluk gibi yasa dışı faaliyetlerde bulunarak, işlerini büyütmek isteyebilirler.

Devlet kurumlarında etik dışı davranışların yaygınlaşması: Kamu sektöründeki yöneticilerin etik dışı davranışları, rüşvet ve yolsuzluğun yaygınlaşmasına neden olabiliyor. Özellikle devlet kurumlarında yolsuzlukla mücadele edecek kurumların işleyişinde aksaklıklar ve zafiyetlerin olması, etik dışı davranışların önüne geçilmemesi nedeniyle rüşvet ve yolsuzluk büyüyebilir.

Maddi ve siyasi çıkarlar: Kamu sektöründeki çalışanların maddi ve bir takım siyasi çıkar ilişkileri, rüşvet ve yolsuzluk faaliyetlerine katılmalarını kolaylaştırabilir. Çalışanlar, üst gelir ve üst çıkar sağlamak için rüşvet ve yolsuzluğa yönelmeleri mümkündür.

Yani anlayacağınız, özel ve kamu sektörü arasındaki ilişkilerdeki rüşvet ve yolsuzluğun büyümesi, düzenleyici kurumların eksikliği, işletmelerin kar marjlarını artırmak için baskı oluşturmak istemesi, devlet kurumlarında etik dışı davranışların yaygınlaşması, karşılıklı maddi ve manevi çıkarlar gibi birçok faktörün, ortaya çıkan sonuçlar üzerinde etkisi vardır.... Ancak, bu tür davranışların kabul edilmez olduğu ve çok ciddi sonu gelmez olumsuz sonuçlara da neden olabileceği, asla unutulmamalıdır...

KKTC'de rüşvet ve yolsuzluğun gün geçtikçe daha fazla yaygınlaşması veya yaygınlaştırılması peki kimin suçu?

İş insanlarının, işletme yöneticilerinin yüzde 40'ından fazlası, işi bitirmek veya hızlandırmak ya da farklı, ayrıcalıklı muamele görmek için devletteki bir memura, yöneticiye, hediye vermesi, belgesiz fazladan ödeme yapması vb. bir davranışta bulunmasının adı; rüşvettir! Yolsuzluktur!

Bu konularda en büyük sorumluluğu, siyasilerin alması gerekmektedir... Bu konuların birinci derecede sorumluları ve hesap vericileri ülkedeki siyasilerdir...

KKTC'de rüşvetle birlikte siyasi yolsuzlukların çok fazla artması ve yaygınlaşmaya sebebiyet verilmesi, tedbir konusunda çok yetersiz kalınması, konunun gerçekliğini ve ülkedeki tehlikenin boyutunu en açık şekilde ortaya çıkarmaktadır...

Peki KKTC'de neden şimdi rüşvet ve yolsuzluk bu kadar yaygın hale geldi veya getirildi, sizce?

Kıbrıs Türk toplumunun son yıllarda yaşadığı derin ekonomik krizler, bunlara ne kadar etkilidir sizce?

Peki bu duruma, kim dur diyecek?

Unutulmaması ve hatırlanması gerekir ki, rüşvet ve yolsuzluk bir suçtur, önemli bir hastalıktır; o bizi yok etmeden biz onu yok etmeliyiz kararlılıkla… Bilinçle... Farkındalıkla... Halk olarak...

Rüşvet ve yolsuzlukla mücadelede daha etkili ve hızlı adımlar atılması gereken hayati derecede önemli süreçlerden geçilmektedir...

Rüşvet ve yolsuzluğun yaygın hale geldiği toplumlarda bununla mücadele etmek, herkesin sorumluluğundadır... Bu mücadeleye sadece devletin değil, vatandaşın da bireysel ve toplumsal olarak katılması, hesap sorması gerekmektedir artık...

Rüşvet ile yolsuzluk toplumsal ciddi bir hastalıktır ve bu hastalığın tedavisi hızlı, kararlı bir şekilde hemen, zaman kaybetmeden yapılmalıdır...

