Milli Mücadele Vakfı'nda yeni dönem: Yeni başkan Aziz Gülbahar

Lefkoşa eski milletvekili ve Dışişleri eski Bakanı Taner Etkin, 2001 yılından bu yana özveri ve başarıyla sürdürdüğü Milli Mücadele Vakfı Mütevelli Heyeti başkanlığını kendi rızası ile Aziz Gülbahar'a devretti. Ayrıca, Vakıf Senedindeki yaş koşulu nedeniyle bazı mütevelli heyeti üyeleri de ayrıldı.

Yeniden oluşturulan Mütevelli Heyetinde başkanlık görevini Aziz Gülbahar (İş İnsanı-Mühendis) üstlenirken, başkan vekilliği pozisyonuna da Özer Kanlı (Gazeteci) getirildi. Bu değişiklikler Vakıflar Örgütü Din İşleri Dairesi Müdürlüğü'ne bildirildi.

Mütevelli Heyeti’nin diğer 9 üyesi ise şöyle:

1-Av.Feyzi Hansel (Avukat)

2-Prof. Dr. Özgür Özerdem ( Öğretim Üyesi)

3-Özgür Yeleğen ( Finans Uzmanı)

4-Mehmet Dağman ( Emekli Kurmay Albay)

5-Ahmet Tolga ( Müteahhit)

6-Do.Dr. Münevver Çağın ( Öğretim Üyesi)

7-Mehmet Öztürk ( Y. Mühendis)

8-Gökhan Güler ( Gazeteci)

9-Aziz Karaaziz ( Gazeteci)

Ulusal Mücadele Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Aziz Gülbahar yaptığı açıklamada şunları belirtti:

“Kıbrıs Davası milli bir davadır ve başarı ile hedefe varılması bütünüyle Türk ulusu ile onun ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türkü için yaşamsal öneme sahiptir.

Hedeflerimiz, Atatürkçü çizgide ilerlemek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’ne yönelik tüm tehditlerle, çağdaş demokratik kurallar çerçevesinde mücadele etmek, egemenliğimizi, özgürlüğümüzü, güvenliğimizi korumak, kollamak, Devletimizi her alanda yüceltmek, kalkındırmak, halkımızın refah seviyesini yükseltmek,  garantörümüz Anavatan Türkiye ile aramızdaki kardeşlik hukukunu daha ileri noktalara taşımaktır.

Bu amaçla, açıklamalar yapacak, temas ve etkin girişimde bulunacak, halkımızı aydınlatıcı seminer, konferanslar, gerekmesi halinde toplantılar düzenleyeceğiz.

Gelinen noktada,netleşen Rum uzlaşmazlığı karşısında halkımızın büyük çoğunluğunun özümsediği, benimsediği Anavatanımız Türkiye’nin bir bütün olarak destek verdiği egemen eşitliğimizin kabul edilmesi ve KKTC’nin Rum Devleti ile uluslararası alanda eşit statüye sahip olmasının muhataplarımız tarafından kabul edilmesi mücadelesinin ileri götürülmesi için çalışmak milli davanın bir gereğidir.

Kıbrıs’ta çözüm ancak ve ancak gerçeklerin kabullenilmesi, yani iki Devletin varlığının idraki ile mümkündür. Gelecek kuşaklar ve bölgemiz için kalıcı, yaşayabilir bir anlaşma isteniyorsa bunun için başlangıç Kıbrıs’ta var olan iki egemen Devlet’in bir anlaşma ile işbirliği yapmasıdır.

Halkımızı olmayacak şeylerle meşgul etmek, Rumların oylama taktiklerine alet olmak doğru bir yaklaşım değildir. Halkımızın en temel arzusu bir an önce ekonomik sıkıntılarının giderilmesi, Devletimize de zarar veren rahatsız edici, yasalara aykırı tutum ve davranışlara son verilmesi, hemen hemen her alana, her kesime sıçramış olan kamuoyunun yakından takip ettiği sıkıntıların aşılmasıdır.

Milli Mücadele Vakfı yeni bir döneme girerken bu ulvi davada yetkili organlarımızda görev almayı kabul eden tüm arkadaşlarımıza teşekkür eder, halkımıza en derin sevgi ve saygılarımızı arz ederim.”