İÇ HABERLER
okuma süresi: 4 dak.

Fuat Oktay'dan AB'ye... "Burada bağımsız bir devlet vardır, kimsenin onayına da ihtiyacı yoktur"

Fuat Oktay'dan AB'ye... "Burada bağımsız bir devlet vardır, kimsenin onayına da ihtiyacı yoktur"

Rum kesimini ziyaret eden AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen tarafından yapılan “İki devletli çözüm modelini asla kabul etmeyeceğiz” açıklamalarını eleştiren TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "Burada devlet vardır, bu devlet bağımsızdır, bu devlet eşittir, güçlüdür ve dimdik ayaklarının üzerinde durur başka hiç kimsenin onayına da ihtiyacı yoktur” dedi.

Yayın Tarihi: 08/07/21 16:00
Güncelleme Tarihi: 08/07/21 16:21
okuma süresi: 4 dak.
Fuat Oktay'dan AB'ye... "Burada bağımsız bir devlet vardır, kimsenin onayına da ihtiyacı yoktur"

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay bugün Başbakan Ersan Saner ve bazı bakanlarla birlikte Yenierenköy’deydi. Burada ilk olarak kısa bir konuşma yapanyYenierenköy Belediye Başkanı Emrah Yeşilırmak Anavatan Türkiye ile et ve tırnak gibi olduklarını vurgulayarak Rum tarafının sağlık alanında bile siyaset yaptığını söyledi.

Fuat Oktay da, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kıbrıs Türk halkı ile yakından ilgilendiğini ve bunu bütün Dünya’nın da bildiğini ifade ederek her fırsatta Kıbrıs’ta çözümün ne olmaması gerektiğini ifade edenlerle birlikte yan yana duran bir Avrupa Birliği olduğunu söyledi.

Rum kesimini ziyaret eden Avrupa Birliği yetkilisinin açıklamalarını sert bir dille eleştiren Oktay, “asla ve asla diye başladığı sözler var yani iki eşit devlet veya Kıbrıs Türk tarafından bir devletten asla ve asla söz edemezsiniz diyen biri hazır ben buradayken bir kez daha ifade edeyim Kıbrıs’ın Türk tarafından bir devlet vardır bu devlet bağımsızdır, bu devlet eşittir, güçlüdür ve dimdik ayaklarının üzerinde durur başka hiç kimsenin onayına da ihtiyacı yoktur” dedi. Oktay, Türkiye Cumhuriyeti’ne hele hele de Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı’na ne söyleyip ne söylememesi, nasıl davranıp nasıl davranmaması gerektiği gibi bir hadsizliğe hiç kimsenin kalkışmaması gerektiğini vurguladı.

Kıbrıs’ın asli unsurunun Ada’da 450 yıldır varlığını sürdüren Türkler olduğunu söyleyen Oktay, “Kıbrıs sonradan işgal edilmiştir işgalciler de kimler olduğu bellidir adanın diğer tarafında, işgalcilerle bir olup sonrasında da burada 450 yıldır var olan Kıbrıs’ın asli unsuruna haklarını verme diye bir şey söz konusu olmaz zaten Türk milleti hiç kimseden hakkını istemez hakkını alır, hakkını söke söke alır” dedi.

20 Temmuz’un Kıbrıs Türkü’nün esaretten kurtulduğu, ENOSİS ve EOKA’ya dur dediği gün olduğuna işaret eden Oktay, Türkiye’nin barışın yanında olduğunu ve bu yöndeki çalışmalara  destek verdiğini anlattı. Oktay, adada iki eşit ve bağımsız devletin aynı masaya oturarak nasıl birlikte yaşayabilecekleri ve adayı nasıl yönetebilecekleriyle alakalı konuşmaların tarafı olduklarını dile getirerek, “bir den bire ne hikmetse 60 yıldır federasyon dahil hiçbir çözüme yanaşmayan Rum ve Yunan ikilisi ve onun destekçileri 60 yıldır aklınız neredeydi 60 yıldır bu fiilen konuşuluyor kurulduğu gün KKTC’yi nasıl yıkarız diye Kıbrıs Türk halkının haklarını nasıl yok ederiz diye uğraşıyorlar” dedi.  

