Senin: “UBP ile her şeyi aynı düşünsek tek parti olurduk”

Kıbrıs Postası - Levent KUTAY

Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Yenal Senin, 4. Kuruluş Yıldönümü ‘nü kutlayan Halkın Partisi'ni Kıbrıs Postası'na anlattı...

UBP ile HP'nin yüzde yüz aynı düşünmesi halinde o zaman iki ayrı partiye gerek olmadığını belirten Senin, UBP ile bir kriz yaşamadıklarını vurgularken, “ Farklı düşündüğümüz konuları diyalog yoluyla çözmek için uğraşıyoruz. Şimdilik bir sıkıntı yok... Her şey güzel gidiyor” dedi.

Senin şöyle konuştu; “Partizanlığın, hukuksuzluğun gayrı ahlaki olayların siyasi, arenada daha çok yüzleştiğini, insanların siyasete ve siyasetçiye güveninin azaldığını ve dolaylı yoldan devlete bağlılığının da zedelendiğini görüyorduk... Ben yükseköğrenimimi yurtdışında aldım ama bağım hiç kopmadı... Ülkeye nasıl katkı yaparım diye düşündük, oluşumlarda bulunduk... Toparlanıyoruz Hareketi ile Özersay Figürünün yavaş yavaş siyasi sahnede yer aldığını gördük... Özellikle 2015 Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nde Sayın Özersay'ın duruşu, vizyonu, destekleyen geniş bir kitle oldu... Partinin kuruluşundaki temel ilkeler, sosyal adalet duygusunun tekrardan yükseltilmesi, bu topraklarda yayılan partizanlığın, insanlar arası kutuplaşmanın, benim adamım senin adamın gibi şeylere son verip, Kıbrıs Türk Toplumu'nun bu ülkenin menfaati için neler yapabileceğini düşündüğü bir kuruluş bir felsefeye sahiptir... Genç bir partidir. Bu bağlamda inanmış ve bir araya gelmiş bir kitledir.   

Binler, iki binler an başta görünür değildi... İlk kongremizi 232 üye yapmıştık... Bize bazıları sizin gücünüz bu derken, biz sessiz çoğunluğun günü geldiğinde konuşacağını söyledik... Halkın Partisi 2. yaşında seçime girdi, ilk sınavını verdi...  Kıbrıs Türk Siyasi Hayatında ilk defa bir parti, başka siyasi partiyle geçmişi olmayan, tamamen çekirdek bir kadronun ortaya koyduğu bir inanmışlık ile yüzde 17.2 oy almıştır... Biz en az yüzdelik bir destek bekliyorduk... Sonuç ilk başka moralimizi bozdu... 9 milletvekili bazı reformları gerçekleştirmede yavaşlamamızın sebebi oldu ama bize de bir motive oldu... Halkın umudu Halkın Partisi dedik halk da bir umut ışığı gönderdi... Bu yönde çalışmamız gerektiğini de anladık.”

ÖZELEŞTİRİ...

“Her daim açık olmaya çalıştık... Politik davranmadık... Nerede hata yaptığımızı saklamadık... Biz örgütler üzerinden devlet idare etmenin yanlış olduğunu deklare eden bir partiydik. Ama şunu da gördük... Kırsala yayılmada temsilcilik anlayışının farklı bir anlayışla ortaya konulması gerektiğini gördük... Çünkü kırsala sıklıkla ziyaret yapsanız da, 224 köye 2 yılda ancak gidebilirsiniz... Bu temsilcilikler sayesinde Halkın Partisi'nin neden kurulduğunu anlatacak bir atılım yaptık... Ama bundan önce özeleştirimizi de yaptık... Muhalefette iken ben belki diğer arkadaşlarımdan ayrılırım. Çıtayı çok yüksek tuttuk mu? Bence tutmalıydık... Çünkü seviye, yani halktaki isyanı yansıttık ve bu yüzde 17.2'nin de bu çıtayı yüksek tutmadan dolayı olduğunu düşünürüm... Zafiyet gösterdiğimiz nokta var mı? Var... Devlet işleyişinin içine girdikten sonra ağır ve hantal oluşunu hep dışardan söylesek de, hep bu yapıyla artık yüzleşmeye başladık... Tek başına hükümette olmamanın dezavantajlarını gördük... Hükümet ortaklarımızı suçlamak için söylemiyorum... Sadece kendi vizyonunuzu, inandığınız değerleri tek başına hayata geçirmenizin avantajları başkadır... Bu yüzden bazı durumlarda geri kalmış olabiliriz ama 2 senede yaptıklarımız, yapılamaz dediklerimiz de ortadadır... Bu da bu umudu devam ettirdiğimizin göstergesidir... Ama daha çok çalışmalıyız çünkü siyaset uzun soluklu bir yoldur... Bunu da öğrendik...”  

