Eroğlu'ndan Barosso'ya: "Anastasiadis ile biraraya gelmeyi ümit ediyorum"
<p style="margin-bottom: 0in; ">Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso'ya, AB içinde meydana gelen bazı gelişmelerle ilgili olarak bir mektup gönderdi.</p>
Eroğlu, mektubunda şunları kaydetmişlerdir:
"Mektubumun sizi sağlık ve afiyette bulacağını umarım. Çeşitli üye ülkelerdeki mali krizleri yönetmeye yönelik çabalarınızı izliyor ve size başarılar diliyorum. Geçen yıl Ada'yı ziyaret ettiğinizde görüşme fırsatımız olmadığından, AB içinde meydana gelen bazı gelişmelerle ilgili endişelerimizi size iletmek ihtiyacı hissettim.
Sizin de farkında olduğunuz gibi, seçimi kazanmasını müteakip, Sayın Nikos Anastasiadis'i önce arayarak, sonra da mektup göndererek Kıbrıs Rum tarafının yeni lideri olarak seçilmesi vesilesiyle tebrik ettim. Kendisini, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü için yapılan müzakerelerin başlaması için bir yol haritası belirleme konusunu görüşmek üzere sosyal ortamda yapılacak bir toplantıya davet ettim.
Kıbrıs Türk tarafı, Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulmak için olumlu ve yapıcı adımlar atarken, Avrupa Komisyonu Genel Sekreterliği'nin, tüm Genel Müdürlere ve Bölüm Şeflerine Kuzey Kıbrıs için kullanılan tabela ve isimlerin Yunancası'nın kullanılması talimatı veren bir mektup göndermesi bir talihsizliktir. Böyle bir hareket, Ada'daki iki tarafça ulaşılacak bir anlaşma ihtimaline katkıda bulunmaktan uzaktır. Avrupa Birliği'nin önde gelen kuruluşlarından biri olarak Avrupa Komisyonu'ndan, Ada'daki hassasiyetleri göz ardı edecek her türlü hareketi engellemesini bekliyoruz.
Ana dilini kullanmak, AB'nin çeşitli sözleşme ve antlaşmalarıyla korunmakta olan temel insan haklarından biridir. Kıbrıslı Türklerin ana dil olarak Türkçe konuştukları düşünüldüğü zaman, Kuzey Kıbrıs'ta bulunan tabela ve isimlerin Türkçe dilinde olması doğaldır. Ayrıca, Türkçe, 2004 yılında birleşme planını büyük bir çoğunlukla reddetmesine rağmen Avrupa Birliği'ne kabul edilen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin resmi dillerinden birisi olarak tescil edilmiştir. Kıbrıslı Türkler tarafından, Türkçe'nin AB'nin resmi dillerinden birisi olarak kabul edilmesi yönünde yapılan sayısız çağrıya rağmen, Kıbrıs Rum Yönetimi bunu yapmayı reddetmektedir. Dolayısıyla, Kıbrıslı Rumlar, resmi dillerinin Yunanca ve Türkçe olduğunu belirten kendi Anayasaları'nın 3. Maddesini ihlal etmektedirler.
AB içindeki son düzenlemelerle ilgili hayal kırıklığımız sadece yukarıdaki konudan ibaret değildir. Avrupa Komisyonu İletişim Genel Müdürlüğü, Brüksel'de düzenlenen çalışma ziyaretlerine katılacak Kıbrıs Türk sivil toplum örgütleri temsilcilerinin Güney'deki Larnaka Havaalanı'nı kullanmasını talep etme girişiminde bulunmuştur. Kuzey Kıbrıs'taki limanların kullanımını engelleyen herhangi bir uluslararası karar alınmamış olduğunu bilginize getirmek isterim. Kıbrıslı Türkleri Larnaka Havaalanı'nı kullanmaya mecbur etmek hem pratik değildir hem de AB'nin kuruluşunda temel alınan normlara ve değerlere aykırıdır.
Önümüzdeki ay içinde, BM gözetiminde yapılacak sosyal bir toplantıda Sayın Anastasiadis'le bir araya gelmeyi ümit ediyorum. Bu toplantı, müzakerelerin başlamasına vesile olabilir. Bu süre içinde, çözüme yönelik çabalarımızın başarı olasılığına bir zarar gelmemesi için, AB'nin yukarıda bahsedilen türden karar ve hareketlerden kaçınması hayati önem taşımaktadır.
Lütfen en derin saygılarımı kabul ediniz."
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.