Kamu - Sen uzman hukukçular arıyor!

Bilirkişi raporuna göre de felaketin yaşandığı bölgede, bir kilometrelik deniz alanında hiçbir canlı kalmamış. Bu felaket sahası daha da genişleyebilir…

Hiçbir koruyucu güvenlik önlemi almayan, Aksa'ya kuruluş ve işletim izni verirken, garantili elektrik alımı sözleşmesi yapıp, sözleşme süresini de 2024 yılına kadar uzatan ve bu felaketin oluşmasına zemin hazırlayan hükümetlerin tümü de bundan sorumludurlar.

Yaşanan bu facianın parasal bedeli; turizmi, balıkçılığı, hayvancılığı, su arıtma yoluyla köylere verilen kullanım suyunu ve tüm bu sektörlerden geçimini sağlayan insanlar açısından milyarları doları bulur… Ancak; yok olan on binlerce, belki de milyonlarca canlının ve uzun süre denizin altında kirliliğin etkilerinin bedelini kimse karşılayamaz.

Anayasa'mızın 40'ıncı maddesi; "çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin, gerçek ve tüzel kişilerin ödevidir" demektedir.

Anayasa'mızın bu maddesi ve diğer ilgili maddeleri ile Meclisimizin kabul ettiği uluslararası sözleşmelere göre; devlet bu sorumluluğunu yerine getirmemiş ve bu nedenle de, Aksa felaketinin yaşanmasına neden olmuştur.

KAMU-SEN olarak, Çevre Yasası'nın öngördüğü komik ceza olan 169 bin 800 TL'nın dışında, bu olaydan mağdur olan herkes tarafından hem kişisel tazminat davası açılması, hem de duyarlı örgütler kamu davası açmalıdırlar.

Biz KAMU-SEN olarak, felaketten sorumlu gördüğümüz ve Aksa'ya hiçbir uluslararası standart koşulu getirmeden izin veren, denetim yapmayan hükümetlerin tümünü dava etmek için, bu işlerin uzmanı olan hukukçular arıyoruz.

Bu konuda Barolar Birliğimizin de devreye girmesi aslında beklentimiz olup, işbirliği de yapabiliriz….

Yaşanan bunca felaketten sonra, umarız ki; "hükümet olursak, yeni petrol dolum tesisine izin vereceğiz" diyenler de, bu fikre destek çıkanlar da, Aksa faciasına çanak tutanlar da bir ders çıkartmış olsunlar….

Mehmet Özkardaş

Genel Başkan