SOSYAL MEDYA

“Sosyal medyanın artık çığırından çıkmıştır... Oradaki dominasyon ve sahte hesap düzeninin maalesef çok ileri düzeyde oluşu,  doğru bilginin değil, yanlış bilginin hızla yayılması ve bunun oluşturduğu tedirginlikten dolayı, açıkçası sosyal medyadaki eski etkinliği göstermiyoruz... Ayrıca artık icraatın başındayız... Sosyal medyada değil, sokakta olmalıyız... Eğer sosyal medya yüzde yüz gerçeği yansıtsaydı 7 Ocak 2018'de HP yüzde 50'nin üzerinde oy alırdı. Ama gerçek bu değil, sokakta, kırsalda, işçinin, çalışanın yanında, vatandaşı dinleyerek olur... Bu yüzden enerjimizi dört bir tarafa yaymak zorundayız”

PARTİDEN AYRILANLARIN AÇIKLAMALARI...

4 yıllık süreçte, aynı düşünmeyenlerin HP'den ayrılmasının doğal olduğunu belirten Senin, “ HP'den kopmalar, bir elin parmaklarının sayısından az... 10 Rakamını bulamazsınız. Temiz yönetim, temiz siyaset mücadelemiz devam edecektir” diye konuştu.

Senin sözlerini şöyle sürdürdü; “Siyasi partilerde, zihin yapınızı, politikanızı beğenmeyen kişilerin süreç içinde sizden kopması doğaldır... Ben sayılarla konuşmayı severim... Genel Sekreterim... Üye sayısını, yapısını, temsilciliklerin durumunu, ilçe başkanlarını, herkesi görebilen, gözlemleyebilen yapıdayım... Bu sayı kaçtır? HP'den kopmalar, bir elin parmaklarının sayısından az... 10 Rakamını bulamazsınız...  Çok yüksek seviyede eleştiri yapan arkadaşlar var mı içerisinde? Yapabilir... Eleştiri baş tacıdır... Eğer art niyet yoksa bazen katılırız, art niyet varsa görmeden geliriz... O yüzden kişilerin bu feveranlığını, benim değerlendirmem çok sağlıklı olmaz... Partimizin, dışardan gelen eleştiriye açık, yararlı eleştiriyi benimseyen, değerlendiren, içselleştiren bir yapısı vardır... Bakın zaman zaman parti üyelerimizin dahi sosyal medyada eleştirdiğini, doğru bulmadığı politikaları eleştirebildiğini görüyoruz... Bunu bazıları “HP'de çatlak ses” veya ‘HP'de kriz’ olarak görüyor... Biz buna gülüyoruz... Biz gerek Dörtlü Koalisyon bozulurken, gerek 2'li koalisyon kurulurken sayı vererek, 4 gün üst üste toplam 18-19 Saat toplantı yaparak, 40'a 20 oranında UBP ile hükümete onay verdiğimizi açık deklare ettik.  Tek ses, birlik mesajı vermek için oy birliği ya da oyçokluğu deyip geçiştirmedik. Bunu deklare ettik... Bu bizim zenginliğimizdir... Yeni siyaset anlayışı da budur... Parti içi eleştiri olacak... Hedeften çıkıldığını düşünüp, yeniden hedefe oturacak şekilde eleştiri yapmak, bunu toplumla paylaşmak bizim için hiç sıkıntı değildir... Tam tersine Kıbrıs'taki siyasetin bu olması gerekir...   İnsanlar hep bir menfaat üzerine partiye girerse, o partinin kuruluş nedeni gereksizdir... Çünkü günlük politikalarla, sadece seçilmek için varsınız demektir... Biz olaya daha farklı bakarız”

