Muhalefet Meclis’te hükümeti topa tuttu!

Meclis Başkanı Zorlu Töre başkanlığında saat 10.00’da toplanan Genel Kurul'da, ilk sözü 62. madde tahtında CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman söz aldı.

Erhürman, Genel Kurul çalışmalarına değindiği konuşmasında, yaşanan sürecin tuhaf olduğunu, Meclis’e getirilen yasa tasarısı ile ilgili ivedilik alınmadığını kaydetti. Süreci anlatan ve Meclis’in bu tasarı ile ilgili olağanüstü toplantıya çağrılmasını anlayamadıklarını ifade eden Erhürman, tasarı ile ilgili ivediliğin ne olduğunu sordu, elektrik ile ilgili imzalanan sözleşmeyi okudu.

ERHÜRMAN: SABOTAJ VARSA İSPAT EDİLMEDİ

“Sabotaj” varsa sorumluların arkasında kimsenin durmayacağını da ifade eden Erhürman, ancak böyle bir durumun ıspat edilmesi gerektiğini söyledi. Bu konunun acele hareket edilecek bir konu olmadığını, sözleşmenin 3 yıl daha uzatılabileceğini, daha detaylı düşünülüp hareket edilebileceğini ifade eden Erhürman, memleketin 15 yıllık geleceğine tahribat yapılacağını, en kritik dönemde olunduğunu, teknolojinin geliştiğini o yüzden hiç br gerekçenin arkasına saklanılmamasını istedi. 

Erhürman, Kıb-Tek ile ilgili şirket arasında imzalanan sözleşmeye bakıldığında 3 yıl uzatma maddesi olduğunu, ancak sözleşmenin tamamlanmasına 11 ay kaldığını, şirketin internet sayfasında da sözleşmenin 2027 yılına kadar uzatıldığını yazdığını kaydetti.

Sözleşmenin 15+3 yıl olduğunu, yani Mart 2024’ten itibaren sözleşmenin 3 yıl daha uzatılabileceğini ifade eden Erhürman, sözleşmenin 2029-2030 yıllarına uzatılması halinde ülkenin geleceğinin riske atılacağını, çünkü yenilenebilir enerji, fuel oilden vazgeçilmesi, doğal gaza geçilmesi ve enterkonnetke, kablo ile ülkeye elektrik gelmesi planlanıyorsa veya Kıbrıs sorunu çözülürse bu sözleşmeye bağlı kalınmasının doğru olmayacağını anlattı.

Sözleşmenin 3 yıl daha uzatılıp, tüm bu senaryoların mühendislerle, bilirkişilerle tartışılıp ülkenin geleceğinin daha sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulabileceğini ifade eden Erhürman, tüm kesimlerin elektrik konusunda ortak akılda birleştiğini, ancak bazı kesimlerin kendilerini “Rumcu” diye lanse ettiğini, bundan dönmeye çağırdı.