YDÜ Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi öğrencileri Siber ile mülakat gerçekleştirdi

Üniversite öğrencilerinin, Cumhuriyet Meclisi Siber'e yönledirdikleri sorulara cevaben konuşan Siber, Kıbrıslı Türklerin geleceğini etkin bir yapıda güvence altına almak için kurumsallaşan bir yapı ile süreğen ve yaşayabilir bir yapıyı el birliği ile oluşturmalıyız dedi. Siyaset bilimimezunlarının siyasetçilere danışman olmasının önmeini bir kez daha vurgu yaptı. "Sizlerin bilimsel katkıları siyasetçiyi fikirsel bazda zenginleştirir" dedi.

Siber, sistemden sürekli şikayet eden bir düşünce yerine sistemi sorgulayan ve olması gereken değişimler konusunda aktif adım atılmasının önemine dikkat çekerek halkın bu konuda talepkar olması gerektiğini söyledi. Sürekli şikayet ederek değişimi gerçekleştirememe mutsuzluk yaratır, özgüveni zedeler böyleleikle gelecek nesillere aktarılan güvensizlikoluşur. Bu ise göç olgusunu güçlendirir.

Uluslararası platformda da kendi iç sorunlarını halletmiş, kurumsallaşmayı sağlamış bir yapı bizi güçlü kılar. Durağan düşünceye sahip statükodan beslenen yönetim kadrosuyla değil, halk yararına değişime hazır, reformlar için cesur adımlar atabileceklerle ilerleyebiliriz. Bu yıl Meclis'te uzun yıllardır geçmeyen ve sistemi olumlu yönde etkileyecek yasalarıın geçmesi için uğraş verdik. Halen gerçekten bir reform yasası olan kamu reformunu önümüzdeki günlerde Meclis'ten geçirmeyi planlıyoruz. Halen komitede görüşülüyor.

Uluslararası platformlarda da aktif, dinamik bir politikaya ihtiyacımız vardır. Sadece Dış işleri Bakanlığı bünyesinde değil bu yönde katkı koyabilecek akademik kadro, yurt dışında yaşayan bu alanda etkin insanlarımızı da katarak tezlerimizi dünyaya daha iyi duyurmanın yollarını bulmalıyız. Uluslararası destek müzakere masasında bizi güçlendirir ve çözüme de katkı sağlar.

Müzakerelerin şu an durduğunu ve konuya müdahil olan taraf olarak Kıbrıs Türk tarafının lehimize olan fakat uluslararası kamuoyuna bu şekilde yansımayan bu süreş için de böyle bir çalışmaya ihtiyacımız vardır. İletişim ve diyaloğun barış dili ile anlatılmasının önemine de dikkat çeken Siber bin kez "Ben haklıyım" diye haykırsanız da bunu anlatamadıktan sonra hiçbirşey ifade edemeyeceğinii söyledi.

Müzakerelerin yeniden başlaması yönünde zorlayıcı taraf olarak Kıbrıs Türk tarafının istencini açık ve anlaşılır şekilde ortaya koyması ve algıyı bu yönde oluşturması gerektiğini söyleyen Siber, müzakere masasından kaçarak hiçbir çözüme ulaşılamayacağını belirtti. "Kriz varsa çözümü masa başıdır. .Masadan kaçarak, uzlaşıyı değil, kavgayı tercih ederek kriz çözümü arayışlarına girmek, felaketle sonuçlanır" dedi.

Siber, son olarak da Kıbrıs Türk Halkının 2 temel sorunu olduğunu vurguladı. Bir tanesinin, kendi iç yapımızla ilgili olduğunu, diğerinin ise yarım asırlık Kıbrıs sorunu olduğunu vurguladı. "2015 yılında özellikle kendi irademizle, kendimizin çözeceği iç sorunlarımızı çözmek ve geleceğe güvenle bakan, birlik ve beraberlik ruhu ile hareket eden güçlü bir halk olarak da Kıbrıs sorununun çözümü yönünde irademizi ve çabamızı güçlü tutmak en büyük hedefimizdir" dedi.