Eroğlu: UBP'yi iktidara taşırım

UBP'yi yeniden iktidara taşırım!

Kıbrıslı gazetesine son yılların en çarpıcı açıklamalarını yapan Derviş Eroğlu partisini yeniden iktidara taşımak için aday olduğunu söyledi. Partinin heyecanını ve umudunu yitirmiş olması ve muhalefette kalacağız düşüncesine saplanmasının kendisini yeniden aday olmaya zorladığını ifade eden Eroğlu adaylığının bile partiye dinamizm getirmeye yettiğini belirtti..Lider Eroğlu rakiplerinin Eroğlu'nun adaylığı CTP'yi iktidar yapar iddialarına "Eroğlu'nun parti başkanlığını kazanması CTP'yi iktidardan götürecek bir olayın doğması demektir." sözleriyle yanıt verdi..

Eroğlu 1) "Ulusal Birlik Partisi lideri iken Kurultay kararı ile "Lider" olarak ilan edilmiş iken tekrar parti başkanlığına soyunmamın bir tek nedeni var. Partinin sessizliği, hareketsizliği partilinin heyecanını ve umudunu yitirmiş olması, yarın seçim olursa muhalefet olarak kalacağız şeklinde düşünceler içine girmesinden dolayıdır".

2) "Benim Türkiye ile ve bugünkü hükümetiyle herhangi bir kavgam yok. Olamaz da. Esas olarak, Türkiye Başbakanına ART ekranlarında hakaret yağdıran Sayın Tahsin Ertuğruloğlu idi ve kendisini affettirmek için on beş aylık Genel Başkanlığı süresi içerisinde iki üç defa mektup yazmıştır, randevu alamamıştır. Ancak on altıncı ayda, araya Sayın Mehmet Ali Talat'ın ve muteber bir iş adamının girmesi neticesi kendisine randevu verilmiştir. Bu İstanbul'da "iş ola" verilen bir randevu idi.

3) "Benim ne Türkiye'nin Sayın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve onun hükümetiyle herhangi bir kavgam yoktur. Benim Türkiye Hükümetleriyle ve siyasi partileriyle kavga etme alışkanlığım ve geleneğim da yoktur. Çünkü ben Türkiye ile Türkiye hükmetleri ile iktidarlarıyla ve siyasi partileri ile ilişkileri en sıcak noktaya taşıyan birisiyim. Bu özelliğimden dolayı da her zaman, Ankara'da saygı görmüş ve randevu talebinde de bulunduğum zamanlar kısa sürede randevular verilmiştir. Onun için bu yalana dayalı politikalar iflas etmiştir."

4) " 'Türkiye'den AK Parti bazı kişileri göndermiş Sayın Tahsin Ertuğruloğlu'nu destekliyor' şeklindeki yalanı da bizzat AK Parti milletvekillerinin yetkili ağızları tarafından televizyon ekranlarında açıklanması da ortadan kalkmıştır. Dolayısıyla benim adaylığım, UBP'ye Genel Başkan olmam, CTP'nin iktidar olur anlamındaki sözler, sadece Kurultay seçimini kaybetme telaşı içinde olanların, Tahsin beyin etrafındaki kişilerin söylediği sözlerden ibarettir.

5) " CTP de bilir ki ,Ulusal Birlik Başkanlığı dönemimde parti tabanını toparlayabilen, iktidara taşıyabilme özelliğim vardır. Tahsin beyin Ulusal Birlik partisinin başında kalması demek, UBP'nin Ana muhalefet olarak kronikleşmiş bir vaziyette varlığını devam ettirmesi demektir. Onun için, CTP, benim Genel Başkanlığa gelmem için yapılan hareketlere sempati ile bakmamıştır. Keşke Eroğlu partinin başına gelmese temennilerinde bulunmuştur. Diğer yandan CTP, esasında Tahsin beyin UBP'nin başında kalması temennilerinde bulunmuşlardır. Eroğlu'nun adaylığı, Eroğlu'nun parti başkanlığını kazanması CTP'yi iktidardan götürecek bir olayın doğması demektir."

*Uzun yıllar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, Başbakanlık yapmış, Ulusal Birlik Partisi Kurultay kararı ile partinin liderliğine seçilen Dr. Derviş Eroğlu önümüzdeki 29 Kasım Cumartesi günü yapılacak parti Kurultay'ında, yeniden UBP başkanlığına aday oldu. Yapılan tüm tahminler, Dr. Derviş Eroğlu'nun delegelerin yüzde yetmişten fazla oylarını alarak yeniden parti başkanlığına seçileceği görüşünde.