Kıbrıs Türkü’nün kaybedecek ve oyalanacak vakitlerinin de olmadığını belirten Oktay, sürekli konuşulan çıkmazı ve sonucu olmayan konuşmalar zincirine tahammüllerinin olmadığını dile getirdi. Oktay, Avrupa Birliğinin verdiği sözleri tutmadığı gibi tam aksine ödülmüş gibi Rum tarafını Avrupa Birliği üyeliğine aldığını anımsatarak  Rum ve Yunan ikilisine göre siyasetine şekil veren Avrupa Birliği’nin nasihatlerine ihtiyaçları olmadığını söyledi. Bağımsız eşit ve egemen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni kendi ayakları üzerinde duran bir yapıya kavuşturmak için çalıştıklarını ifade ederek ülkede gerek altyapı gerek sağlık gerekse eğitim alanında birçok ciddi çalışma yürüttüklerini anlattı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Alexy Flemmings 08/07/21 20:49
6. ABD Federal Mahkemesi (09.10.2014): "Her ne kadar ABD, KKTC'yi bir devlet olarak tanımasa da, KKTC'nin bir başkan, bir başbakan, yasama ve yargısı ile birlikte DEMOKRATİK BİR CUMHURİYET olarak işlediği söylenebilir. KKTC, Washington'daki bir hukuk davasında ELE ALINAMAZ". 7. Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi (03.02.2017): "Birleşik Krallık yasalarında Birleşik Krallık'ın KUZEY KIBRIS'ı tanımasını kısıtlayıcı hiçbir şey YOKTUR. BM'nin kendisi de, KUZEY KIBRIS kolluk kuvvetleri ile birlikte çalışıyor ve adanın iki kısmı arasındaki işbirliğini kolaylaştırıyor. Birleşik Krallık polisi ve KUZEY KIBRIS'ın yasal kurumları arasında ilişki YASALdır. "

Alexy Flemmings 08/07/21 20:47
5.4 AİHM: KKTC'nin mahkemeleri BAĞIMSIZ ve TARAFSIZdır: (AİHM'in 02.09.2015 kararı; http://hudoc.echr.coe.int/eng?i=001-155000) EN: ..the COURT SYSTEM in the "TRNC", including both civil and criminal courts, reflected the judicial and common-law tradition of Cyprus in its functioning and procedures, and that the "TRNC" COURTS were thus to be considered as "ESTABLISHED BY LAW" with reference to the "constitutional and legal basis" on which they operated...the Court has already found that the COURT SYSTEM set up in the "TRNC" was to be considered to have been "established by law" with reference to the "constitutional and legal basis" on which it operated, and it has NOT ACCEPTED THE ALLEGATION that the "TRNC" COURTS as a whole LACKED INDEPENDENCE and/or IMPARTIALITY...when an act of the "TRNC" authorities was in compliance with LAWS IN FORCE WITHIN THE TERRITORY OF NORTHERN CYPRUS, those acts should in principle be regarded as having a legal basis in domestic law for the purposes of the Convention.. TR: Hem hukuk hem de ceza mahkemeleri de dahil olmak üzere "KKTC" deki YARGI SİSTEMİ, işleyişinde ve usullerinde Kıbrıs'ın adli ve teamül hukuku geleneğini yansıtmıştır ve bu nedenle "KKTC" MAHKEMELERİ'nin, işleyişlerinde atıfta bulundukları "anayasal ve hukuki temel"e bağlı olarak "KANUNLARLA KURULMUŞ OLDUĞU" düşünülmelidir. AİHM, "KKTC"de kurulan YARGI SİSTEMİNİN, işleyişinde atıfta bulunduğu "anayasal ve hukuki temel"e bağlı olarak "kanunlarla kurulmuş" olduğunun kabul edilmesi gerektiğini belirlemiştir; ve "KKTC" YARGI SİSTEMİNİN bir bütün olarak BAĞIMSIZLIK ve / veya TARAFSIZLIK'ının EKSİK OLDUĞU İDDİASINI kabul etmemiştir. "KKTC"nin yetkili makamlarının bir eylemi, KUZEY KIBRIS BÖLGESİNDEKİ YÜRÜRLÜKTE OLAN YASALARA uygun olduğunda, bu eylemlerin ilke olarak Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin amaçları bakımından iç hukukta yasal bir dayanağı olduğu kabul edilmelidir. Not: Burada, AİHM'in "laws in force within the territory of northern Cyprus" ("kuzey Kıbrıs bölgesindeki yürürlükte olan yasalar") den kastettiği, KKTC'nin yayınlayıp yürürlüğe soktuğu yasalardır (Bakınız: AİHM'in yukarıdaki 02.07.2013 kararı).

