Soyer'den UBP-DP hükümetine; "Nasıl bu süreci bozacağım gibi faydacı ve kaypak bir tutum içindeler!"

Kıbrıs Postası

Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, UBP- DP hükümetini samimiyetsiz ve kaypak olarak değerlendirerek, Kıbrıs sorunundaki süreçte "Yorum Farkımız var" dedikleri 11 Şubat belgesinin daha önceki hükümet programında da olduğunu o dönemde buna imza atıldığını, bugün yaşananların ise samimiyetsizlik olduğunu söyledi.

CTP Mağusa Milletvekili Ferdi Sabit Soyer bugün Kıbrıs TV'de Sevim Basri'nin programına katılarak gündemdeki konuları değerlendirdi.

UBP- DP hükümetine yüklenen Soyer, Kıbrıs müzakere sürecindeki hükümet, Cumhurbaşkalığı gerginliğini "Hükümetin niyeti tantana çıkarmak" olarak değerlendirdi. Soyer; "Samimiyetleri sıfırdır. Zorunluluktan ötürü iktidar için, Türkiye'den para almak için, toplumda oluşan ilginin ve desteğin dışında kalmamak için inanmadıkları şeye destek verip, destek verirken de "ben bunun altını nasıl oyacağım nasıl bu süreci bozacağım" gibi faydacı ve kaypak bir tutum içinde girmişlerdir" diyerek Hükümet ile Cumhurbaşkanlığı arasındaki tartışılan 11 Şubat belgesinde bahsedilen yorum farkının şimdi mi ortaya çıktığını sordu.

"SÖYLESEYDİNİZ YA ÇAVUŞOĞLUNA'DA YORUM FARKIMIZ VAR?"

Soyer 11 Şubat belgesindeki maddelerin bir önceki hükümetlerin hükümet programında da yer aldığına dikkat çekerek, imzalar atılırken neden bu yorum farkının gündeme gelmediğini sorarak; "Kendilerine göre hükümet olmanın fırsatıyla sabote etmenin niyetidir bu. Bunu da açık, dürüst, objektif bir şekilde yapmıyorlar. Aynı tantanayı çıkarttılar. Ne zaman sn. Cumhurbaşkanı Akıncı TC Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştü ip gibi kesildi; o çerçevedeki şamatalar. Ardından bir süre geçti tekrar şamata çıkarttılar; basın toplantısı oldu. Basın toplantısı söylenen yazılan sözlerin mürekkebi kurumadan Sayın Mevlüt Çavuşoğlu geldi. Sarıldılar kucaklaştılar. Aynca beraber kanca beraberiz dediler. Söyleseydiniz ya Çavuşoğluna'da yorum farkımız var?" dedi.

"TUTANAKLARI OKUDUĞUNDA ALGILAMAKTA ZORLUK ÇEKERSEN, SENİN GÖNDERECEĞİN GÖZLEMCİ MİKROFON MU TAŞIYACAK"

Hükümetin görüşme masasındaki temsiliyeti noktasında müzakereci talep etmesini de yorumlayan Soyer, "Bütün bunlar bu sürece bağlıdır. İnanmadığı bir süreci nereden nasıl bozacak? Birincisi 11 Şubat 2014 belgesinde yorum farklarımız var diyerek tantana çıkarmak bir de müzakereci olarak bulunan çerçevede masaya bir kişi vereceğim veya vermem gerekir hükümet olarak diyor. Açıklamalar kendi içerisinde tutarsız. Tutanakları okumak başka bir şeydir, hükümetin ortak temsiliyeti başka bir şeydir diyor. Tutanakları okuduğunda algılamakta zorluk çekersen, senin göndereceğin gözlemci mikrofon mu taşıyacak. Ya yazacak ya da gelip anlatacak. O zaman algın çoğalacak mı? Tutanağı okurken algısı açılmadığı için heyette birisi olsun. Heyet gittiği zaman naklen yayın aracı konulup Serdar Bey ve Hüseyin Bey ne konuşulursa orada dinleyecek? O temsilci de ya tutanakta ya da lafta söyleyecek. Lafta söylemesi daha sakıncalıdır çünkü söz uçar. Bu bakımdan bu da tutarlı değildir. Gene yazılı verilecek tutanak" dedi.