Deniz Altıok: Savaşlar bitmedikçe düzenli ve düzensiz gelişler de bitmeyecek

Mülteci Hakları Derneği Proje Koordinatörü Deniz Altıok, Genç TV’de yayınlanan ‘Bugüne Dair’ isimli programa konuk olarak, açıklamalarda bulundu.

“SAYIN BAKAN İLE BİRLİKTE YOL ALIRSAK ÇOK GÜZEL OLUR”

 Altıok, 2015’te mültecilerle ilgili yasa tasarısı hazırladıklarını; ancak hükümetin düştüğünü, pandeminin ortasında yine yasal bir çalışma yaptıklarını, o dönemde de hükümetin düştüğünü söyledi.

Ellerinde hazır yasa tasarıları olduğunu, dernek bünyesinde de birçok avukatın olduğunu kaydeden Altıok, “Sayın Bakan’a sunabilirsek, belki birlikte yol alırız çok da güzel olur.” dedi.

“DÜZENLİ VE DÜZENSİZ GELİŞLER, SAVAŞLAR BİTMEDİKÇE BİTMEYECEK”

Kuzeyde sığınma mekanizması olmadığını ifade eden Altıok, “Düzensiz ve düzenli gelişler, savaşlar bitmedikçe bitmeyecek. Bu konuda artık bir şeyler yapmamız gerekiyor” dedi.

Altıok, yaşananların altından Mülteci Hakları Derneği’nin tek başına kalkmasının mümkün olmadığının altını çizdi.

“ZATEN İHRAÇ EDİLECEKLER NEDEN YARGILANIYORLAR?”

Pandemi döneminde düzensiz gelenlerin Koronavirüs testlerinin yapıldığını ve bir yurda yerleştirildiğini anımsatan Mülteci Hakları Derneği Proje Koordinatörü Deniz Altıok, “3 öğün yemekler ve yatakları olurdu... Daha sonra ihraç işlemleri başlatılırdı ve ihraç edilirdi. Zaten ihraç edilecek neden mahkemeye çıkarılıp, yargılanıyor?” ifadesini kullandı.

İnsan haklarının her adımının ihlal edildiğini anlatan MHD Proje Koordinatörü Deniz Altıok, savaşların bitmediğini ve düzensiz gelişlerin devam edeceğine vurgu yaptı.

“İHRAÇ EDİLENLER SURİYE’YE GÖNDERİLİYOR”

Kuzey Kıbrıs’tan ihraç edilenlerin Suriye’ye geri gönderildiğini ifade eden Altıok, “Buraya geldiklerinde birebir görüşmeler yapıyoruz. O görüşmelerde Türkiye’den daha önce Suriye’ye ihraç edildiniz mi? Sorusunu sorarız. Onlara, gönüllü dönüş belgesi imzalatılıyor ve İdlib’e gönderiliyor.” dedi.

“KIBRIS VATANDAŞLARININ DA İNSAN TACİRLİĞİNDEN PARA KAZANDIĞINI DENEYİMLEDİK”

İnsan ticaretiyle ilgili de konuşan Altıok, “Sömürüye açık, çalıştığı yerde yaşanmaya zorlanması, tatil izninin olmaması ya da kısıtlı olması... ‘Kıbrıs’ın kuzeyine geleceksin ve garsonluk yapacaksın’ deniyor geldiğinde ise seks işçiliğine zorlanıyor, pasaportu elinden alınıyor, borçlandırılıyor... Bu gördüğümüz pratik çok fazla. Vakalarda, gerek gece kulüplerinde gerekse apartman dediğimiz yerlerde gördüğümüz pratik bu şekilde.

İnsan tacirlerinin sadece yabancı uyruklu olduğuna yönelik bir algı olduğunu, bunun yanlış olduğunun altını çizen Altıok, “Kıbrıs vatandaşlarının insan tacirliğinden para kazandığını deneyimledik” dedi.