İÇ HABERLER
okuma süresi: 11 dak.

Kadın market sahibi: Bir gün tefeciye düşeceğim aklımdan geçmezdi

Kadın market sahibi: Bir gün tefeciye düşeceğim aklımdan geçmezdi

<STRONG>Posta FM</STRONG>'de yayınlanan '<STRONG>Can Sarvan'la Sabah Postası</STRONG>' programında yaşadığı ekonomik sıkıntıları dile getiren<STRONG> market sahibi, </STRONG>ismini saklı tutan bir bayan, 35 yıldır küçük esnaf olduğunu ama bu seneki gibi bir yıl yaşamadığını anlattı...

Yayın Tarihi: 31/05/10 12:55
okuma süresi: 11 dak.
Kadın market sahibi: Bir gün tefeciye düşeceğim aklımdan geçmezdi
A- A A+

'Türk malı arsamızı, annemin verdiği antik bileziği bile satmak zorunda kaldım'

35 yıldır esnaflık yapan, 58 yaşındaki kadın market sahibi hayatı boyunca yaşadığı en zor yılın bu yıl olduğunu, bu yaşta bunları yaşayabileceğini hiçbir zaman beklemediğini ifade etti.

'Marketim batmış sayılır ama tekrar çıkmak için hâlâ daha mücadele veriyorum. Herkes kendi çektiğini biliyor ve anlatmıyor. Bunları yaşamayı hak etmiyoruz.

Eşimin Sosyal Sigortalar'dan gelen emekli maaşını marketin borçlarını ödemek için kullanıyoruz. Olduğu gibi bankaya yatıyor. Türk malı arsalarımız gitti. Çocuklarımın hayatını kurtaracak arsalarımı satmak zorunda kaldım. Karı koca oturup ağlayarak arsa sattık. Annemden kalan antik bileziklerimi bile sattım. Altın eşyalarım, her şey... Bunlar bile yetmedi, bizi kurtaramadı' diyerek sözlerine devam etti.

'Bir gün tefeciye düşeceğimi söyleseler kesinlikle inanmazdım'

Market sahibi 'bir bir gün tefeciye düşeceğimi söyleseler kesinlikle inanmazdım böyle bir şeye. Başına gelen arkadaşlarım vardı fakat ben asla böyle bir şey yaşayacağıma inanmazdım. Onu bile yaşıyorum şu anda. Ben bugün dükkanımın kapısını borçlarımı ödemek için açıyorum, kazanmak için değil. Başka bir gelir kaynağımız yok. Borçları ödeyip devam edebilmek için her gün çırpınıyorum.

Kimseye borçlu kalmadık bugüne kadar. Alışkın değiliz. Toptancılara yaptığımız borçlar, büyük süpermarketlerle rekabet edebilmek için markette tadilat yaptık. 5 metre arayla bir köyün içine iki süpermarket açıldı. Süpermarketler açıldıktan sonra her şey elimizde patladı. Çek yasağına girmemek ve açık faturaları ödeyebilmek için büyük mücadele veriyorum. Çok sıkıldım. İnanın çok sıkıldım' diyerek, dinleyicilerle sıkıntılarını paylaştı.

'Süpermarketler haftanın 1 günü bile kapansa bize yeter'

İşini yllardır severek yaptığı için bunca sıkıntıya katlanacak sabrı bulduğunu belirten market sahibi, iki çocuk yetiştirdiğini, oğlunun askerliğini yapmış, kamu sınavını kazanmış bir üniversite mezunu olmasına karşın işsiz olduğunu ifade etti ve sözlerine kızının nihayet bir iş bulabildiğini, iki torunun masraflarını da karşıladığını ekledi.

Hükümetin büyük marketlerle rekabet edemeyecek olan küçük marketleri korumak için bazı önlemler alması gerektiğini çünkü süpermarketler açılmadan önce günde 3 bin TL ciro yaparken, büyük marketlerin açılmasıyla birlikte günlük cirolarının 500 TL'ye düştüğünü vurgulayan market sahibi; hükümetin süpermarketlerin haftanın bir günü ya da belli saatler arasında kapatılarak küçük marketlerin ayakta kalmasını sağlayacağına yönelik iddialar olduğunu ama 1 senedir hiçbir adım atılmadığını kaydetti ve 'büyük marketleri bir gün kapatsalar inanın çok şey değişir. Biz de halka hitap edecek duruma geliriz. 1 günde yapacağımız ciro ile 3-4 günlük toptancımızı ödeyebiliriz. Bir gün bile bize yeterlidir' dedi.