Temiz bir KKTC için, rüşvet ve yolsuzluktan arınmış bir KKTC için, daha iyi bir toplum için, yolsuzlukla hep birlikte "halk" olarak, savaşma bilincini ve farkındalığını geliştirmeliyiz...

Peki, bireysel ve toplumsal düzeyde halk olarak, rüşvet ile yolsuzlukla mücadelede ne yapılmalı, hangi adımlar atılmalı?

Bireysel düzeyde yapılması, atılması gereken adımlar;

Kendinizi bilgilendirin: Rüşvet ve yolsuzluk hakkında bilgi edinin ve bunların topluma ve ekonomiye olan zararları hakkında farkındalık yaratın.

Rüşvet ve yolsuzlukla ilgili haberleri, yasal düzenlemeleri ve mevcut yolsuzlukla mücadele yöntemlerini takip edin, bilgi sahibi olun. Bu konuda bilgi sahibi olmak, size yapabileceğiniz şeyler konusunda fikir verecektir…

Rüşvet ve yolsuzluğa karşı dik durun: Kendinize yapılan rüşvet tekliflerini reddedin. Başkalarının rüşvet aldığını veya yolsuzluk yaptığını fark ederseniz, bu konuda sessiz kalmayın ve yetkililere bildirin.

Rüşvet vermenin veya kabul etmenin, yasal yaptırımlarının yanı sıra toplumsal ahlak ve itibar açısından da ciddi sonuçları olduğunu unutmayın…

Kendiniz dürüst ve etik bir şekilde davranın: Rüşvet ve yolsuzluğun yaygın olduğu bir toplumda bile, sizin kişisel etik değerlerinizde bir değişiklik yapmamanız önemlidir. Kendiniz dürüst kalarak, diğer insanlara örnek olabilmelisiniz.

Toplumsal düzeyde yapılması, atılması gereken adımlar;

Toplumsal farkındalık yaratın: Rüşvet ve yolsuzlukla mücadele etmek için toplumsal farkındalık yaratın ve bunlarla mücadele etmek için toplumda hep birlikte hareket edin.

Rüşvet ve yolsuzlukla mücadelede toplumun geniş kesimlerinin farkındalığı ve desteği çok önemlidir… Kampanyalar, seminerler ve eğitimler gibi etkinlikler düzenlenerek toplumun bilinçlendirilmesi sağlanabilir…

Sivil toplum kuruluşlarına katılın: Yolsuzlukla mücadele eden sivil toplum kuruluşlarına katılın veya bu kuruluşlarla birlikte çalışın.

Yolsuzlukla mücadele eden sivil toplum örgütlerine, ombudsmanlara ve denetim kurumlarına destek verin. Bu kurumlar, yolsuzluğu önlemek ve halkın haklarını korumak için mücadele etiklerini bilin ve yararlanın…

Halkın katılımı: Halk, karar alma süreçlerine daha fazla katılmalıdır... Halkın katılımı ve denetimi, yolsuzlukların ortaya çıkmasına ve önlenmesine yardımcı olabilir.

Kamuoyu denetimi: Kamuoyu denetimi, şeffaflığı artırır ve yolsuzlukların ortaya çıkmasına yardımcı olur. Yerel gazetecilerin ve medya kuruluşlarının yolsuzluklar hakkında raporlama yapması, kamuoyunun dikkatini çekmesine yardımcı olabilir.

Baskı yapın: Rüşvet ve yolsuzluğun önlenmesi için Hükûmet yetkilileri ve ilgili kurumlar üzerinde baskı yapın.

Yolsuzluk ve rüşvetin hoş görülmeyeceği bir toplumsal ortam yaratın. Toplumda birlikte hareket ederek, kamuoyunu etkileyebilir ve yolsuzluğun önlenmesinde önemli bir rol oynayabilirsiniz…

Eğitim ve Bilinçlendirme: Okullarda rüşvet ve yolsuzluk konularında eğitim verilmesi ve toplumun genel olarak bilinçlendirilmesi.

Şeffaflık: Kamu kurumlarında şeffaflık ve hesap verebilirlik sağlanması.

