Oyun içinde oyun!

Sonunda hepimize kafayı yedirmeyi başardılar…

Son iki gündür işimizi gücümüzü bıraktık hükümetin istifasının peşine düştük!

Geciktirdikçe geciktirdiler…

Cumhurbaşkanı Tatar sonunda doğrusunu yaptı!

Çünkü teamüller bir bakanı görevden almasına uygun değildi…

Hükümeti görevden aldı!

Şimdi soru şudur;

Eğer bugün hükümet kurma görevini yine Sucuoğlu’na verdi ki Sucuoğlu görevin yine kendisine verileceğini açıkladı, peki Tatar niye hükümetin bozulmasını onayladı…

Bu gayet açık ve nettir!

Tatar eğer bugün görevi yine Sucuoğlu’na verirse Sunat Atun’u görevden almamış olacak ama yeni kabinede Atun’a yer vermeyerek, ‘ben zaten hükümeti kurarken bu bir 5 yıllık kabine demiştim’ diyecek!

Anlayacağınız bundan böyle artık kelime oyunları geçerlidir…

Bu arada görevin CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a verileceği iddiaları da yapılıyordu doğru çıktı…

Bir başka oyun yani…

Erhürman’ın bu görevi almayacağını bile bile böyle bir taktik uygulayacaklar!

Sonunda diyecekler ki görevi verdik ama hükümet kuramadılar…

Doğal olarak görev yine Sucuoğlu’na verilecek!

O da Sunat Atun dahil birkaç bakanı da kabineye koymayarak oyunun finalini gerçekleştirecek…

Atun’dan sonrasının tufan olacağını bile bile!

Memleket yangın yerine dönmüşken yaşadığımız entrikalar içler acısının da ötesindedir…

…

Ankara’da geçen hafta imzalanan işbirliği protokolü hala gizemliliğini koruyor…

Başbakan "gizli bir şey yok, sadece bir iki kelime değişecek" diyor ama bunlar ne kelimelermiş ki hâlâ net bir açıklama yok!

Daha da ilginci hükümet ortakları da bu konuda bilgilendirmedi…

Yahu bari en azından onlara söyleseydiniz de kendilerine sorduklarında bir iki kelime edebilsinler!

Bu protokol sadece Başbakanı değil toplumun genelini ilgilendirmektedir…

Çünkü makamlar geçicidir, sen gün gelir gidersin ama imzaladığın neyse artık ülkenin ve insanının geleceğini etkiler!

Hani Başbakan diyor ya bizim iç konularımıza Ankara’yı karıştırmayın diye…

Bunu biz mi yapıyoruz yoksa kendisi mi!

Ne demekmiş altına imza attığın şeyleri kamuoyundan gizli tutacaksın…

Tam aksini söyleyelim;

Eğer Ankara ile ilişkilerde artık birtakım sorunlar yaşanmaya başlamışsa, bunun sorumlusu şimdiki ve geçmiş tüm hükümetlerdir…

Ankara da şu anda haklı olarak KKTC hükümetlerine güven duygusunu yitirmiştir!

…

Bir de şu aklımıza gelmiyor değil yani…

Acaba artık UBP’nin ülkedeki misyonu bitiyor mu?

İrsen Küçük, Hüseyin Özgürgün, ardından Ersan Saner’in başına gelenleri hiç unutmamak gerek…

Şimdi apayrı bir senaryo Sucuoğlu için yazılmış olabilir ki bunu önümüzdeki günlerde hep birlikte göreceğiz!

Ne yalan söyleyelim yeni bir siyasi oluşum gelebilir diye düşünmüyor da değiliz…

Zira UBP, KKTC’yi kuran ve yaşatmak için yemin eden köklü bir partidir ama ülkenin şu anda içinde bulunduğu ortamın da en büyük sorumlularından biri yine kendisidir!

Güven bunalımı yaşandığından dolayı da bu konuda yeni gelişmelerin yaşanmasına kimse şaşırmasın…

…

Son olarak;

Eğer Sunat Atun kolay bir lokma olsaydı makamından çoktan gönderilmişti!

Saray ve Başbakanlık arasında bu kadar kriz yaşandığına göre çok da yenir yutulur bir şahsiyet değil…

Peki, bundan sonra yeni kabinede kendisine yer verilmezse Ankara ile ilişkiler hangi yöne seyredecektir!

Ankara’da birçok hükümet temsilcisi ile kolaylıkla irtibat kurup randevu alabilen Atun’dan sonra iki ülke arasında neler yaşanacaktır?

Belki yeni hükümet kurulduktan sonra kriz bitti gibi görülecek ama sonrasında neler yaşanabileceğini artık kimse tahmin bile edemez…

Atun da belli ki olabilecekleri tahmin edecek ki dün yaptığı açıklamada bazı mesajlar da vermiştir, bundan böyle başımıza neler gelebileceğini tahmin edebiliyoruz ama içimize de sindiremiyoruz!

Anlatabildiysek ne ala…