Vatandaş yine mağdurları oynayacak...
Başbakan Ünal Üstel muhtarlarla yaptığı toplantıda 21-22 Aralık’ta 13. maaşların ödeneceğini açıkladı. Haber güzel mi güzel. Özellikle emekliler bu habere çok sevinecek tabii ki memurlarda. Sağlam bir para piyasalara enjekte edilmiş olacak. Ay sonu da normal maaşlar ödenecek. Hükümetin kasasında para var mı peki? Evet var. Her ne kadar Maliye Bakanı 6,5 milyar bütçe açığından bahsetse de hükümetin kasası artıda. Aslında birçok şey yolunda gidiyor. Başbakan Ünal Üstel durumu gayet iyi idare ediyor bunu söylemek lazım. Hükümetin hazinesinde para var, Türkiye ile ilişkiler hiç olmadığı kadar iyi. Genel olarak fotoğrafa baktığınızda her şey yolunda gözüküyor. Ama gelin görün ki yolunda gitmeyen şeyler de var ve ne yazık ki hükümet bu konuda hiçbir şey yapmıyor.
Fotoğrafa gelin bir güzel tarafından bakalım ilk önce. Kasada para var bu bir, Ocak 2024 hayat pahalılığı yüksek ihtimal % 48,5 olarak verilecek. Kasım hayat pahalılığı % 40 kusur. Buna Aralık hayat pahalılığı da eklendiğinde bu rakam % 44-45’leri bulacak. Hükümet de yaklaşık % 3-4 refah payı verecek ve Maliye Bakanı Özdemir Berova’nın projeksiyon yaptık ve % 48,5 bulduk dediği hayat pahalılığı Ocak 2024 sonunda memur ve emekli maaşlarına yansıtılacak. Son derece iyi bir artış verilecek. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu geçtiğimiz hafta bende konuktu. Sordum; % 48,5 emeklilere verebilecek misiniz dedim. Bakan “Başbakan talimat versin şu an 13. maaşları da borçlanmadan ödeyecek paramız var” dedi. Yani sigortalarda Ocak 2024 sonu hayat pahalılığını ödeyecek para var. Asgari ücreti de sordum; Bakan “Hayat pahalılığı çerçevesinde bir artış olacak” dedi. Bense güvenilir kaynaklardan öğrendiğime göre asgari ücret artışı minimum % 41 olacak şeklindeydi. Yani fotoğrafa güzel tarafından bakarsanız evet hayat pahalı ama hükümet piyasalara sağlam bir para enjekte edecek. Neden? Çünkü hükümetin parası var ve Rahat. Bu fotoğrafın güzel tarafı.
Gelin bir de fotoğrafa kötü tarafından bakalım. Hep yazdım ve söyledim. Hayat çok pahalı. Belki bir yandan seviniyoruz hayat pahalılığı % 48,5 verilecek diye ama bundan anlayacağınız şudur ki enflasyon çok yüksek ve hayat çok pahalı. Hükümetin yapması gereken hayatı ucuzlatmak. Hükümet hayatı ucuzlatamadığı için pahalı olmasına izin veriyor ve bunu memur ve emekli maaşlarına yansıtıyor. Her şey tamam güzel ama sürekli zamlar olduğu için siz maaşınızı yüksek alsanız dahi aslında alım gücünüz değişmiyor. Sadece maaşınız artıyor. Aslında elinize geçen masala alabilecekleriniz yine aynı kalıyor ve kalacak. Başbakan Ünal Üstel’in yapması gereken Maliye Bakanı ve Ekonomi Bakanıyla kafa kafaya verip hayatı ucuzlatmanın yolunu bulmasıdır. Ne yazık ki bu yapılmıyor. Halkın yaşadığı temel sorun buradadır. Elektrik haziran sonunda % 20 zamlandı. Ekim sonunda % 15 Kasım sonunda % 7 daha zamlandı. Daha altı ay dolmadan elektriğe yapılan zam % 42’dir ve bir zam daha geleceği söyleniyor. Anlıyor musunuz meseleyi. Evet maaşlar yükseliyor ama örneğin elektrik başta olmak üzere gıda emtiaları hızlı bir şekilde zamlanıyor. Bu da bize vatandaşın eline daha çok para geçeceğini ama ödeyebilme kapasitesinin sınırlı olacağını hatta belki de yetmeyeceğini gösteriyor.
Nasıl ki şu an akaryakıt hükümet tarafından sübvanse ediliyor elektriğin de hükümet tarafından sübvanse edilmesi gerektiğini gösteriyor. Bir de en önemlisi gıda zamlarının önüne geçilmesi gerçeğidir. Muhtemelen Ekonomi Bakanlığı tarafından piyasalar kontrol dahi edilmiyor. Bunların yapılması lazım.
İşte dostlar size bir iyi fotoğrafı anlattım bir de kötüsünü anlattım. Evet maaşlar artıyor, asgari ücret artıyor ama berberinde ciddi zamlarda geliyor. Yani enflasyon yükselmeye devam ediyor. Hükümet bunlara bir tedbir alamadığı için maaşları artırma yoluna gidiyor. Alacağınız para artacak ama ödeyeceğiniz para da beraberinde artacak. Yani alım gücünüz ya da ödeyebilme gücünüz artmayacak hatta aynı kalacak.
Bir başka sorunda 2024’de seyrüsefer başta olmak üzere birçok vergi dilimlerinin zamlanacak olması.
Başbakan Ünal Üstel evet elinden geleni yapıyor, hakkını yiyemeyiz ama hayatı ucuzlatma noktasında herhangi bir adım atılmıyor. Neyse ki 2024 yılında hayat pahalılığı artık altı ay yerine dört ayda bir belirlenecek ve maaşlara daha dengeli zamlar yapılacak.
Hiç şüphe yok ki asgari ücret de daha kısa sürelerde belirlenmek zorunda kalacak ki hızla pahalılaşan hayata karşın bir denge kurulabilsin.
Evet hükümetin parası var ve veriyor ama vatandaş yine mağdurları oynayacak. Asıl sorunumuz bu.
Günün Sözü
Bunca kalabalığın içinde yalnız olmak! Her şey bu kadar siyah ve ciddiyken, en aptalca hayalin lafı bile titretmeye yetiyor beni.
Charles Dickens
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.