ÖDP Genel Başkanı Taş, CTP Genel Başkanı Soyer'le bir araya geldi
Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş, KKTC'deki temasları çerçevesinde bugün Cumhuriyetçi Türk Partisi'ni (CTP) ziyaret ederek, genel başkan Ferdi Sabit Soyer'le görüştü.
Taş'a ziyaretinde Basın-Sen Başkanı Kemal Darbaz ve Basın - Sen Genel Sekreteri Hüseyin Yalyalı eşlik etti.
ÖDP Genel Başkanı Alper Taş ziyarette yaptığı konuşmada, "toplumsal varoluş çığlığına destek veren" siyasi partilerle, Kıbrıs'taki son gelişmeleri konuşmak, tartışmak ve ÖDP olarak yapabilecekleri konusunda görüş alışverişinde bulunmak amacıyla ziyaretlerini gerçekleştirdiklerini kaydetti.
"TOPLUMSAL VAROLUŞ ÖNEMLİ"
"Toplumsal Varoluş" adıyla 28 Ocak'ta düzenlenen miting ve bu miting sonrasında Türkiye'ye de yansıyan gelişmeler hakkında Kıbrıs Türk halkına dayanışma belirtmek amacıyla KKTC'ye geldiğini belirten Taş, toplumsal varoluşun çok önemli olduğunu vurguladı.
Miting sonrasında Türkiye'den gelen tepkilere karşılık en çok sorulan sorunun; "TC Devleti'nin neden böyle kaba bir yaklaşımla Kıbrıs Türk halkına davrandığı" olduğunu kaydeden Alper Taş, bu tepkinin arkasından Türkiye'nin Güney Kıbrıs'a limanlarını açması gibi bir politikanın mı geleceğinin merak edildiğini söyledi.
Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "ülkeyi yönetme kültür ve zihniyetinin" KKTC'ye ait olmadığını kaydeden Taş, TC Başbakanı Erdoğan'ın Türkiye'deki emekçilere yönelik de aynı tarz bir bakış açısı sergilediğini savundu.
"Hakkını arayan işçiyi de, gençliği de, emekçiyi de azarlayan bir başbakanımız var. Kıbrıs Türk halkı da, kendi geleceğini tayin etme hakkı çerçevesinde, üzerine saldıran bu neo - liberal politikalara isyan etme noktasında bir hak arama mücadelesi geliştirdiğinde aynı öfkeye maruz kaldı" şeklinde konuşan Alper Taş, bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.
"TC VE KKTC ARASINDA EŞİT BİR SİYASİ İLİŞKİ KURULMASI OLDUKÇA ÖNEMLİ"
TC ve bağımsız bir devlet olan KKTC arasında eşit bir siyasi ilişki kurulmasının oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Taş, "TC ve KKTC arasında onurlu bir ilişki tahsis edilmesi önemli" dedi.
Kıbrıs Türk halkına "dayatılan" neo - liberal politikaların aslında, Güney Kıbrıs'taki Rum toplumuna, AB halklarına da dayatıldığını savunan Taş, bu çerçevede bütün halkların ortak bir neo-liberalizm mücadelesi geliştirmesinin önemli olduğu görüşünü dile getirdi.
"Kıbrıs Türk halkının kendi geleceğini tayin etme hakkının yanında olduğumuzu belirtmek, Kıbrıs Türk halkının neo - liberal politikalara karşı aldığı öz savunma çizgisini, mücadelesini desteklemek için buradayız" diyen Taş, 2 Mart'ta yapılacak mitinge ÖDP'den bir heyetle katılıp destek vereceklerini sözlerine ekledi.
SOYER
CTP Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer de, ÖDP Genel Başkanı Alper Taş'ın KKTC'ye gelerek, Kıbrıs Türk halkına destek vermesinin kendilerini memnun ettiğini ifade etti.
Kıbrıs'ta "Kıbrıs Türk halkı ne istiyor?" sorusunun yanıtının çok açık olduğunu söyleyen Soyer, "Kıbrıs Türk halkı Kıbrıs'ta kendi kendini yönetmek, Kıbrıs Rum toplumuyla işbirliği içinde, ortak yurtta siyasi eşitlik temelinde, federal bir çatıda dünyayla buluşmak istiyor" dedi.