*Kurultay kararı ile UBP'nin halen lideri konumunda olan Dr. Derviş Eroğlu "Benim Türkiye ile ve bugünkü hükümetiyle herhangi bir kavgam yok. Olamaz da. Esas olarak, Türkiye Başbakanına ART ekranlarında hakaret yağdıran Sayın Tahsin Ertuğruloğlu idi ve kendisini affettirmek için on beş aylık Genel Başkanlığı süresi içerisinde iki üç defa mektup yazmıştır, randevu alamamıştır. Ancak on altıncı ayda, araya Sayın Mehmet Ali Talat'ın ve muteber bir iş adamının girmesi neticesi kendisine randevu verilmiştir. Bu İstanbul'da "iş ola" verilen bir randevu idi."

*Dolayısıyla benim adaylığım, UBP'ye Genel Başkan olmam, CTP'nin iktidar olur anlamındaki sözler, sadece Kurultay seçimini kaybetme telaşı içinde olanların, Tahsin beyin etrafındaki kişilerin söylediği sözlerden ibarettir. CTP de bilir ki ,Ulusal Birlik Başkanlığı dönemimde parti tabanını toparlayabilen, iktidara taşıyabilme özelliğim vardır. Tahsin beyin Ulusal Birlik partisinin başında kalması demek, UBP'nin Ana muhalefet olarak kronikleşmiş bir vaziyette varlığını devam ettirmesi demektir. Onun için, CTP, benim Genel Başkanlığa gelmem için yapılan hareketlere sempati ile bakmamıştır.

ŞİNASİ BAŞARAN

Uzun yıllar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde, Başbakanlık yapmış, Ulusal Birlik Partisi Kurultay kararı ile partinin liderliğine seçilen Dr. Derviş Eroğlu önümüzdeki 29 Kasım Cumartesi günü yapılacak parti Kurultay'ında, yeniden UBP başkanlığına aday oldu. Yapılan tüm tahminler, Dr. Derviş Eroğlu'nun delegelerin yüzde yetmişten fazla oylarını alarak yeniden parti başkanlığına seçileceği görüşünde. Kıbrıslı gazetesi için kendisinden bir randevu istediğimizde çok yoğun olmasına karşın derhal kabul etti. Derviş beyi evinde ziyaret ettik. Evin girişinde, solda, mütevazı olarak döşenmiş bir çalışma odası ve küçük bir kütüphane var. Kütüphanede dikkatimizi çeken iki resimden biri, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'la birlikte çekilmiş samimi pozlarda bir resim. Dedikoducular ise Denktaş'la Eroğlu'nu hep kavgalı göstermeye çalışmışlardır. Ama Eroğlu'nun kütüphanesinde bu resmi görünce cidden insan düşünür. Eğer kavgalı iseler, Eroğlu bu resmi kütüphanesine neden koysundu. Demek ki Kıbrıs'ın meşhur dedikodularına inanmamamızı bir kere daha anlamış olduk. Ve Eroğluna ilk sorumuzu soruyoruz.

Ş.B.—Sayın Derviş Eroğlu siz Ulusal Birlik Partisi içerisinde farklı bir hareketle muhalefet olarak ortaya çıktınız diye mi sorayım, yoksa bu parti size bir liderlik verdi, halen daha bu liderliği taşıyorsunuz, sizin kazanmanız halinde ne gibi bir değişiklik olacak UBP'de veya kaybetmeniz halinde ne gibi bir değişiklik olacak.

D.E--- Tabii ki kaybetmeyi düşünmüyorum. Gezdiğim gördüğüm yerlerden, delegelerden almış olduğum mesajlar, aldığım açık kartlar, Ulusal Birlik Partisi Başkanlığına tekrar getirileceğim şeklindedir. Zaten Gazimağusa ve Lefkoşa Kongreleri de bunu göstermiştir, vatandaş bunu görmüştür.Ulusal Birlik Partisi lideri iken Kurultay kararı ile "Lider" olarak ilan edilmiş iken tekrar parti başkanlığına soyunmamın bir tek nedeni var. Partinin sessizliği, hareketsizliği partilinin heyecanını ve umudunu yitirmiş olması, yarın seçim olursa, muhalefet olarak kalacağız şeklinde düşünceler içine girmesinden dolayı.

Ş.B Sayın Eroğlu burada şunu sormak istiyorum. Nasıl olsa yine muhalefet olarak kalacağız partide bir değişiklik olmazsa fikrinize karşı Anavatan Türkiye ile kavgalı olduğunuzu söylüyorlar ve ayrıca karışınızdakiler diyorlar ki Eroğlu seçilirse, bu seçimlerde CTP tek başına iktidara gelir. Etrafa bunları yayıyorlar, bu konuda neler dişyeceksiniz.