'Veresiye vermek zorunda kalıyoruz'

Sarvan'ın küçük marketlerin veresiye vererek ay sonuna doğru parasız kalan birçok insanın temel ihtiyacını karşılamasına yardımcı olduğunu anımsatması üzerine market sahibi 'küçük toplum olduğumuz için bazen ödemeyi yakın zamanda yapmayacak birine bile veresiye vermek zorunda kalıyoruz. Geçenlerde biri henüz ödenmemiş, parası yokmuş sigara istedi. 'Veremem, ben almakta zorlanıyorum' dedim. 'N'olur abla akşam üzeri veririm' falan diyor. İnanmadığım halde vermek zorunda kaldım.

Ama insanlar bizi paraları bitince hatırlıyorlar. Ayın 20'sine kadar kimsenin yüzünü görmüyoruz. Paraları bitince bize geliyorlar. Bu nedenle tanıdığım, ödemeleri düzenli olanlara veriyorum. O bile beni yıpratıyor çünkü ay başına kadar beklemek zorundasınız. Benim mal almam lazım. Mal almam için de parayı denkleştirmem lazım. Çekler geri dönmesin diye ödeme yapmam lazım' şeklinde konuştu.

'Aile huzurum bile bozuldu. Bütün yaşadıklarımdan sonra oğlumun artık devlette çalışmasını istiyorum'

'Hayattan bile sıkıldığım anlar oluyor. Ekonomik sıkıntılar insanın aile huzurunu da bozuyor. Ben kesinlikle aile içinde huzursuzluk yaşayacağımı aklıma bile getirmezdim. Çocuklarımla aramda sürtüşme olacağını hiçbir zaman düşünemezdim. Çocuklarım da üzülüyor. Anneleri Pazar yok. Pazar gece 10'a kadar çalışıyor. Hafta içi de çalışıyor. Tatil yok, dinlenme yok. Borçlarımı ödemek için her gün, bir gün bile tatil yapmadan çalışıyorum' diyen market sahibi; hükümetten bir an önce süpermarketlerin haftanın tek günü kapatılmasını ve esnaf kredisinde kolaylık tanınmasını talep etti.

Kredi almak için binbir prosedürü uygulamak zorunda kaldıklarını, eşinin maaşının ipotekli olması nedeniyle kredi de alamadıklarını, esnaf kredisi için devletten maaş alan birinin istendiğini belirten market sahibi, 'benim gücüm olsa faizli kredi mi isterim?' diye sordu. Tek istediğinin ufak tefek borçlarını kredi ile kapatıp önünü görmek olduğunu, esnaf olarak yaşadığı sıkıntılardan sonra oğlunun artık devlette çalışmasını istediğini ifade eden market sahibi:

'olmuyor bu memlekette özel yatırımla işler dönmüyor. Üniversite mezunu oğlum sandvüç yapıyor ama çalışkan olmasına karşın olmuyor. Büyük marketlerin tostçusu var, sandvüççüsü var, pastası var. Marketi böldük oğlum bir şeyler yapsın diye. Olmuyor. Oğlumu devlete girsin diye ben zorluyorum artık. Ben oğlumu dükkanın bir köşesinde sandvüç satsın diye okutmadım ki. Ben bütün bu yaşadıklarımdan sonra kesinlikle esnaf olmasını istemiyorum oğlumun. Devlet hiçbir şeyin önünü açmıyor ki. Sonra herkes devlete sığınıyor iş için. Çünkü özel sektörde iş çok zor. Bir an önce hükümetin özel sektöre el atması lazım' şeklinde konuştu.

'Bana da para gelse ben de dağıtırım. Bakanlığı böyle herkes yapar'

Bakanlık yapmak Türkiye'de gelen parayı gitmesi gereken yere göndermekse onu herkesin yapabileceğini belirten market sahibi, 'bana da para gelse ben de dağıtırım. Hem öyle bir dağıtırım ki arttırırım da. Hiç hizmet alamıyoruz ki ama mesela geçenlerde İtfaiye'den geldi bir memur ve gaz ruhsatını görmek istedi. Bir gaz ruhsatı için 250-300 TL isterler. Soran var mı bu markette bu para var mı... İş buraya gelince devlette sistem çok güzel çalışıyor. Ruhsatları tazeleyecek para var mı ki devlet para istiyor...' ifadelerini kullandı.

