İÇ HABERLER
okuma süresi: 10 dak.

Yrd. Doç. Dr. Hayriye Kahveci Özgür: "Çerçeve anlaşmasını fırsata çevirmeliyiz"

Yrd. Doç. Dr. Hayriye Kahveci Özgür: "Çerçeve anlaşmasını fırsata çevirmeliyiz"

Türkiye ile imzalanan ve kablo yoluyla elektrikte enterkonnekte bağlantısını da kapsayan geniş kapsamlı enerji işbirliği anlaşmasını Kıbrıs Postası için değerlendiren ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Programı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hayriye Kahveci Özgür, gelişmenin doğru okunması gerektiğini ifade ederek çerçeve anlaşmasını bir fırsata çevirme becerisini göstermemiz gerektiğini çünkü Kıbrıslı Türklerin enerji oyununda aktör olmasını sağlayacak bir kapının aralandığını söyledi.

Yayın Tarihi: 15/10/16 10:00
okuma süresi: 10 dak.
Yrd. Doç. Dr. Hayriye Kahveci Özgür: "Çerçeve anlaşmasını fırsata çevirmeliyiz"
A- A A+
Kıbrıs Postası - Vatan MEHMET

Türkiye ile imzalanan ve kablo yoluyla elektrik ile enterconnekte bağlantısını da kapsayan enerji işbirliği anlaşmasını Kıbrıs Postası için değerlendiren ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampusu, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Programı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hayriye Kahveci Özgür, gelişmenin doğru okunması gerektiğini vurguladı.

Elektrikte enterkonnektenin en basit teknik açıklamayla bölgeler arası elektrik şebekelerinin yüksek voltajlı kablolarla birbirine bağlanması olduğunu anlatan Dr. Hayriye Kahveci, farklı coğrafi bölgelerdeki elektrik şebekelerinin birbirlerine bağlanmasının sistem güvenliğini artırdığını; dünyadaki mevcut örneklerine bakıldığı zaman ise özellikle bizim gibi izole yapıya sahip sistemler için büyük bir sisteme bağlanmanın teknik faydalarının yanı sıra siyasal, sosyal/ekonomik ve çevresel faydaları olduğunu ifade etti.

"KIBRISLI TÜRKLERİN ENERJİ OYUNUNDA BİR AKTÖR OLMASINI SAĞLAYACAK BİR GELİŞME"

Dr. Özgür farklı coğrafi bölgelerdeki elektrik şebekelerinin birbirlerine bağlanmasının sistem güvenliğini artırdığını; dünyadaki mevcut örneklerine bakıldığı zaman ise özellikle bizim gibi izole yapıya sahip alanlarda büyük bir sisteme bağlanmanın teknik faydalarının yanı sıra siyasal, sosyal/ekonomik ve çevresel faydaları olduğunu anlattı.

Siyasal açıdan değerlendirildiğinde Doğu Akdeniz Bölgesinde şekillenmekte olan yeni enerji sisteminin bir parçası olmanın uzun yıllardır dünyadan izole bir şekilde yaşayan Kıbrıslı Türklerin enerji oyununda bir aktör olmasına olanak sağladığının altını çizen Kahveci sözlerine şöyle devam etti; "Tabi ki bu aktör olma rolü uluslararası sistemde sahip olduğunuz güçle yakından alakalıdır ve süreçleri etkileyebilme kapasiteniz bu güçle sınırlıdır.

Söz konusu sınırlı gücünüzü ve rolünüzü ancak kurduğunuz bölgesel işbirlikleri çerçevesinde artırma, kuracağınız etkileşim sayesinde süreçlerde söz sahibi olma şansına sahip olabilirsiniz. Uluslararası tanınırlığı olmayan Kuzey Kıbrıs için bölgesel enerji politikalarında söz sahibi bir ülke olan Türkiye Cumhuriyeti ile kurulacak olan bu tarz bir enerji işbirliği bu bağlamda önem taşıyor…"

"ENTERKONNEKTE ENERJİ İHTİYACININ FARKLI KAYNAKLARDAN EN UYGUN FİYATLARLA KARŞILANMASINI MÜMKÜN KILIYOR"

"Sosyal/ekonomik açıdan değerlendirildiği vakit enterkonnekte sistemlerin arz güvenliğinin artırılmasına yaptığı katkının yanı sıra, büyük ölçekteki bir sisteme bağlı olmanın ekonomik avantajlarından da faydalanma imanı sağlamaktadır. Enterkonnekte sistem sayesinde enerji ihtiyacının farklı kaynaklardan en uygun fiyatlarla karşılanması mümkün olabilmektedir..."

