Hükümet, külliye inşasının durmasını talep etmiş 

Son yazımdan bir bölümle başlamak istiyorum; 

“Türkiye'de deprem yarasının sarılması için de ciddi bir ekonomik yatırım gerekiyor. 

Türkiye, kaynaklarını bu yatırımlara yönlendirmeli. 

Kıbrıs Türk toplumu, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ünal Üstel, hükümetin ortakları, yetkilileri, bunu dile getirmeliler. 

Bundan büyük yardım olmaz. 

Türkiye, onlarca şehri, binlerce insanı yeniden inşa ve rehabilite edecek. 

Üstelik ekonomi zorda ve bir de seçim süreci yaşanıyor. 

Dile getirildi mi, istendi mi, söylendi mi, bilmiyorum. 

Ancak söylenmelidir, “bu projeleri bir süreliğine durdursak memnun oluruz” denmelidir. 

Türkiye'nin içinde bulunduğu ortamda, süren projelerin, Cumhurbaşkanlığı ve meclis binası, Derinya'da konut, hastane yapımı durdurulmalı, daha acil öncelikli, Türkiye'nin kendi iç ihtiyaçları, deprem bölgelerine yatırıma aktarılmalı.” 

Yazımın ana fikri, anlatmak istediğim, bu kısımda özetlenmişti. 

Yazıya, farklı kesimlerden, farklı yorumlar geldi. 

Her kesimden insan, aynı düşüncede buluştu, bunu çok rahat söyleyebilirim. 

Hükümete yakın kaynaklardan, iktidar ortağı, UBP, YDP ve DP’den yetkili konumda insanlar, görüş belirttiler ve şu ortak bilgiyi paylaştılar; 

“Hükümet en üst düzeyde, Türkiye hükümeti yetkililerine, başta Cumhurbaşkanlığı ve meclis binası ile yapılacak olan diğer yatırımların, bir süreliğine durdurulması ve buralara harcanacak kaynağın, Türkiye’de deprem bölgelerine harcanması ve ihtiyaç duyulan alanlara öncelik verilerek kullanılmasını önermiştir. 

Ancak, Türkiye hükümet yetkilileri, bu öneriye teşekkür ederek, yatırımların durdurulmasına gerek olmadığını bunun yanında, özellikle Cumhurbaşkanlığı ve meclis binasının, hızlıca tamamlanması için gerekeni yapacaklarını bildirmişlerdir.” 

Konuyla ilgili, KKTC kamuoyundan, eski siyasilerden, sivil toplum örgütlerinden, bu yönden bir talebin Türkiye hükümet yetkililerine yapılması seslendirilmişti. 

Görünen o ki KKTC yönetimi, hükümet, bunu önermiş. 

Böyle bir talebin, isteğin dile getirilmemesi bir gereklilikti.  

Tabii ki karar Türkiye hükümetinin. 

Ciddi projeler ve ciddi maddi kaynaklar söz konusu. 

KKTC’nin kendi içinde, kendi dertleri için kaynak yaratma sorunu yaşanırken, Türkiye onlarca şehri, binlerce insanı yeniden hayata bağlamaya, rehabilite etmeye çaba harcarken, her türlü kaynağı en iyi en verimli şekilde kullanmalıdır.   

Buraya harcanacak kaynak “deve de kulak” denecek derecede küçükse bile öncelik, evi, iş yeri, yolları, sokakları, kamu hizmet binaları, okul ve hastaneleri yıkılan insanların olmalıdır. 

Bu kaynaklar onlarındır. 

Mesele öncelik meselesi. 

KKTC'de bazı okullar boşaltıldı, çadır da eğitim diye bir çözüm bulundu. 

İronik bir çözüm, trajik. 

Bu okullar için tek çare, ya tamir edilecek, ya da yenileri yapılacak. 

Tek çare vatandaşın cebinden almak değildir. 

Bu konunun çözümü de önceliklerle ilgilidir. 

Bu konuyu da irdelemeye devam edeceğiz.