HP NEYİ DEĞİŞTİRDİ?

“Bazen karşı partilerin üyeleri ve destekçileri ile bu konuyu konuşuruz... Bize “sizi eleştiriyoruz çünkü çok büyük vaat verdiniz” diyorlar... Ben de doneleri saymaya başladığımızda ve bu eleştirinin yavaş yavaş azaldığını görürüz... Özellikle sosyal medya üzerinden insanların sadece manşet üzerine değerlendirme yaptığını görüyoruz... İçeriği okumadan... Halkın Partisi söylediğini yaptı... Hızlı yaptı mı? Hayır... Ama biz daha 2. yılımızdayız... 6 Ocak'ta 4. yaşımızı kutluyoruz, hükümette 2. yaşımızı... Biz 50 Yıllık bu ülkede, özellikle son 15 yıldır sözü edilen kıyak çekme denilen yerde müşavirliği sonlandırdık... Usulsüz verilen 172 vatandaşlığı iptal ettik... Sınır kapılarının 2 yıl denetlendiğini, yaklaşık 7000 Bin kişinin adaya giriş yapamadığını gösterdik... Vize ve İkamet Tüzüğünü geçiremezsiniz, tepki alırsınız denildiğinde geçirdik... İmar Planı son aşamada... Bugün-yarın imzalanacak... Ona da tepki aldık... Yapamazsınız denildi; yaptık... Milletvekillerimiz ilk defa hayat pahalılığını almayıp bağış yapacaklarını açıkladılar... Bu diğer partilere de sirayet etti ve hayat pahalılığı milletvekillerine yansımadı... Parti katkı payına artışı kabul etmediğimizi söyledik... Bunun 100 Bin TL'sini Dikmendeki sel mağdurlarına aktardık... Yolsuzluğun üzerine gideceğiz dedik... Belki biraz rencide edicidir ama Kimi mahkemeye kimi mahalleye dediğimizde biz orda ana hedef hesap verebilir yönetimi sağlayamayan insanların, hesap vereceği noktaya gitmesini sağlama yönünde kararlı bir duruş sergileyeceğimi ifade ettik... Yaptık...  Milletvekili dokunulmazlığı, şeker sigorta konusu... Kamuoyu desteğiyle, çoğu poliste ya da yargıda...  Yeterli mi değil... Ama aldığımız destek oranında hükümette yer alırsınız... Biz de 9 Milletvekili ile ağır hantal yapı içinde yapabildiğimizce emek vererek, yolumuza devam ediyoruz...”

NE YAPTINIZ? ASLINDA NE YAPMADIK!

“Ne yaptınız deniyor ya... Bir de şu var... Ne yapmadık? Bir daha seçilmek çin vatandaşlık dağıtmadık, kırsal kesim arsası dağıtmadık... Karşılıksız kredi vermedik... Bizce yapmadıklarımız da çok önemlidir... İnsanlar bunu unutmamalı... Tüm siyasi partiler, hesap verebilir noktasında biraz kendi duruşlarını almışlardır, daha dikkatlidir... Çünkü toplumda da bu beklenti karşılığını bulmuştur... Biz seçime bağlı hareket etmeden, biz reformları geçirmekte kararlıyız”

SİSTEMİ KURAN PARTİ İLE KOALİSYON...

“Beklediğiniz uyumu buldunuz mu UBP ile sorusuna da Yenal Senin, her koalisyonun belirli sorunları barındırdığını söyledi.