YENİLENEBİLİR ENERJİ İÇİN DE YENİ OLANAK

"Bununla birlikte özellikle coğrafik konumumuz nedeniyle şu anda çok sınırlı olarak yatırım yapılabilen yenilenebilir enerji üretimi (ör. Güneş ve rüzgâr) imkanlarının geliştirilmesine olanak sağlamakta, enerji ithalatçısı olmanın yanında enerji ihraç edebilen bir paydaş olmanın yolunu açabilmektedir…"

"FUEL OİL TABANLI ÜRETİM GEREK ÇEVRE GEREK TOPLUM SAĞLIĞI AÇISINDAN SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL"

"Çevresel açıdan değerlendirildiğine de ise ülkemizde fuel oil tabanlı enerji üretiminin gerek çevre gerekse toplum sağlığı açısından sürdürülebilir bir yöntem olmadığı ortadadır. Enterkonnekte sistem sayesinde enerji erişiminde gündeme gelecek olan çeşitlenme bir yandan fuel oile bağımlılığın azaltılmasına katkıda bulunurken, karbon salınımın azalması toplum ve çevre sağlığı açısından da iyileşmenin gündeme gelmesine olanak sağlayacaktır…"

"ÇERÇEVE ANLAŞMASINI BİR FIRSATA ÇEVİRME BECERİSİNİ GÖSTEREBİLMELİYİZ"

Ülkemizde bütünlüklü bir enerji politikası, stratejisi ve yönetimi kurgulayabilmek için bence Türkiye ve KKTC arasında imzalanan ve enterkonnekte sistemin hayata geçirilmesini de içeren çerçeve antlaşmasını bir fırsata çevirme becerisini gösterebilmeliyiz.

Bütünlüklü bir enerji yönetimi hem çözüm sürecinde hem de enerji alanında AB ile uyumun hayata geçirilebilmesi için büyük önem taşımaktadır. Müzakere sürecinin arkasında saklanarak, sorunların çözümünü öteleyerek hiçbir eyere varamayacağımız ortadadır. Mevcut durumun sürdürülebilir olmadığı her gün yaşadığımız onlarca olayla karşımızda durmaktadır.

SÜRDÜRÜLEMEZ YAPIDA ISRAR ETMEK

Sürdürülemez yapıda ısrar etmenin anlamsızlığına işaret eden Kahveci "Sürdürülemez yapıda ısrar etmek toplumla ülkemizin önemli kurumlarından biri olan elektrik kurumunu karşı karşıya bırakmakta ve toplumsal huzur ve barışa da zarar vermektedir. Bu noktada ülkedeki tüm kesimlerin, siyasal yelpazemizin farklı noktalarında olan siyasi partilerimizin, üniversitelerimizin, meslek örgütlerinin ve sektör temsilcilerinin toplum yararına birlikte hareket edebilmeleri gerekiyor…" dedi.

"BÖLGESEL İHRACAT MEKANİZMALARININ ŞEKİLLENMESİNDE YENİ BİR DÖNEM"

Bu Proje Doğu Akdeniz Enerji Politikaları Açısından ne anlama geldiğine dair ise Dr. Özgür şu değerlendirmeyi yaptı; "Yaklaşık olarak son on yıldır Doğu Akdeniz bölgesinde yapılan doğal gaz keşifleri enerji politikaları açısından bu bölgede bir yeniden yapılanmayı gündeme getirmiştir.