'Rum tarafında ve Türkiye'de süpermarketler küçük esnafı korumak için haftanın 1 günü kapalı'

'İnsan gibi yaşamayı unuttuk. İnsan gibi gülmeyi unuttuk. Ülkedeki yasalar sadece insanlarınm boğazını sıkımak için. Rum tarafında Çarşamba günü öğleden itibaren süpermarketler kapalı. Bir tane büyük market bulurlar mı açık? Hangi yasaya ayak uydurduk ki Avrupalı olmak isteriz? Türkiye'de haftanın bir günü kapalı süpermarketler.

Ama halkımız da iş yok. Pazar günü büyük marketler kapatılsa nereden alışveriş yapacağız diye tepki gösteriyorlar. Ne demek nereden alışveriş edeceğiz? Bir hafta sıkıntı çekecekler. Sonraki hafta bütün küçük marketler tedbirini alacak. Kasap da, manav da tostçu da işleyecek. Bir yığın esnaf şakır şakır işleyecek. Bir haftada yapamadığı işi bir gün de yapacak.

Yani bunu benim aklım kesiyor da başımızdakilerin aklı kesmiyor mu? Ben bile etimi kasaptan almayı özledim. Gerçi et almak da artık büyük marifet. Ama kasaba girip hayvanı gözünüzle görmeyi, çok affederseniz o eti burasından kes demeyi, insan bunları özler' diyerek sözlerine devam eden market sahibi; para kazanabilmek için bayramlarda bile marketi açmak zorunda kaldığından yakındı.


'Bu saatten sonra yaşasam ne olur bile dediğim günler oldu'

'Hayatım boyunca 6 ay öncesine kadar insanların nasıl olup da intihar ettiklerini, nasıl canlarına kıydıklarını hayretler içinde okurdum gazetelerden. Ama çok haklılar. O kadar şeyler yaşıyorsunuz ki bu saatten sonra yaşasam ne olur diyorsunuz artık. Ben hayatım boyunca böyle bir şey yaşamadım. Biraz çıksınlar, baksınlar, görsünler. Sadece seçim zamanı değil. Bu halkın arasına girsinler birazcık. Görsünler insanların yaşadıkları sıkıntıları, zorlukları. Herkes mutsuz' diyen market sahibi; Sarvan'ın süpermarketlerin haftada bir gün ya da bir gün öğleden sonra kapatılması dışında hükümetten beklentilerini sorması üzerine ' en azından elektriği takside bağladılar. O bile bir umut bizim için. İnsan istemez mi elektrik faturasını ödesin? Ama yok' diyerek sözlerine devam etti.

Son seçimlerde önceki Cumhurbaşkanı Talat'ın 5 saniyeliğine ziyaretlerine geldiğini, gelip 'nasıl gidiyor' diyerek yürüyüp gittiğini anımsatan market sahibi, 'hepsi aynı, tüm siyasi parti temsilcileri seçimlerde gelip 5 saniye 'nasıl gidiyor?' deyip gidiyorlar. Ben olsam utanırım, hiç gitmem' şeklinde konuştu.

Yıllardır haftanın tek günü bile tatil yapmadan, bütün gün saat sabah 7'den akşam 9'a kadar çalıştığını ve dükkanında müşteri beklediğini belirten market sahibi; bazı Pazar günleri markette kimse yokken 'of' diye bağırdığını, kendi sesini bir tek duvarların duyduğunu ifade etti ve 'çok üzülüyorum. Gece gündüz yılalrdır çalışıyorum. Ama olmuyor. Kıbrıs'la çalışmakla olmuyormuş meğer. Kıbrıs'ta çalışarak hiçbir yere varılmıyor. 35 sene sonunda bunu öğrendim' dedi.

'Kıbrıslı küçük esnafa sahip çıksın'

Market sahibi sözlerine büyük marketlerin haftanın bir günü tam gün ya da yarım gün kapartılmasını istediklerini, Türkiye'de büyük marketlerin şehir dışında olduğunu, orada da büyük marketlerin haftanın bir günü kapalı olduğunu hatta hipermarketlerin hafta sonları kapatılacağını belirterek son verirken; marketine bir tek Kıbrıslı bile gelmediğini ifade ederek, halkın küçük esnafa sahip çıkmasını rica etti.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.