Cenevre'deki üçlü zirveye doğru!
New York'ta bulunan Cumhurbaşkanı Eroğlu'nun Cenevre'de üçlü bir zirve gerçekleştirme düşüncesinde olduklarını açıklamasının ardından müzakerelerde gelinen son durumu akademisyen Prof. Dr. Mehmet Hasgüler ve DAÜ Öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Sözen Kıbrıs Postası'na değerlendirdi
Kıbrıs Postası - Deniz ABİDİN
Çeşitli temaslar yapmak üzere New York'ta bulunan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun Cenevre'de üçlü bir zirve gerçekleştirme düşüncesinde olduklarını açıklamasının ardından müzakerelerde gelinen son durumu akademisyen Prof. Dr. Mehmet Hasgüler ve DAÜ Öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Sözen Kıbrıs Postası'na değerlendirdi.
Hasgüler: "Engel Birleşmiş Milletler"
Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Mehmet Hasgüler, Kıbrıs'ta müzakerelerin 1968 yılından bu yana 46 yıldır devam etmekte olduğunu söyleyerek, müzakereleri engelleyen en önemli etkenin Birleşmiş Milletler'in yaklaşımı ve felsefesi olduğunu belirtti. Hasgüler, BM Güvenlik konseyinde mavi berelilerin orada durmasının sorun yarattığını ve mevcut statükoya hayat verdiğine dikkat çekti. Rumların Avrupa Birliği'ne girdiğini ancak büyük bir kazanım elde etmediğini belirten Mehmet Hasgüler, Rum siyasi egemenlerinin de artık müzakerelerde olumlu bir pozisyon alacağını düşündüğünü söyledi.
"Parametre değişmiyor"
Kıbrıs müzakerelerinde kim gelirse gelsin parametrenin değişmediğini ifade eden Hasgüler, Cenevre'de gerçekleşmesi planlanan üçlü müzakere durumunda tarafların durum değerlendirmesi ve uluslar arası toplum nezdinde bir değerlendirme yapacaklarının olası olduğunu belirtti.
"Referandum tetiklenebilir"
Liderlerin gerçekleşecek olan üçlü zirvede başarılı olmaları durumunda sonbahar içinde hızlı bir al-ver sürecine gireceklerine vurgu yapan akademisyen Mehmet Hasgüler, böyle bir aşamada hızlı bir referandumun dahi tetiklenebileceğini söyledİ. Kuzey'de anlaşma yapan liderin uluslar arası platformda kahraman ilan edileceğini, Güney'de ise hain olarak suçlanabileceğine de dikkat çeken Hasgüler, "Rumlar da artık mevcut durumun değişmesi yönünde isteklidir. Bunu kişisel gözlemlerim sonucu söylüyorum." dedi.
"Mevcut durumun miadı doldu"
Kuzey'de mevcut olan şimdiki durumun çözüm olduğunu söyleyen bir kesimin var olduğunu belirten Hasgüler, 2002 yılından sonra bu durumun değiştiğini çözümün artık Türkiye'nin de politikası haline geldiğini anlattı.
"Objektif bakıldığı zaman bu durumun miadı doldu" diyen Mehmet Hasgüler, evrensel standartlara sahip iki halkın yaşayabileceği bir çözüm formülünün yaratılabileceğini belirtti.
"Liderler risk almalılar"
Hasgüler, Rumların Türkiye'ye bir güven sorunu olduğunu söyleyerek, engel alındığı takdirde sorunun çözülebileceğini belirtti. Ortak bir federal devletin kurulabileceğini anlatan Hasgüler, "liderler risk almalıdırlar, artık yorulmuş olmaları lazım" dedi. Hasgüler şöyle devam etti: "Çok umutlu olmak istemiyorum, ancak önemli olan yaşayacak federal bir devletin yaşayabilir bir şekilde kurulmasıdır. Empati kurmayı becerebilirsek ve kuvvetli bir de iyimserliğimiz olursa mesele çözülebilir."
Sözen: "İç dinamiklerde kaygım var"
DAÜ Öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Sözen, yaptığı açıklamada, yeni atanan BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth'in katılımıyla aktiviteleri yükseltmeye çalıştıklarını, Eide'nin bölgesel dinamikleri her ne kadar iyi bilen biri olsa da kaygısının iç dinamiklerde olduğunu belirtti.
Sözen, Cumhurbaşkanlığı seçim dönemine girildiğinin altını çizerek, müzakere yürütenlerin yeniden aday olması durumunda ödün vermeyeceklerini söyledi.
"İyimser değilim"
İç dinamiklerde yani liderlerde sıkıntı olduğunu ifade eden Sözen, tarafların Cenevre'de buluşacaklarını, hayır diyemeyeceklerini ancak, bir sonuç alınabileceğinden umutlu olmadığını açıkladı.
2015'in ikinci yarısından önce ciddi gelişmeler beklemediğini belirten Sözen, ancak üçüncü tarafların baskısıyla bir birleşme olabileceğini savundu. Sözen şöyle devam etti: "Keşke olumlu bir gelişme olsa. Geçmişle kıyasladığımda iyimser olmam için bir neden yok."
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.