Adalet: Yolsuzluğa karşı etkin bir şekilde mücadele eden adil ve bağımsız bir yargı sisteminin oluşturulmasına destek verilmesi.

Rüşvet ve yolsuzlukla mücadele etmek, birçok ülke için zorunlu bir görevdir... Bireysel ve toplumsal düzeyde "halk" olarak atılacak adımlarla bu sorunların azaltılmasına ve/veya önlenmesine katkıda bulunulabilir...

Peki, KKTC'de rüşvet ve yolsuzluk sizce, neden artıyor? Toplum olarak nereye doğru gidiyoruz veya götürülüyoruz?

Unutmayınız! Bir ülkede adalet yoksa, zenginler rüşvet ve yolsuzluk yapmaya devam eder, fakirler de hırsızlık...

Rüşvet ve yolsuzlukla zayıflatılan kamu yönetimi, yasa dışı faaliyetlere yol açar, istenmeyen kişilerin ve organizasyonların da iştahını kabartır, onları da ülkeye davet eder… Ve zamanla ülke, onların da üssü ve sığınağı haline gelir…

Rüşvet, güçsüzlüğün, yoksulluğun, ahlaksızlığın ve adaletsizliğin bir sonucudur...

Farkına varmalısınız ki, rüşvet, kişinin dürüstlüğünü kaybetmesine neden olur... Dürüstlüğü kaybetmek ise, kişinin her şeyini kaybetmesine sebep olur...

Rüşvet ile yolsuzluk, adaletsizliğin ve zayıf liderliğin en büyük sonucudur...

Adaletsizliğe sessiz kalanlar, zulmün devamına da sebep olurlar...

Rüşvete, yolsuzluğa karşı mücadele etmek, adaleti savunmaktır aslında...

Rüşvet, insanın kendi onuruyla oynamasıdır...

Yolsuzluk, toplumun zayıflığıdır...

Hatırlamanız gereken, bir ülkenin gücünün, halkının güvenilirliği ve dürüstlüğü ile ölçülür olduğudur...

Bir ulusun yok olması için mutlaka savaşlara ihtiyacı yoktur... Vatandaşın canından çok, cebine değer veren siyasetçiler bunu zaten ülkemizde her gün yapmaktadır...

Siyasette büyük şirketlerin gölgesi olduğu sürece, gölgenin zayıflaması da, "özü" değiştirmeyecektir...

Hatırlamalısınız ki, yozlaşmış bir ülkede hayatta kalmak için, ya bir kralın oğlu olmalısınız, ya da kendi başınıza kral olmayı başarabilmelisiniz...

Kişisel çıkarlar kamu hizmetlerinin yerini aldığında, toplum, rüşvet ve yolsuzluğun ağırlığı altında çökmeye mahkum edilir...

Dikkat etmeniz gerekenin, mantık tarafından finanse edilen zihinlerin, asla yozlaşmadığıdır...

Ülke gençliğinin de en büyük görevlerinden biri, sorgulayabilmektir, rüşvete ve yolsuzluğa da meydan okuyarak hesap sormaktır...

Toplumsal mücadeleler, bir kar topu gibidir, bir kez yuvarlanmaya başladığında onu artık hiç bir güç durduramaz...

Toplumsal değişim, bireysel değişimden kaynaklanır...

Toplumsal mücadele, adaletin sağlanması ve özgürlüğün korunması için vazgeçilmezdir...

İnsanların kendi geleceklerini belirlemeleri için toplumsal mücadele, olmazsa olmazdır...

Unutmayınız! Güç ile büyüme sürekli çaba, farkındalık ve mücadele gerektirir...

Ortak mücadele olmazsa, ne ilerleme ne de gelişme olur, kendi ekseni etrafında dönmeye, nesilden nesile aynı toplumsal olumsuzlukları yaşamaya ve konuşmaya hep devam edersiniz…

Değişmek, değiştirmek sizin elinizde!

Artık kendinizin ve gücünüzün farkına, “halk” olarak varın!

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.