Ersin Tatar: "Guteress benim kanaatime göre bize sempati duyuyor, anlıyor"

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile görüşmesini değerlendirdi.

BRTK Haber’e Türk Evin’deki KKTC katından bağlanan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e Kuzey Kıbrıs’ın son pozisyonunu ifade ettik, sebepleri ve gerekçeleri ile. BM’de yapılan çeşitli toplantılarda ve değerlendirmelerde bizlerin de yapılan değerlendirmeleri yakından izlediğimizi belirttik” dedi.

“BM Genel Sekreteri Guterres ile BM Merkezi’nde yaptığımız görüşmede Kıbrıs konusuna ilişkin görüşlerimizi yeniden ifade ettik” diyen Ersin Tatar şu ifadeleri kullandı;  “Kendisine son pozisyonumuzu ifade ettik. Meseleleri yakından izlediğimizi kaydettik. Egemen ve uluslararası eşit statü talebimizin kabul edilmesi halinde kapsamlı görüşmelere geçilebileceğini aksi takdirde kapsamlı görüşmelerin eski zeminde herhangi bir netice vermeyeceğini söyledik.”

Karşı tarafın statükonun devamı konusundaki ısrarının gerçekçi olmadığını, Kıbrıslı Türklerin pozisyonunun gerçekçi ve Kıbrıs’ın realitelerine göre bir pozisyon olduğunu izah ettiklerini de dile getiren Ersin Tatar;  “Guteress benim kanaatime göre bize sempati duyuyor anlıyor fakat onun önündeki parametreler halen daha federasyondan bahsediyor. Ben de kendisine bunların gözden geçirilmesinin zamanı geldiğini söyledim.” şeklinde konuştu.

“TEK GERÇEK, KIBRIS TÜRK TARAFININ EGEMEN EŞİTLİĞİNİN VE GEÇMİŞTEN GELEN HAKLARININ KABUL EDİLMESİ”

Genel Sekreter’e, Rum tarafının ortaya koyduğu statükonun devamı tezi ve Crans Montana sürecinden devam edilmesi gerektiği önerisinin gerçekçi olmadığını anlattığını ifade eden Tatar, tek gerçeğin, Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitliğinin ve geçmişten gelen haklarının kabul edilmesi olduğunu söylediğini kaydetti.

“KIBRIS’TA BİR ÇÖZÜM ANCAK BİR GÜVEN ORTAMINDA MÜMKÜN OLABİLİR”

Genel Sekreter Guterres’in Crans Montana sürecini de iyi bildiğini dolayısıyla gerçeklere hakim olduğunu söyleyen Tatar, Kıbrıs’ta teknik komitelerin daha fazla çalıştırılabileceğini, böylelikle Devletten Devlete yani alttan üste yetki bağlamında çalışmaların bir güven ortamı yaratabileceğini anlattığını belirtti.

PAZARTESİ 3’LÜ GÖRÜŞME…

Kıbrıs’ta bir çözümün ancak bir güven ortamında mümkün olabileceğini  belirten Tatar, bu görüşmelerin devamının Pazartesi günü yapılacak  üçlü toplantıda sürdüreceklerini söyledi.

“KIBRIS’TAKİ SIKINTILAR 1963’TE BAŞLADI…”

Rum Yönetimi  Başkanı Anastasiadis’in açıklamalarında gerçekleri çarpıttığını Kıbrıs’taki sıkıntıların 1974’te değil 1963’te başladığını Guterres'e anlattığını ifade eden Tatar, 1963’te yaşanan Kanlı Noel'i anlattığını hatırlattığını ve 1974 Barış Harekatı’ndan bu yana Kıbrıs’ta kan dökülmediğini hatırlattığını söyledi.

Genel Sekreter'in bütün bu olayları duymasından sonra durumu yeniden değerlendireceğini düşündüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Pazartesi günkü yemekten sonra bu olayları daha iyi değerlendirebileceklerini düşündüğünü kaydetti.

“KIBRIS’TAKİ GERÇEKLER HERKESİN GÖZÜ ÖNÜNDE”

Görüşmede, Genel Sekreter’e göreve yeni gelecek Kıbrıs Özel Danışmanı’nın yetkilerini aşmaması yönünde telkinde bulunduğunu da ifade eden Tatar, Kıbrıs'taki gerçeklerin herkesin gözü önünde olduğunu vurguladı.

“RAUF DENKTAŞ RUHUNU NEW YORK’TA YAŞATTIK..”

Kıbrıs Türk tarafının güçlü müzakere heyetinin, tecrübesi ve birikimleriyle Rauf Denktaş ruhunu New York’ta yaşattığının altını çizen Tatar, mücadelenin Kıbrıs Türkü'nün egemenliği için devam ettirildiğinin altını çizdi.

“BİR ÇÖZÜM İÇİN İKİ TARAFIN DA ONAYINA İHTİYAÇ VARDIR”

Tatar, “Yan yana yaşayan iki egemene eşit devlet tezimizi anavatan Türkiye de desteklemektedir. Biz burada KKTC gerçeğinin kabul görmesinden dolayı gururluyuz. Bir çözüm için ise iki tarafın da onayına ihtiyaç vardır ama maalesef karşı taraf buna yanaşmak istemiyor. Anastasiadis, federasyon taktiğiyle KKTC’yi ortadan kaldırarak Kıbrıs Türklerini kendi devletine yama yapmak niyetindedir. Bu asla kabul edilemez.” dedi.