Kıbrıs Postası’na konuşan Prof. Dr. Ahmet Sözen: “Miçotakis Türkiye’nin boşalttığı alanı doldurmaya çalışıyor”

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in ABD Kongresinde yaptığı üzerinde “ince çalışılmış” konuşması vesilesi ile Yunan Dış politikasının ana eksenini Kıbrıs Postası için değerlendiren Doğu Akdeniz Üniversitesi Kıbrıs  Politikalar Merkezi (DAÜ-KPM) Başkanı ve DAÜ İşletme ve Ekonomi Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sözen, Yunanistan’daki PASOK ve SYRİZA gibi anti-NATO damara rağmen Amerika’da uzun süre bulunmuş Yunan liderin batıdan uzaklaşan Türkiye karşısında Atina lehine ikame eden bir ülke haline getirmek için çabaladığını söyledi.

DAÜ’den Ahmet Sözen, “Miçotakis, yeni jeopolitikte, batı içinde özgül ağırlığını artırmaya çalışıyor” dedi.

Kıbrıs Postası’na değerlendiren DAÜ Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Ahmet Sözen şöyle konuştu;

“Bundan önceki iktidarlardan farklı olarak Miçotakis, Amerika’da yetişmiş biri, sağ tandanslı bir politikacı… Yani Amerika ile bir sıkıntısı olmayan bir siyasetçi. Yunanistan’da malum anti-NATO’cu köklü bir damar varsır; Yunanistan çok ciddi anlamda hem ABD hem NATO’ya soğuk bakan bir ülkeydi. Son zamanlarda tam tersine özellikle de Miçotakis döneminde neredeyse doğu Akdeniz’de, NATO’nun güney doğu kanadından, batıdan uzaklaşan Türkiye’yi ikame eden bir ülke haline geldi.

Yeni iktidar, topraklarını ABD ve NATO’ya ciddi şekilde açmıştır; Dedeağaç’ta çok ciddi ABD tesisleri kuruluyor. Bu Türkiye’nin Rusya ile yakınlaşması, s-400’leri satın alması ve paralel F-35 ten uzaklaşması, katsa yaptırımları vs..”

“UKRAYNA SAVAŞI DENGELERİ DEĞİŞTİRDİ AMA…”

Ukrayna savaşı dengeleri değiştirdi ama bu olanaktan iyi yararlanan Yunanistan batı ittifakı içinde Türkiye’nin boşalttığı alanı doldurmaya çalışıyor. Yeni jeopolitikte batı içinde özgül ağırlığını artırmaya çalışıyor. Bunun için de sert güç dediğimiz alanda da bir şeyler satın alıyor. Fransa’dan ve sair. F-35 programına girmesi söz konusu…

Yumuşak güçle de batı ittifakı içinde o konumunu yükseltmeye çalışıyor. Beyaz Saray’da ağırlanması, üstüne kongrenin iki kanadının katılımıyla yarım saati aşan konuşması 30 kusur defa alkışlanması; 10 kere de ayakta alkışlanması... Eski yunandan, demokrasiden, halk yönetiminden başlayarak benzerlikler kurması iyi bir kurgu konuşmaydı. 42 dakikada tek bir kere bile Türkiye lafı etmedi ama Türkiye lafını kullanmadan Doğu Akdeniz’de ülkelere silah yardımı yapacaksanız bu konuda 2 defa düşünün demeye getirdi…”