BDH 1 Mayıs hedefine kilitlendi

Mustafa Akıncı, BDH Girne Milletvekili Halil Sadrazam ile birlikte gittiği Ankara'da Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile yaptıkları görüşme hakkında Ankara dönüşünde toplanan BDH Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'na bilgi verdi.

BDH Merkez Karar ve Yönetim Kurulu, yapılan değerlendirmeler ışığında kamuoyuna bilgi verme kararı aldı. Mustafa Akıncı imzasını taşıyan yazılı açıklamada, "Ankara'nın referandum ve 1 Mayıs hedefinde netlik olmadığını" açıkladı.

Kıbrıs Türk halkı için mayısa kadar çözümün hayati önemde olduğunu ve 1 Mayıs'tan sonra parametrelerin değişeceğini belirten Mustafa Akıncı, "Kıbrıs Türkü, Annan Planı'ndaki kazanımlarını yitirme tehlikesi içinde olacaktır. Bu nedenle görüşmelerin Mayıs öncesinde sonuçlanması ve referanduma gidilmesi son derece önemlidir. Kıbrıslı Türkler için mayısın taşıdığı önemin, Ankara'da da eşdeğerde benimsendiğini söylemek ise çok zordur" dedi.

Akıncı, Annan Planı'nı ölmüş ve gömülmüş olarak gören, bu planı bir intihar belgesi olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Denktaş'ın müzakereciliğinde olumlu bir sonuca ulaşılamayacağını da vurguladı.

Açıklamada, genel başkan Mustafa Akıncı, şu görüşlere yer verdi:

"1. BDH olarak ilk günden beridir hep bir hedefe vurgu yapmaktayız. Bu hedef, Annan Planı zemininde ve 1 Mayıs öncesinde çözüm ve birleşik bir Kıbrıs'ın Avrupa Birliği (AB) üyeliğinin gerçekleşmesidir. Bunun gerçekleşebilmesi için de mayıs ayı öncesinde BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın da talebi olan referandumun yapılacağının taahhüt edilmesi zorunluluğuna inanmaktayız.

2. Annan Planı'nı ölmüş ve gömülmüş olarak gören, bu planı bir intihar belgesi olarak niteleyen Sayın Denktaş'ın müzakereciliğinde olumlu bir sonuca ulaşılamayacağını da açıklıkla ifade etmekteyiz.

3. Sayın Recep Tayip Erdoğan'ın daveti üzerine Ankara'da yapılan görüşmede tüm bu hususlar BDH adına bütün açıklığı ile sayın TC başbakanı ve dışişleri bakanına aktarılmıştır.

4. Ankara'ya BDH adına yapılan ziyarette parti görüşleri aktarılırken Annan Planı'nda öngörülen değişiklikleri içerdiği söylenen belge hakkında da bilgi edinilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın henüz sonuçlanmadığı ve ayrıntılı bilgi verilemeyeceği söylenmiş, bununla birlikte TC hükümetinin Annan Planı zemininde müzakerelerin başlamasını ve artık masadan kaçılmamasını istediği belirtilmiştir.

5. BDH olarak "Tutum Belgesi" şeklinde adlandırılan belgenin içeriğinin ne şekil alacağını şu an bilecek durumda değiliz. Mayıs öncesinde referandum yapılması konusunda da netlik yoktur. Dolayısı ile BM genel sekreterinin müzakereleri yeniden başlatıp başlatmayacağını da bugünden bilemiyoruz. Ne var ki Kıbrıs Türk halkı için mayısa kadar çözüm hayati önemdedir. 1 Mayıs'tan sonra parametreler değişecektir. Kıbrıs Türkü, Annan Planı'ndaki kazanımlarını yitirme tehlikesi içinde olacaktır. Bu nedenle görüşmelerin mayıs öncesinde sonuçlanması ve referanduma gidilmesi son derece önemlidir. Kıbrıslı Türkler için mayısın taşıdığı önemin, Ankara'da da eşdeğerde benimsendiğini söylemek ise çok zordur.

6. Belirttiğimiz hedeflerin bir hükümet oluşumunda var olması durumunda, tarihsel sorumluluğumuzun bilinci içerisinde elimizi taşın altına sokmaya BDH olarak hazır olacağımızı da sık sık dile getirmiş bulunuyoruz. Şu an için bu hedeflerin paylaşıldığı bir 3'lü koalisyon olasılığı göremediğimiz için BDH olarak bir hükümet ortaklığı çalışması veya arayışı içerisinde değiliz.

7. Kıbrıs Türk halkının 1 Mayıs hedefinin de diğer tarihler gibi yitirilmemesi için tüm gücümüzle ve gerçekleri halkımızdan saklamadan uğraşlarımızı sürdüreceğimizi halkımıza duyururuz".