Kıbrıs Türk halkının aynı zamanda, Türkiye ve halkıyla barış, kardeşlik ilişkileri içinde, manevi değerler temelinde, zengin, demokratik bir ilişkiyi de geliştirmek istediğine işaret eden Ferdi Sabit Soyer, Kıbrıs Türk halkının Yunan ve bütün dünya haklarıyla da bunu istediğini kaydetti.
Kıbrıs sorununun çözümsüzlüğünün getirdiği bir takım sıkıntıların, Kıbrıs Türk halkını birçok hadiseden soyutladığını söyleyen Soyer, limanlar meselesinin, somut olarak Kıbrıs Türk halkına yapılan "bağnaz ve ayrılıkçı" siyasetlerin bir sonucu olduğunu ifade etti.
LİMANLAR MESELESİ
Limanlar meselesinin hem Türkiye'yi, hem de Kıbrıs Türk halkını mahkum ettiğini ifade eden Soyer, 1962'de Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kurucu ortağı olarak imzalanan belgelerle, Kıbrıs Türk halkının Avrupa'ya ekonomik ayrıcalıklı imtiyaz haklarını kullanarak iş yapma ve ticaret yapma hakkının bulunduğunu anımsattı.
"Ayrılıkçı siyaseti gündeme getirmek isteyenlerin takip ettiği politikayla Kıbrıs Türk halkı 1995'te acı bir sonuçla karşılaştı" diyen Ferdi Sabit Soyer, 1974 öncesi ve sonrasında Kıbrıs Türk halkının sadece TC'yle değil, bütün dünyayla ticaret yapabildiğini hatırlattı.
"Arılıkçı siyaset" nedeniyle, AB Adalet Divanı'nın Kıbrıs Türk halkına karşı aldığı karara tepki olarak, o dönem Türkiye'nin limanlarını Rum bandıralı gemilere kapattığını anlatan Soyer, "Türkiye'nin uluslararası ilişkilerini tıkamaya hakkımız yok" dedi.
Uluslararası ilişkilerini geliştirmesinin Türkiye gibi, Kıbrıs Türk halkının da hakkı olduğuna vurgu yapan Soyer, çözüm zemininde ileriye giden ilişkiler kurmanın Kıbrıs Türk halkının en büyük hakkı olduğunu vurguladı.
"Limanların açılması sanki Kıbrıs Türk halkının aleyhine, Kıbrıs Türk halkının da kendi varlığı için bir şeyler istemesi Türkiye'ye bir dayatma gibi görünüyor" şeklinde konuşan Soyer, tüm bu sıkıntıların aşılması için Kıbrıs görüşmelerinin çözümle sonuçlanmasının şart olduğunu belirtti.
"KIBRIS TÜRK HALKI KENDİ KENDİNE YETME HEDEFİNİ TÜM KESİMLERİN ÖNÜNE KOYMALI"
Kıbrıs Türk halkının kendi kendine yetme hedefini tüm kesimlerin önüne koyması gerektiğine işaret eden Ferdi Sabit Soyer, "Türkiye emekçi insanlarının vergilerinden alınan kaynaklarla bir nevi 'beslenen' olmak istemiyoruz" dedi.
Kıbrıs Türk halkının kendi üretkenliği, kendi alın teriyle, kendi ayakları üzerinde durmak istediğini ifade eden Soyer, bunun, Türkiye'nin desteğini inkar anlamına gelmediğini vurguladı.
Türkiye'yle karşılıklı ortak çıkarlara dayalı, bilinen bir zeminde bir ilişki geliştirmenin hedef olduğunu belirten Soyer şöyle konuştu:
"Kıbrıs Türk halkı, kendine uygulanan bir modele itiraz ediyor, bunda haklıdır da. Çünkü istenen, ülkenin yaşam koşullarına terstir. Söz konusu yapı yalnızca bir kısım emekçinin haklarını budamak olarak yorumlanamaz. Bu yeni model, yeni bir siyasi ve ekonomik düzen yaratmaya yöneliktir. Bu paketin gerisinde yatan esas budur. Kıbrıs Türk halkının bütün itirazı buna dönüktür."
CTP Genel Başkanı Soyer, Türkiye'yle bundan sonraki ilişkilerin karşılıklı saygı temelinde olması gerektiğini sözlerine ekledi.
TAK
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.