Kur'an Kursu tartışmaları medyada nasıl yer buldu?

KKTC'de meydana gelen Kur'an kursu baskınları, Ada gazetelerinde de geniş yer buluyor. En son dün Gönendere Şehit Zeka Çorba Ortaokulu'ndaki kursun KTOEÖS yetkilileri ve Başkanı Adnan Eraslan önderliğinde basılmasını değerlendiren gazeteler, yapılan baskınları eleştirdi. Eraslan ise baskınları haber yapan Cihan Haber Ajansı'na iftira atarak, ajansın geçtiği haberlerin gerçeği yansıtmadığını öne sürdü.

ERASLAN CİHAN'A İFTİRA ATTI

Star Kıbrıs gazetesi tam sayfa verdiği haberinde, "Din dersi tartışılır; ama bunlara ahlak lazım" manşetini kullandı. Sendikanın yapmış olduğu kurs baskınının sert biçimde eleştirildiği haberde KTOEÖS Başkanı Eraslan'ın açıklamalarına da yer verildi. Eraslan, gazeteye demecinde Cihan Haber Ajansı'nı hedef alarak, "Bize Müslümanlık dersi verenlere bakınız, olayları yalan anlatıyorlar. Biz polis tarafından engellendik. 'İşgalci' diye onlara bağırdım. Çocukları falan da kovalamadık. Polis bizi okula sokmadı. Yangın merdiveninden değil normal merdivenlerden okula girdim. Öğretmen beni görünce kapıyı yüzüme kapattı. Ben de ayağımı kapının arasına soktum, tekme atmadım. Kapıyı açmak istedim." açıklamasında bulundu.

Sınıfa bağıra çağıra girdiğini unutan, sınıflarda ders gören Türkiye kökenli öğrencileri hedefe alarak işgalci diyen ve bunları kameranın kaydettiğini hatırlamayan Eraslan Cihan Haber Ajansı'nın haberlerini eleştirdi. Ajansın dün servis ettiği görüntülerde Eraslan'ın tutumu açıkça görülüyordu.

Kıbrıs basınından Halkın Sesi gazetesi ise, "Öğretmenlerden Kur'an kursuna baskın" manşetiyle verdiği haberde KTOEÖS Sendikasının kurslarda "şeriat eğitimi verildiğini ve şeriat düzeni getirilmesi amaçlandığını öne sürerek" baskın yaptığını yazdı.

Yeni Düzen gazetesi ise "Kuran kursu gerginliği" başlığıyla verdiği haberinde sendika yetkililerinin iddialarını sayfalarına taşıdı. Ada'nın en çok satan gazetesi Kıbrıs ise konuyla alakalı olarak iç sayfalarında verdiği haberde kendilerine şikayette bulunan ailelerin görüşlerine yer verdi.

DEMOKRAT BAKIŞ YAZARINDAN AĞIR ELEŞTİRİLER

Demokrat Bakış gazetesi yazarlarından Doç. Dr. Erkan Arıklı ise gazetenin başyazısında "Din eğitimine karşı çıkan laik yobazlar" başlığıyla yazdığı yazısında sendikaların tavır ve davranışlarını ağır bir dille eleştirdi. Arıklı yazısında, "Enteresan bir memlekette yaşıyoruz. Öğretmen diploması taşıyan bir grup yobaz, 'din' adına ne varsa karşı çıkmayı bir görev addediyor bu memlekette. Bunu yaparken de laiklik ve çağdaşlık adına yapıyor. Sevsinler sizin laiklik ve çağdaşlığınızı. Markisist- Komünist dönemlerden kalma nostaljik bir alışkanlık olsa gerek.

Bir insanın kendi arzusu veya velisinin isteği ile kendi dinini öğrenmek için özel ders alması veya kurslara gitmesinden daha normal ne olabilir ki? Özel ders illa da okulda öğrenciye ders vermeyip kursa zorlayan, tüccar zihniyetli öğretmen müsveddelerine mi mahsustur Allah aşkına?" yorumunda bulunarak sendikaların baskınlarını eleştirdi.

İNTİHARLAR MANEVİYAT EKSİKLİĞİNDEN

Yazısında KKTC'de son günlerde yaşanan intihar vakalarına da dikkat çeken Arıklı, "Dün, 3 intihar diye yazdık. Ama bu gün yenisi eklendi. Böylece son 10 gün içinde intihar eden insan sayısı 5'e ulaştı. Peki, insanlar niçin intihar eder? 'Manevi açlığın ve boşluğun yarattığı derin bunalım' diye açıklar bilim adamları, intiharın sebebini. Allah'a inanan ve inandığı dinin intiharı şiddetle yasakladığını bilen bir insan, intihar eder mi hiç? Bu intiharlar bile bir anlam ifade etmiyor laik yobazlarımız için." dedi.

ARIKLI, SENDİKALARI DİNİ DEĞERLERLE ELEŞTİRDİ

Yazısında hadislerden de örnek veren Arıklı, "İsraf ekonomisini önlemenin en önemli yolu dindir. Çünkü dinde israf haramdır, yasaktır. İnsanın insanı ezilip sömürdüğü vahşi kapitalizmin bile panzehiri dindir. Çünkü dinde 'komşusu açken tok yatmak günahların en büyüğüdür'. Çalışanın hakkını tam olarak ödememek 'kul hakkıdır'. Kul hakkı yemek, Allah'ın bile affetmeye yetkili olmadığı bir büyük suçtur. İşçinin ücretini çalmak ve vermemek de dinin yasakları arasındadır. Din 'işçinin hakkını alın teri kurumadan ödeyiniz' diye emretmektedir.

Peki bunlar ve bunlara benzer bir sürü altın kuralı öğretmenin ve öğrenmemin kime ne zararı var? Yoksa korktuğunuz halkın bunları bilmesi midir? Sormak lazım bu sendika ağalarına." ifadelerini kullandı.

"İNSANLAR DİNLERİNİ NEREDE ÖĞRENECEK?"

Çocukların din eğitimi almalarını engelleyen sendika liderlerine bir takım sorular da yöneten Arıklı, yazısında şöyle devam etti: "Sormak lazım bu sendika ağalarına; Kendi arzusu veya kanuni velisinin isteği ile yaz kurslarına giden öğrencilere hangi hak ve yetki ile engel olmaya çalışıyorsunuz? Bu halkın dinini öğrenmesini niye istemiyorsunuz? Dinsizlik alın yazısı mıdır? Dini kurslar yerine Rum öğrencilerle 'iki toplumlu etkinlikler' yapılsa daha mı uygun olurdu?

Yaz kurslarına karşısınız, okullardaki din eğitimine de karşısınız. Peki insanların dinlerini nerede ve kimden öğrenmesini öneriyorsunuz? Din İşleri Dairesi laik devletin yasal bir kurumu değil midir? Bu kurumun Milli Eğitim Bakanlığı ile müşterek yapacağı kursların müfredatını incelediniz mi? İncelediyseniz bu müfredatın neresine, niye karşı çıkıyorsunuz? Bu kurslara 'laiklik' adına karşı çıkıyorsanız, diğer laik ülkelerdeki din eğitimini incelediniz mi? Oralarda da sizin gibi bu kurslara karşı çıkan laik yobazlar var mı? Varsa bir tane örnek gösterebilir misiniz? Güney Kıbrıs'ta eğitim gören çocuklarımıza İncil öğretilmesinden hiç rahatsız oluyor musunuz? Sahi siz hangi çağda yaşıyorsunuz?"

Bilal Şahin - CHA