Yasemin Öztürk: Delege sistemi çok tehlikeli çünkü; krallık getirir

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Yasemin Öztürk, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Gökhan Altıner’in hazırlayıp sunduğu ‘Sabah Postası’ adlı programa konuk olarak katılarak gündeme dair konuları değerlendirdi.

"DELEGE SİSTEMİ ÇOK TEHLİKELİ ÇÜNKÜ KRALLIK GETİRİR”

Tüzük değişikliği konusunda ise delege sistemine geçilmesinin tehlikeli olacağını vurgulayan Öztürk, “Duyumlarımıza göre delege sistemi gelecek ve üye sistemi son bulacak bu çok tehlikeli çünkü krallık sistemini getirir” dedi.

Öztürk, bu hareketin demokratik ve doğru olmayacağını ifade ederek, böyle bir madde gelirse ‘hayır’ cevabını vereceğinin altını çizdi.

Cumhuriyet Meclisi, Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi’nin, ara seçim tarihinin 25 Haziran olarak Genel Kurul’a sunulmasını kararlaştırması ile ilgili düşüncelerini dile getiren Öztürk, “Ara seçim 25 Haziran'da olacak gibi görünüyor maalesef, 1 kişi için seçime gidiyoruz” dedi.

Öztürk, gerek muhalefet gerek iktidar tarafından 1 kişi seçildiğinde değişen hiçbir şey olmayacağının altını çizerek, “Bugüne kadar zaten hep erken seçim oldu peki değişen neydi?” şeklindeki sorusunu sordu.

"BİR KİŞİ İÇİN ADA GENELİNDE BÜYÜK BİR SEÇİME GİDİLMESİ DOĞRU DEĞİL”

Bir kişi için ada genelinde büyük bir seçime gidilmesinin ekonomik koşulların da kötüye gittiği bu süreçte doğru olmadığını düşündüğünü belirten Öztürk, ana muhalefetin seçime gidilmesi için doğru zaman olduğunu düşündüğünü söyledi. Dünya genelinde yaşanan ekonomik krize ayrıca değinen Öztürk, büyük bir ekonomik krizin söz konusu olduğunu ve ülke topraklarının korunması gerektiğini kaydetti.

“YABANCILARIN BU KADAR YER ALMASINI BÜYÜK TEHLİKE OLARAK GÖRÜYORUM”

Tapulara da kaç sözleşmenin kayıtlı olduğu ile ilgili dilekçe yazdığını belirten Öztürk, “Uzun zaman mecliste gitti ve geldi… Yabancıların bu kadar yer almasını büyük tehlike olarak görüyorum” dedi.

Emlakçılar birliği yasasının da mecliste olduğundan bahseden Öztürk, emlakçıların birçoğunun yabancı olduğunu kaydetti. “Neden kendi vatandaşımız kazanmasın, büyük paralar kazanılıyor” şeklinde konuşan Öztürk, bu konuda milliyetçi davrandığını dile getirdi.

Öztürk, “Kamu İhale (Değişiklik) Yasası zaten bütçe komitesinde geçti bu yasada Aksa ile ilgili herhangi bir ifadelendirme yok” şeklinde konuşarak gelen yorumların Aksa’nın bu işi halihazırda yapıyor oluşuna bağladığını söyledi.

Başbakan Ünal Üstel’in Türkiye ile temaslara geçtiğini ve kablo üretimi ile ilgili süreçlere geçildiğini belirttiğini ifade eden Öztürk, “3 yıl uzatma var sözleşmede zaten bu süre içinde de kablolu elektrik gelmesi için çalışmalar yapılacak” dedi.

Bu dönemde sendikaların greve gittiğini ve birçok insanın da canından bezecek kadar mağdur edildiğini dile getiren Öztürk, sendikaların ‘tavuğunuz kokarsa sorumlusu biz değiliz’ şeklindeki konuşmalarını hatırlattı.

“İskele bölgesinde 3 gün elektrik gelmedi… Bu doğru bir eylem anlayışı değildir” diyen Öztürk, halkı mağdur etmenin sendikaları hiçbir yere götürmeyeceğini söyledi.

Depremden Kaynaklı Maaş Kesintisi ile ilgili de konuşan Öztürk, insanların alım gücünün zaten çok yüksek olmadığına değinerek, “Baktığımız zaman okullar yapılmalı ama halk bu devletin görevi diyor” şeklinde konuştu.

“EKONOMİ KAYIT ALTINA ALINMALI, MAAŞ KESİNTİSİ EN KOLAY ADIM”

Öztürk, halkın ‘nereden bileyim paramın doğru yere gideceğini’ şeklinde bir tavır içinde olduğunu maaş kesintisi yapmak yerine ekonominin kayıt altına alınmasının çok daha iyi bir adım olacağına vurgu yaptı. Öztürk, “Kesinti en kolay adım…” dedi.

Hükümetin daha farklı politikaları olabileceğinin altını çizen Öztürk, “Ama olmadı…” diyerek, denetleme olmadığını, denetleme olması gerektiği konuşulduğunda ise ‘personel eksik’ şeklinde bir cevap alındığını dile getirdi.

“DEVLETE KAPAĞI ATAN BENİM YERİMİ KİMSE DEĞİŞTİREMEZ DİYOR”

“Biz olan elemanı bile çalıştıramıyoruz denetleme yok, devlete kapağı atan benim yerimi kimse değiştiremez diyor” şeklinde konuşan Öztürk, nüfusa oranla kamuda çalışan sayısında fazlalık olduğunu ifade etti.

“BİR İNSAN SENDİKALI DA OLSA İŞİNİ YAPMIYORSA DURDURULMALI”

“Çalışan ve çalışmayanı kesinlikle ayırmalıyız” diyen Öztürk, sendikalı da olsa bir insanın işini doğru yapmaması halinde işinin durdurulması gerektiğini söyledi.

Türkiye ile ilişkilere de değinen Öztürk, yeri geldiğinde destek alınması gerektiğini ama her şeyin Türkiye’den istendiğini dile getirerek, tüm yolları, okulları, hastaneleri Türkiye’nin yaptığını vurguladı.

“YANLIŞ NE OLURSA OLSUN SEBEBİ TÜRKİYE GÖSTERİLİYOR, BUNUN GERÇEKLE ALAKASI YOK”

Yanlış ne olursa olsun sebebinin Türkiye gösterildiğini söyleyen Öztürk, bunun gerçekle alakası olmadığının da altını çizdi.

Öztürk, “İstediklerimizi kılıfına uydurup Türkiye yaptı diyoruz, güvenliğimizin de büyük bölümünü Türkiye sağlıyor… Bizim kendimize düşen görevi yerine getirmemiz lazım ama keyiften ödün vermiyoruz ve bize karışmamalarını istiyoruz” dedi.