Powel gerekirse devreye girecek
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'in Kıbrıs sürecinde tıkanıklıkların aşılmasında rol oynayacağını söyledi.
Gül, "Müzakerelerin başlaması için gerekirse devreye girecekler" diye konuştu.
Dışişleri Bakanı, ABD ziyareti dönüşünde Kıbrıs konusunda da şunları söyledi:
''Kıbrıs konusu, buraya gelmeden halledilmiş bir konudur bizim açımızdan. Türkiye, aldığı yeni pozisyonla adeta bütün dünyada yeni bir iklimin oluşmasına yol açtı. Önümüzdeki günlerde tahmin ediyorum BM Genel Sekreteri, bir çağrıda bulunacak. Bunun perde arkası çalışmalarını gerek Avrupa, gerek BM, gerek ilgili ülkeler nezdinde devam ettiriyoruz. Yoğun bir trafik var. Biz iyi niyetle samimi olarak uzlaşmacı bir tavır gösteriyoruz. Neticeye dönük olsun diye gösteriyoruz. Bir taktik içinde değiliz. Mümkün olan en kısa zamanda sorunun çözülmesini istiyoruz. Eğer bir taktik anlayışı içinde olsak, bunu zamana yayardık. Oysa biz, olabilecek en kısa zamanda çözüm istiyoruz.''
ABD'den etkili bir siyasetçinin "arabulucu" olması taleplerinin olmadığını söyleyen Gül, ''Bizim arzu ettiğimiz şuydu: Meseleler tıkandığında bunu çözecek etkiyi yapacak kuvvetli bir şahsiyet... Bunu arzu ediyorduk. Zaten bu konuda mutabakat oldu. Bildiğiniz gibi, Sayın Dışişleri Bakanı görevlendirildi. Dışişleri Bakanı bu rolü oynayacak. Ama tabii 24 saat içinde birinci işi bu olmayacak'' dedi.
Gül, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın BM Genel Sekreteri ile
görüşmesinde tıkanıklığı açıcı bir rol oynayıp oynamadığı konusundaki soru üzerine de, ''Bundan sonra olacak. Bundan sonra ortaya çıkacak. Devreye girmesi gerektiği anda devreye girecek. Dün gece Genel Sekreter'le konuştu. Yardımcı olacağını söyledi. Ümit ediyoruz ki netice alır. Müzakerelerin başlaması için gerekirse devreye girecekler'' şeklinde konuştu.
Gül, BM Genel Sekreteri'nin eski Kıbrıs özel temsilcisi Alvaro De
Soto'nun her iki taraf nezdinde çok inandırıcı olamadığının geçen süre içinde ortaya çıkamadığını da sözlerine ekledi.
Dışişleri Bakanı, ABD ziyareti dönüşünde Kıbrıs konusunda da şunları söyledi:
''Kıbrıs konusu, buraya gelmeden halledilmiş bir konudur bizim açımızdan. Türkiye, aldığı yeni pozisyonla adeta bütün dünyada yeni bir iklimin oluşmasına yol açtı. Önümüzdeki günlerde tahmin ediyorum BM Genel Sekreteri, bir çağrıda bulunacak. Bunun perde arkası çalışmalarını gerek Avrupa, gerek BM, gerek ilgili ülkeler nezdinde devam ettiriyoruz. Yoğun bir trafik var. Biz iyi niyetle samimi olarak uzlaşmacı bir tavır gösteriyoruz. Neticeye dönük olsun diye gösteriyoruz. Bir taktik içinde değiliz. Mümkün olan en kısa zamanda sorunun çözülmesini istiyoruz. Eğer bir taktik anlayışı içinde olsak, bunu zamana yayardık. Oysa biz, olabilecek en kısa zamanda çözüm istiyoruz.''
ABD'den etkili bir siyasetçinin "arabulucu" olması taleplerinin olmadığını söyleyen Gül, ''Bizim arzu ettiğimiz şuydu: Meseleler tıkandığında bunu çözecek etkiyi yapacak kuvvetli bir şahsiyet... Bunu arzu ediyorduk. Zaten bu konuda mutabakat oldu. Bildiğiniz gibi, Sayın Dışişleri Bakanı görevlendirildi. Dışişleri Bakanı bu rolü oynayacak. Ama tabii 24 saat içinde birinci işi bu olmayacak'' dedi.
Gül, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın BM Genel Sekreteri ile
görüşmesinde tıkanıklığı açıcı bir rol oynayıp oynamadığı konusundaki soru üzerine de, ''Bundan sonra olacak. Bundan sonra ortaya çıkacak. Devreye girmesi gerektiği anda devreye girecek. Dün gece Genel Sekreter'le konuştu. Yardımcı olacağını söyledi. Ümit ediyoruz ki netice alır. Müzakerelerin başlaması için gerekirse devreye girecekler'' şeklinde konuştu.
Gül, BM Genel Sekreteri'nin eski Kıbrıs özel temsilcisi Alvaro De
Soto'nun her iki taraf nezdinde çok inandırıcı olamadığının geçen süre içinde ortaya çıkamadığını da sözlerine ekledi.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.