Bu yeniden yapılanma hem bölge ülkelerinin ihtiyaçları hem de bölgeye komşu olan Avrupa Birliği ve Rusya gibi devletlerin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenmektedir. Gelinen aşamada gerek bölgedeki şu anki mevcut potansiyelin dünya piyasaları açısından oyun değiştirici miktarlarda olmayışı gerekse petrol ve doğal gaz fiyatlarının uluslararası piyasalarda çok düşük seviyede seyretmesi sürecinin yavaş ilerlemesine neden olmaktadır. Ancak tüm bunlara rağmen bölgedeki enerji politikalarının yeniden yapılanmasının temelinde bölgesel enerji ihracat mekanizmalarının geliştirilmesi olduğunu gözlemlemek mümkün. Bu nedenledir ki çok uzun bir süredir çeşitli doğal gaz boru hatları ve elektrik enterkonnekte kabloları gündeme gelmektedir.

Hiç şüphe yok ki Soğuk Savaş sonrası dış politika şekillenmesinde enerji politikalarına büyük bir önem veren Türkiye bütün bu tartışmaların ortasında yer almaktadır. Geçtiğimiz günlerde gerek Rusya gerekse Israil ile yaşanan yeniden yakınlaşma süreçleri ve her iki sürecin de odağında yer alan enerji işbirlikleri bunun en büyük göstergesidir. Bu bağlamda Kıbrıs'ın kuzeyi ile gündeme gelen elektrik enterkonnekte kablosu ile bölgesel ihracat mekanizmalarının şekillenmesinde yeni bir döneme girilmektedir…"

"SÜREÇ DOĞRU OKUNMALI: ENERJİ ALANINDA İŞBİRLİĞİ SADECE GAZ BORU HATTINDAN İBARET DEĞİL"

Kahveci sözlerine şöyle devam etti; "Bu yeni dönemi Kıbrıslı Türkler olarak doğru okuyabilmemiz büyük önem taşımaktadır. Çünkü Kıbrıs ve Türkiye arasında hayat bulacak olan enterkonnekte kablo sayesinde bölge kaynaklarının uluslararası piyasalara, özellikle Avrupa piyasasına taşınabilmesi açısından önemli bir kapı aralanmaktadır. İsrail enerji bakanının Türkiye ziyaretinde vurgu yaptığı enerji alanında işbirliği sadece ileriki dönemde gündeme gelecek olan doğalgaz boru hattı konusunu içermemekte iki ülke arasında elektrik alanında gerçekleştirilecek olan yatırımlara da vurgu yapmaktadır. İsrail Kıbrıs arasında kurulması olası ayrı bir enterkonnekte bağlantı ile uzun bir süredir AB gündeminde olan Akdeniz bölgesi enerji entegrasyonu ve Akdeniz enerji halkasına da bir adım daha yaklaşılmış olacaktır…"

KIBRIS SORUNU… "ENTERKONNEKTE BİR BAKIMA MASADA BOZULMAKTA OLAN DENGENİN YENİDEN İNŞASINA KATKI"

Gelişmenin Kıbrıs Sorunu açısından ne anlama geldiğine ilişkin bir soru üzerine ise Dr. Hayriye Kahveci şu değerlendirmeyi yaptı; "Yine Kıbrıs sorunu açısından çok kritik bir dönemden geçmekteyiz. Son müzakere süreci boyunca Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin enerji alanında tek başına yaptığı girişimler zaman zaman müzakere masasın gerilmesine de yol açmıştır. Ancak tüm diplomatik girişimlere rağmen bu alandaki faaliyetlerini sürdürmüş ve masadaki dengenin değiştirilmesini sağlamaya çalışmıştır.

Gündemde olan Türkiye Kıbrıs enterkonnekte kablo antlaşması bir bakıma bu bozulmakta olan dengenin yeniden inşa edilmesine katkı sağlamakta ve adadaki taraflara enerji alanında güven yaratıcı önlemler kapsamında işbirliği imkanı yaratma olanağı sağlamaktadır.

Her ne kadar da güney basınında bu antlaşmaya ilişkin tepkiler gündeme gelmiş olsa da bu tutumun sürdürülemez olduğu iddia edilebilir. Büyük resme bakıldığında AB Komisyonu tarafından yapılan değerlendirmelerde Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin AB'ye olan yükümlülüklerinin yerine getirilebilmesi için büyük bir sisteme bağlanma ihtiyacı söz konusudur ve uzun vadede tarafların enerji alanında işbirliğini zorunlu kılacaktır…"

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.