Tufan Erhürman: "İki devlet ısrarıyla çözüm belirsiz bir geleceğe havale ediliyor"

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun BM Genel Sekreteri Guterres'in Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute ile gerçekleştirdiği görüşme ve Türkiye ilk kez resmen BM'ye iki devletli çözümü iletmesi üzerine sosyal medyadan bir paylaşım yaptı.

Hem Cumhurbaşkanlığı'ndan, hem hükumetten, hem de Türkiye'den "iki devletli çözüm" açıklamaları geldiğini belirten Erhürman, bu formülün BM ile görüşüldüğüne göre, hem BM Güvenlik Konseyi kararlarının değişmesi, hem de Kıbrıs Rum Yönetimi'nin bunu kabul etmesinin beklendiğini söyledi.

“Birilerinin bize, bunun nasıl sağlanacağını, Güvenlik Konseyi üyelerinin ve Rum Yönetimi'nin nasıl ikna edileceğini açıklaması gerektiğini seçim döneminden beri söylüyoruz ama hiçbir yanıt yok” diyen Erhürman, bu durumun bu şekilde devam etmesinin yalnızca "çözüm"ü belirsiz bir geleceğe havale etmekle kalmayıp, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesi zeminindeki meşru taleplerini reddedenlerin ve Crans Montana'da masadan kaçan Anastasiadis'in elini de güçlendireceğini kaydetti.

Erhürman, Kıbrıs Türk halkının belirsizlik değil geleceğini öngörebilmek, dünyadan kopmak değil bir an önce dünyayla buluşmak istediğini vurguladı.

Erhürman’ın paylaşımı şöyle:

“Hem Cumhurbaşkanlığı'ndan, hem hükumetten, hem de Türkiye'den ‘iki devletli çözüm’ açıklamaları geliyor. Bu formül BM ile görüşüldüğüne göre, hem BM Güvenlik Konseyi kararlarının değişmesi, hem de Kıbrıs Rum Yönetimi'nin bunu kabul etmesi bekleniyor. Birilerinin bize, bunun nasıl sağlanacağını, Güvenlik Konseyi üyelerinin ve Rum Yönetimi'nin nasıl ikna edileceğini açıklaması gerektiğini seçim döneminden beri söylüyoruz ama hiçbir yanıt yok.

Bu durumun bu şekilde devam etmesi yalnızca 'çözüm'ü belirsiz bir geleceğe havale etmekle kalmayacak. Aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesi zeminindeki meşru taleplerini reddedenlerin ve Crans Montana'da masadan kaçan Sn. Anastasiadis'in elini de güçlendirecek. Kıbrıs Türk halkı belirsizlik değil geleceğini öngörebilmek, dünyadan kopmak değil bir an önce dünyayla buluşmak istiyor...”