Alexy Flemmings 08/07/21 20:47
Polonya'yla ilişkili bir mesele için AİHM'de dava açabilmek için, Polonya'nın TÜM İÇ HUKUKU tüketilmelidir. Benzer şekilde: Kıbrıs adasının kuzeyiyle ilişkili bir mesele için AİHM'de dava açabilmek için, KKTC'nin TÜM İÇ HUKUKU tüketilmelidir. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin iç hukuk sisteminin kuzey Kıbrıs'ta herhangi bir geçerliliği olsaydı, Rumlar, Kuzey Kıbrıs'la ilgili davalarını AİHM'e götürmeden önce, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin TÜM İÇ HUKUK ÇARELERİNİ tıpkı KKTC'nin İÇ HUKUK ÇARELERİNİ tüketmeleri gerektiği gibi TAMAMEN tüketmeleri gerekirdi. AİHM'ye göre, Kıbrıs Cumhuriyeti hukuk sisteminin Kuzey Kıbrıs'ta HİÇBİR geçerliliği olmadığından, AİHM, KKTC'nin TÜM İÇ HUKUK ÇARELERİ bittiği anda, KUZEY KIBRIS'la ilişkili davaları AİHM'de görüşülmeye kabul etmektedir. 5.3 Kıbrıs Cumhuriyeti'nin TÜM insanları (Kıbrıs Cumhuriyeti Başkanı bile), Kuzey Kıbrıs ile ilgili bir konudaki davalarını AİHM'e götürmek için KKTC HUKUK SİSTEMİNE BAŞVURMAK ZORUNDADIR. (AİHM'in 04.01.2011 kararı; http://hudoc.echr.coe.int/eng?i=001-103100) EN: "the procedure before the Immovable Property Commission ("IPC"), and further appeal to the "TRNC" High Administrative Court, provided for in Law 67/2005, were to be regarded as "domestic remedies" of the respondent State and that NO GROUND OF EXEMPTION has been established in that regard". TR: "Taşınmaz Mal Komisyonu ("TMK") önündeki prosedür ve 67/2005 sayılı Kanunda öngörülen "KKTC" Yüksek İdare Mahkemesine yapılan itiraz, davalı Devletin "iç hukuk yolları" olarak görülmek zorundadır ve bu hususta HİÇBİR İSTİSNA YOKTUR." Kararın son kısmında: "Court unanimously Declares the APPLICATION INADMISSIBLE", özetle, "AİHM'e gelmeden önce, KKTC'nin TÜM İÇ HUKUK ÇARELERİNİ TÜKETMEK ZORUNDASIN" demektir.

Alexy Flemmings 08/07/21 20:46
KKTC YASAL OLDUĞUNDAN, KKTC'nin TÜM MAHKEMELERİ VE YASALARI DÜNYADA TANINMAKTADIR: Aşağıda, 5 & 6'YA bakınız. 5. KKTC'nin TÜM YASALARI AVRUPA'da (AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ; ECtHR) TANINMAKTADIR: 5.1 KIBRIS ADASININ KUZEYİNDE, KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ'NİN YASALARI GEÇERLİDİR: (AİHM'in 02.07.2013 kararı; http://hudoc.echr.coe.int/eng?i=001-122907) EN: "...notwithstanding the lack of international recognition of the regime in the northern area, a de facto recognition of its acts may be rendered necessary for practical purposes. Thus, THE ADOPTION BY THE AUTHORITIES OF THE "TRNC" OF CIVIL, ADMINISTRATIVE OR CRIMINAL LAW MEASURES, AND THEIR APPLICATION OR ENFORCEMENT WITHIN THAT TERRITORY, may be regarded as HAVING A LEGAL basis in domestic law for the purposes of the Convention". TR: "Kıbrıs'ın Kuzey bölgesindeki rejimin uluslararası düzeyde tanınmamasına rağmen, pratik amaçlar için kuzeydeki rejimin eylemlerinin FİİLEN tanınması gerekli görülebilir. Dolayısıyla, "KKTC"nin YETKİLİ MAKAMLARI TARAFINDAN SİVİL, İDARİ YA DA CEZA HUKUKU TEDBİRLERİNİN KABULÜ VE BUNLARIN BU BÖLGE İÇİNDE UYGULANMASI VEYA YÜRÜRLÜĞÜ, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin amaçları bakımından İÇ HUKUKTA HUKUKİ BİR TEMELE SAHİP OLARAK KABUL EDİLEBİLİR." Not: AİHM'in yukarıdaki kararında, Kıbrıslı Rum'un başvurusu ANINDA REDDEDİLDİ; yani, başvurusu, KABUL EDİLEMEZ (DAVASI GÖRÜŞÜLEMEZ) bulundu. Yani, Kıbrıslı Rum, dava sürecinin HEMEN BAŞINDA AİHM tarafından defedildi; bu yüzden, Kıbrıslı Rum'un davası AİHM'de hiç görüşülmedi (hiçbir oturum düzenlenmedi). 5.2 KIBRIS ADASININ KUZEYİNDE, YASALARI GEÇERLİ OLAN TEK ÜLKE KKTC'dir: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM; ECtHR), 35/1. Madde. Davanın Görüşülebilirliği Ölçütü (Admissibility criteria): EN: "The Court may ONLY deal with the matter after ALL DOMESTIC REMEDIES have been exhausted, according to the generally recognised rules of international law." TR: "AİHM, davayı YALNIZCA, bir ülkenin TÜM İÇ HUKUK ÇARELERİ tüketildikten sonra, uluslararası hukukun genel kabul görmüş kurallarına göre ele alabilir." http://www.echr.coe.int/Documents/Admissibility_guide_ENG.pdf