Doğan Sahir: Çöplükte 5.000 maskeli olacak

'Dikmen Çöplüğü konserinde gelenlere maske dağıtılacak'

Program sırasında çöplükte konser vermenin dünyada bir ilki oluşturacağını belirten Sahir, kulağa her ne kadar hoş gelmese de dikkat çekmek için başka yolları kalmadığını ifade etti. Bugüne dek Dikmen Çöplüğü'nde 5 ila 7 arasında eylem yapmalarına karşın katılımın beklenildiği düzeyde olmadığını söyleyen Sahir, insanların çöplüğü görmelerini sağlamak için böyle bir eylem organize ettiklerini ve bu sefer 5.000 kişiyi hedeflediklerini kaydetti.

Yabancı medyanın çöplükte konser fikri ile oldukça ilgilendiğini, 5 Haziran saat 18:00'deki konseri yabancı basının da takip edeceğini açıklayan Sahir, gençlerin Dikmen Çöplüğü konusunda son derece tepkisel olduğunu ve Kuzey Tarık'ın kendi tepkisini ifade etmek üzere 'Artık dur demek lazım' adında özel bir beste yaptığını vurguladı.

Konser başlamadan önce herkese koku ve toz solumamaları için maske dağıtılacağını ve konu hakkında Çevre Mühendisler Odası tarafından hazırlanan, aydınlatıcı bilgilerden oluşan kitapçıkların verileceğini açıklayan Sahir; 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle yapacakları etkinliğin konserle sınırlı olmadığını, Cemal Yıldırım'ın Kuzey Tarık'ın bestesi için çektiği klibin konsere kadar farklı etkinliklerde gösterilerek, klip CD'sinin dağıtılacağını da vurguladı.

Sahir, sözlerine ülke genelinde 100'e yakın çöplük olduğunu, Dikmen dışındaki diğer tüm çöplüklerde ayrı bir sistem kurmak gerektiğini belirterek devam etti ve Dikmen'e binlerce ton foseptik, sanayi atığı, peynir altı suyu, mezbaha atığı ve tıbbi atıkların döküldüğünün altını çizdi.

'Cam, plastik, metal ve kağıt gibi atıklar çöplüğe getirilmeden ayrıştırılarak toplanmalı'

Çöplükteki metan gazının hayvan ölüleri, karpuz-kavun kabukları, sebze çürüklerine kadar organik olan her şeyden oluşabildiğini, metan gazının çöplüğe hapsedilmesi durumunda patlayacağı için çöplüğün üzerinin kapatılmadığını ifade eden Sahir; süreç içerisinde çöplükteki cam, kağıt ve plastiklerin alınması için ihaleler yapıldığını, metal ihalesini alan firmaların toplayacaklarını daha kolay toplamak için çöplükte yangın çıkartıklarını anımsattı.

Zamanla bunun çevreye zararının anlaşılarak bu yönetmin terk edildiğini ve çöplerin ayrıştırılması gerektiğinde herkesin hemfikir olduğunu sözlerine ekleyen Sahir , cam, plastik , kağıt ve metallerin ayrı ayrı toplanarak ve ayrıştırılarak, çöplüğe getirilmesini önleyecek bir planlanma yapmak gereğine işaret etti.

'Cemal Bulutoğluları çöplüğün kârlı bir yatırım olmadığını fark ettiği için yetkilerini bıraktı'

Böyle bir tesisin kurulmasının bizim ülkemizde kâr getirmeyen bir sistem olduğu gerekçesi ile uygulamaya geçirilmediğini söyleyen Doğan Sahir diğer kurumlarla birlikte Lefkoşa Belediye Başkanı Cemal Bulutoğluları'nının da ayrıştırma tesisinin kârlı olmadığını, kendi kendini idame ettiremeyeceğini fark etmesi üzerine çöplüğü kurtarma projesinden çekildiğini iddia etti.

Sarvan'ın Cemal Bulutoğluları'nın Dikmen Çöplüğü konusunda Çevre Dairesi'nin yetkilerini elinden alındığını beyan ettiğini hatırlatması üzerine Sahir bunun siyasi bir demogoji olduğunu söyleyerek, aksine Bulutoğluları'nın Dikmen Çöplüğü yetkililerini Çevre Dairesi'ne devretmek için çok çaba harcadığını ve yetkilerini yapılacak yatırımın kârlı olmadığı gerekçesi ilebizzat kendisinin bıraktığını öne sürdü. Sahir, Bulutoğluları'nın diğer belediyelerin de çöplerini Dikmen çöplüğü'ne dökmesinin de kararında ayrı bir faktör olabileceğini belirtti.

Geçmişten bu yana Çevre Dairesi eski müdürlerinde Bülent Arkın'ının da aynı gerekçe ile sistemi kurmaktan vazgeçtiğini belirten Sahir çöplükte en ekonomik sistemin organik çürütme sistemi kurmak olduğunu ve çürütmeden elde edilecek organik gübre ve metan gazının da değerlendirilebileceğini vurguladı.

'AB Dikmen Çöplüğü'nü Rum toprağı üzerinde olduğu için kurtarmadı'

Yeşil Barış Hareketi olarak bu konuda Avrupalı firmalarla ile ilişki kurarak bazı projeler ürettiklerini, moloz atıklarından stabilize malzemeyi ucuza üretmenin mümkün olduğunu keza cam, metal, plastik ve kağıt atıklarının çöplüğe getirilmesini önleyerek ayrı ayrı toplanarak ayrıştırılması ve tekrar değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Çevre Dairesi'nin şu anda çöplerin girişi çıkış miktarlarını kontrol ettiğini, bunun vahşi depolama teknikleri uygulansa bile en azından bir veri oluşturacağını ve artık ne kadar çöp geldiğini belirlendiğini ifade etti.

Soru üzerine AB'den gelecek yardımla yapılması düşünülen projenin Belediyeler Birliği'nin tepkisi ile rafa kaldırılıldığını anımsatan Sahir, AB'nin dikmen Çöplüğü'nün Rum toprağı üzerinde olması nedeniyle Dikmen'i kurtarma projesinde ısrarlı olmadığı ve onun yerine bir başka çöp alanının kurulması için proje başlattığını ve Güngör köyünde bir alanda karar kılındığına işaret etti.

Doğan Sahir Güngör köyündeki alanın da çöp dökülen bir alan olduğunu, yapılan projenin AB'nin ayıracağı sınırlı kaynağın yeteceği şekilde ayrıştırılma yapılmaksızın sadece düzenli bir depolama yaratmak üzere oluşturulduğunu belirtti ve alanın bir üniversitenin hemen yakınında olmasının yarattığı dezavantaj ve Belediyeler Birliği'nin o bölgeye çöp dökmeyi uygun bulmaması nedeniyle projenin rafa kalktığını ifade etti.

Sahir, projede Yeşil Barış Hareketi temsilcilerinin fark ettiği bir başka hatanın da alan yakın yonca kavşağını çalıştığı sanılırken çalışmadığının ortaya çıkması olduğuna da işaret etti.