Birinci: "TC'nin Alt Yönetimi olan bir toprak parçasında ekonomiye egemen olunamaz!"
Kıbrıs Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Mehmet Birinci, dövizin yükselişi ile ilgili basın açıklaması yayımladı. Açıklama şöyle:
Ekonomisi TC'den gelen paraya, maaş ve ücret ödemelerine dayanan KKTC'de çalışanların maaşları büyük ölçüde değer kaybetmiştir. Bu sürpriz değildir. Çünkü Kuzey Kıbrıs, tam 41 yıldır Türkiye Cumhuriyeti'nin devalüasyon krizlerinin pençesinde mağdur olmaktadır. Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan halkın gelir düzeyi 41 yıldır düşmektedir. Halkımız sürekli yoksullaşıyor.
Halkın cebindeki para sürekli azalırken döviz olarak yaptıkları borçlar için ise daha fazla gelire ihtiyaç duyar hale geliyorlar.
Daha istikrarlı bir para biçimine geçilmesi halinde bu sıkıntılar bir miktar azalacaktır. Ama köklü çözüm ancak kapitalist sistemden kurtuluşla gerçekleşebilecektir.
Güney Kıbrıs'ta da Euro'nun değer kaybetmesi karşısında maaş ve ücretlerin gerçek değeri azalmaktadır. Ancak orası daha güçlü bir ekonominin parçası olduğu için kuzeyden daha az etkilenmektedir. Düşen petrol fiyatları da krizin ağırlığının hissedilmesini önlemektedir.
Halbuki petrol fiyatlarındaki düşüş Türkiye'de, devlet tarafından hazine lehine kullandığı ve halka yansıtılmadığı için; tüm komşu ülkelerle alış-verişi olumsuz etkilenmiş olduğu için, TL'nin değerinin düşmesine rağmen ihracatını artıramamakta ve krizin tüm yükünü halkın omuzlarına yüklemektedir.
Bu durum Kuzey Kıbrıs'ta çok büyük bir mağduriyet doğurmaktadır.
Türkiye'nin kucağında oturan buradaki alt yönetimin bu durum karşısında yapabilecek hiçbirşeyi yoktur. Tek yapabileceği, kendi bütçesindeki yıpranmayı önlemek için tüm vergi ve harçlara zam yapmaktır. Yani halkını rahatlatmak için tedbir almak yerine, kendi mağduriyetini de halkın omuzlarına yüklemektir!
41 yıldır Kıbrıs'a karşı savaş uygulayan Turkiye Cumhuriyeti bu savaş ilanını geri almadan ve ordularını ülkemizden çekmeden, bu konularda halkımızın mağduriyeti en üst düzeyde sürmeye devam edecektir.
Bu ortamda Kuzey Kıbrıs'ta müreffeh bir ekonomi yaratacağını iddia eden parti ve adaylar, eğitim alanında, sağlık alanında, spor alanında kalkınma vaat edenler, KKTC'nin uluslararası izolasyonlarına son vereceğini söyleyenler halkımıza açıkça yalan söylemektedirler. KKTC, Kıbrıs'a savaş ilan etmiş TC devletinin ordularının işgali altında bir toprak parçası statüsündedir ve ayrı ve bağımsız bir devlet olarak uluslararası alanda kabul görmemektedir. Savaş durumu sürdükçe, Kuzey Kıbrıs uluslararası hukuk çerçevesi içine alınamaz. Uluslararası hukuk çerçevesi içine alınmadığı sürece de spordan, ulaşıma kadar hiçbir alanda uluslararası faaliyetlerde bulunamaz.
Türkiye Cumhuriyeti savaş durumunu sürdürmekle genelde Kıbrıs halkına, özelde de Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan halka karşı suç işlemektedir.
Bu suça derhal son verilmelidir.
İşçi emekçi kardeşlerim,
Devalüasyon felaketlerinden, uluslararası alandaki izolasyondan kurtulmak isterseniz, kendinizin yöneteceği, egemen ve bağımsız bir ülkede yaşamak isterseniz, ayağa kalkın ve TC'nin ülkemize karşı sürdürmekte olduğu savaşı sona erdirmesini talep edin!
Bağımsız, doğrudan demokratik ve egemen bir ülkede yaşamak için Kıbrıs Sosyalist Partisi'nin başlattığı mücadeleye omuz verin!
Mehmet Birinci
KSP Genel Sekreteri
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.