UBP ile HP'nin yüzde yüz aynı düşünmesi halinde o zaman iki ayrı partiye gerek olmadığını belirten Senin, “ Bizi bağlayıcı olan, hükümet protokolüdür, koalisyon protokolüdür... Orada, altına imza attığınız, halka söz verdiğiniz icraatlar vardır ve nasıl adım atılacağına dair koalisyon protokolü vardır... Karar almada, icraat öncelikleri ile ilgili halka verdiğiniz söz var... Koalisyon ortaklığına girdiğinizde, koalisyonun devam edip etmemesi, sanal krizlerle değil, icraat yapıp yapamama noktasıdır... İcraat yapamadığınız noktada sorun yaşarsınız... Eğer icraat varsa, o koalisyon hem kendisi için hem memleket için yararlı olur...

UBP ile farklı düşündüğümüz noktalar tabii ki var ama biz bunu diyalog yoluyla çözmek için uğraşıyoruz. Oturup konuşup tartışıyoruz, ortak noktada, ortak paydada buluşmak için adım atıyoruz. Şimdilik bir sıkıntı yok... Her şey güzel gidiyor diyebilirim... Bazı konularda geç kaldık ama zamanla aşarız diye düşünüyorum”

İMAR PLANI VE HÜKÜMET...

“İki tarafın yetkili kişilerine bakarsanız, bunun bir kriz olmadığını, normal, farklı düşüncelerden dolayı bir tartışma olduğunu deklare ettiğini görürsünüz... Bu yüzden belki bazı siyasi partiler kaşımaya çalışsa da buradan sonuç çıkmaz... Çünkü İmar Planı'nın gerekliliğini hem UBP hem HP de söylüyor... Yani Fasıl 96'nın devam etmesini hiç kimse istemiyor... Bu ülke planlı, çağdaş, Kıbrıs Kültürünü, çevreyi, altyapıyı koruyan bir planlamanın, vizyonun olmasından daha doğal, daha doğru ne olabilir? Eğer siz bunu top yekûn reddederseniz, az önce saydığım değerlere de karşısınız demektir... Bunun reddeden yok... Belki yatırım, turizm amaçlı yatırımlar bekleyen farklı bir kesim var. Tarihte ilk defa bir İmar Planı bu kadar halka açıldı... Girne'yi emirnameler sonucu görüyorsunuz... Herkes Eski Girne'yi özlüyor... Biz bu planı tartışmaya açtık... Uzmanların görüşlerini aldık, sivil toplumu dinledik, harmanladık ve bir taslak çıkardık... Birkaç küçük nokta kaldı... Çözülecektir... Bakanlar Kurulu'nda da konsensüs vardır... Sayın Başbakan son bir değerlendirme yapacağını söyledi... Mutlu son ile bu işi gerçekleştireceğimizden kuşkumuz yok...”

YEREL İŞ GÜCÜ FONU...

“Sorun şudur! Gerek sağlık, gerekse altyapıda bir tıkanma yaşıyoruz... Altyapının yetersizliği gün yüzüne çıkmıştır... Bir kaynak bulunması elzemdir... Bir çalışma vardır... İki taraf da bu kaynağın bulunması konusunda hem fikirdir... Son nüanslar kalmıştır, bu kaynak yaratılacak”

ÖZERSAY'IN OLASI ADAYLIĞI...

“Bunun karar verileceği yer Parti Meclisidir... Ocak ayı ortalarında toplanacaktır... Biz Sadece 6 Ocak Kuruluş Yıldönümümüzde bir davet yaptık... Sayın Genel başkanla attığımız foto, sade, saf bir mesajdı...”

4.YIL MESAJI...

“Biz halkın umudu olmaya devam edeceğiz... Bu yüzden, istediğimiz temiz toplum temiz yönetim, temiz siyaset bu topraklarda yer edinene kadar mücadelemiz devam edecektir...”