BKP Toplumsal Varoluş Güçleri Güç- Sen'i ziyaret etti...

BKP Genel Başkanı İzzet İzcan konuşmasında, ziyaretlerinin amacının içinde bulunulan süreçte görüş alışverişinde bulunmak ve Gümrük Çalışanları Sendikası'ndan aynı mücadeleyi veren, emeğin kavgasını veren örgüt olarak destek istemek olduğunu belirtti.

İzcan, "Emeğe yapılan saldırılar karşısında geçmişte de her türlü eylemler birlikteliğini yaptık. Şimdi seçim sürecinde o saldırıları yapanlar sizden de destek istiyorlar. Çünkü saldırılarına devam etmek istiyorlar. Eşel-mobili kaldırdılar, maaş artışı vermediler, özelleştirme adı altında işçimizi, emekçimizi sokağa attılar" dedi.

"Aldıkları kararlarla hep halktan fedakarlık istediler. Ama kendileri fedakarlık yapmadılar" diyen İzcan, parlamentoda bulunan dört partiyi de birbirinden ayırmadıklarını, çünkü temel politikaları, Ankara'ya karşı duruşlarının aynı olduğunu vurguladı.

İzcan, "Pakete bakışları aynıdır. Hiç biri paketi reddetmiyor. Biz bu ekonomik paketi açık ve net olarak tek reddeden örgütüz. Sadece paketin reddedilmesi değil barışın, demokrasinin sağlanması, insan haklarına dayalı bir düzenin oluşması için bu seçim sürecinde BKP Toplumsal Varoluş Güçleri olarak varız. Kavgamız ortaktır. Bu zeminde politikalarımızın güçlü bir şekilde parlamentoda yer alması gerektiğine inanıyoruz. Biz her alanda mücadele edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Seçim de mücadelede bir araçtır. O nedenle herkese çağrım sandığa gitmeleridir. Bir takım örgütlerin partileri beğenmiyorsanız kişilere oy verin, onları da beğenmiyorsanız sandığa gitmeyin çağrılarına itibar edilmemelidir" dedi.

"Şimdi sıra halka gelmiştir, halkın halka rağmen hükümet olanlara ve halka rağmen Ankara'daki AK Parti hükümetinin peşinden koşanlara, onların buradaki işbirlikçiliğine soyunanlara gerekli cevabı vermesi gerekir" diyen İzcan, BKP Toplumsal Varoluş Güçleri'nin güçlü bir şekilde parlamentodaki yerini alacağını ve parlamentoda toplumun, emeğin ve ülkenin yararına her türlü direniş ve kavgayı vereceğini vurguladı.

İzcan, "Dün bir basın toplantısı yaptık. Bu toplantıda Hala Sultan Camii ve müştemilatına ilişkin gizli protokolü açıkladık. Bu protokol bu ülkenin iflasının göstergesidir. Burada yapılacak inşaatlar hiçbir yasal düzenleme aranmadan, işçisi, malzemesi ve ekipmanı ile gereken her şeyin Türkiye'den getirilmesini içermektedir. Bu protokol yasadışıdır. Ve bu yasa dışılıkların yapılması görevi de İrsen Küçük hükümetine verilmiştir. Bu yasa dışılığı burada dile getirmemizin nedeni de sizden bu konuda ses vermenizi istememizdir. Biz bu protokolün iptali ve inşaatın durdurulması için yargıya başvuruyoruz. Ve protokolün altında imzası bulunanların da yargılanmasını talep ediyoruz. Savcılığı da göreve davet ediyoruz. Kabulünüzden dolayı teşekkür ediyor ve şimdiden bu seçim sürecinde BKP Toplumsal Varoluş Güçleri'ne vereceğiniz destek ve katkıdan dolayı da teşekkür ediyoruz" dedi.

GÜÇ-SEN Genel Başkanı Erol Emin ise yaptığı konuşmada, BKP Toplumsal Varoluş Güçleri'ni oluşturan örgütlerle mücadelelerde hep birlikte olduklarını belirterek, "Bu ülkedeki en önemli kavgalarda birlikte yer alıyoruz. Aslında bizi sevindiren taraf birlikte seçime girmenizdir. Eski kuşakların aksine yeni kuşak bölüne bölüne yok olmaktansa birleşe birleşe kazanmayı bize öğretti. Gezi Parkı direnişinde de biz bu örneği açık ve net bir şekilde gördük. Bu açıdan bu birliktelik çok önemlidir. Sendikal Platform bu seçimlerde taraf olduğunu açıkladı. Biz de bu yapının bir bileşeniyiz. Zaten bize göre tarafsız olmak rejime taraf olmak anlamını taşır. Biz emekten yana, barıştan yana, demokrasiden yana, özelleştirmeye karşı, rejime karşı tarafız. Bizce kavga rejime karşı verilmelidir. Bu çok açık ve nettir. Ülkemiz tarumar ediliyor ve bu açık açık gizlenmeden yapılıyor. Evet rejimin partisi UBP'dir. Ama biz UBP'nin alternatifini ararsak kötü bir kopyasını bulacağız. Halk sizin programınızı çok dikkatle izliyor. Çünkü biz rejimin alternatifini arıyoruz" dedi.