"Benim Türkiye ile ve bugünkü hükümetiyle herhangi bir kavgam yok. Olamaz da. Esas olarak, Türkiye Başbakanına ART ekranlarında hakaret yağdıran Sayın Tahsin Ertuğruloğlu idi ve kendisini affettirmek için onbeş aylık Genel Başkanlığı süresi içerisinde iki üç defa mektup yazmıştır, randevu alamamıştır. Ancak on altıncı ayda, araya Sayın Mehmet Ali Talat'ın ve muteber bir iş adamının girmesi neticesi kendisine randevu verilmiştir. Bu İstanbul'da "iş ola" verilen bir randevu idi. Benim ne Türkiye'nin Sayın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve onun hükümetiyle herhangi bir kavgam yoktur. Benim Türkiye Hükümetleriyle ve siyasi partileriyle kavga etme alışkanlığım ve geleneğim da yoktur. Çünkü ben Türkiye ile Türkiye hükmetleri ile iktidarlarıyla ve siyasi partileri ile ilişkileri en sıcak noktaya taşıyan birisiyim. Bu özelliğimden dolayı da her zaman, Ankara'da saygı görmüş ve randevu talebinde de bulunduğum zamanlar kısa sürede randevular verilmiştir. Onun için bu yalana dayalı politikalar iflas etmiştir. Nitekim, '
Türkiye'den AK Parti bazı kişileri göndermiş Sayın Tahsin Ertuğruloğlu'nu destekliyor' şeklindeki yalanı da bizzat AK Parti milletvekillerinin yetkili ağızları tarafından televizyon ekranlarında açıklanması da ortadan kalkmıştır. Dolayısıyla benim adaylığım, UBP'ye Genel Başkan olmam, CTP'nin iktidar olur anlamındaki sözler, sadece Kurultay seçimini kaybetme telaşı içinde olanların, Tahsin beyin etrafındaki kişilerin söylediği sözlerden ibarettir. CTP de bilir ki ,Ulusal Birlik Başkanlığı dönemimde parti tabanını toparlayabilen, iktidara taşıyabilme özelliğim vardır. Tahsin beyin Ulusal Birlik partisinin başında kalması demek, UBP'nin Ana muhalefet olarak kronikleşmiş bir vaziyette varlığını devam ettirmesi demektir. Onun için, CTP, benim Genel Başkanlığa gelmem için yapılan hareketlere sempati ile bakmamıştır. Keşke Eroğlu partinin başına gelmese temennilerinde bulunmuştur. Diğer yandan CTP, esasında Tahsin beyin UBP'nin başında kalması temennilerinde bulunmuşlardır. Eroğlu'nun adaylığı, Eroğlu'nun parti başkanlığını kazanması CTP'yi iktidardan götürecek bir olayın doğması demektir."

Ş.B—Siz diyelim ki Ulusal Birlik Partisi parti başkanlığını kazandınız. Size CTP kanadından koalisyon ortaklığı teklif edilirse kabul edecek misiniz.

D.E. Benim gündemimde erken seçim var. Ulusal Birlik Partisi'nin, süratle , ciddi ve mevcut iktidarı sarsacak eylemler yapması ve mevcut iktidarı erken seçime zorlaması.. Sandıklar kurulup vatandaş sandığa gitmeden, seçimlerin net sonucu ortaya çıkmadan, herhangi bir partiye benim verilmiş bir sözüm yoktur. Seçimlerden inşallah tek parti olarak iktidara çıkarız, o şansımız da var. Farz edelim ki, iktidarın büyük ortağı olarak çıkarız o zaman da o günün koşullarına göre, değerlendireceğiz. Benim bütün siyasi partilere eşit uzaklıkta olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. Sandıktan birinci parti olarak çıktıktan sonra hangi parti ile koalisyon yapacağımızı yetkili organlarımız karara bağlayacaktır.

Ş.B.—Diyelim ki birinci parti olarak seçimlerden çıktınız. CTP ile bir koalisyon ortaklığına sıcak bakar mısınız?

D.E.—Söylemeye çalıştığım şudur. Ben tüm siyasi partilere eşit mesafede tutacağım partimi. Ulusal Birlik Partisi, bütün siyasi partilere eşit mesafede olacak, o günkü koşullar hangi alternarifi ülkenin, tabii ki Ulusal Birlik partisi'nin yararına, olacağına karar veririz ve olayı ona göre bitireceğiz.

Ş.B. Seçimlerden sonra Demokrat Parti ve Ozgürlük ve Reform Partisi ile de bir koalisyon ortaklığını düşünüyor musunuz?

D.E.-- Her partiye eşit mesafedeyim Şinasi bey.
Kıbrıslı Gazetesi