İÇ HABERLER
okuma süresi: 11 dak.

ÖRP başkanı Turgay Avcı: "ÖRP, erken seçime sevinen parti olacak"

ÖRP başkanı Turgay Avcı: "ÖRP, erken seçime sevinen parti olacak"

Özgürlük ve Reform Partisi (ÖRP) Genel Başkanı Turgay Avcı, ülkede yaşanan sıkıntılara dikkat çekti ve "Bu güzel ülkenin aydınlık geleceği, ÖRP ile kurulacaktır" dedi. STAR KIBRIS'ın sorularını yanıtlayan Turgay Avcı, "Muhalefetin hükümete yönelik güvensizlik önergesi vermesini fırsatçılık" olarak değerlendirdi. Erken seçim tartışmalarına da değinen Avcı, "İktidar partisi erken seçim kararı alırsa, buna en çok sevinecek olan parti, ÖRP olur" diye konuştu. İşte Turgay Avcı'nın röportajının ana hatları;

Yayın Tarihi: 22/04/11 07:56
okuma süresi: 11 dak.
ÖRP başkanı Turgay Avcı: "ÖRP, erken seçime sevinen parti olacak"
A- A A+

UBP milletvekillerinin son çıkışları konusunda ne düşünüyorsunuz?

"Muhalefet partileri, elbette önlerine çıkan fırsatları kullanacaklar, hükümeti eleştirmek ve yönlendirmek konusunda demokratik her türlü haklarını kullanacaklar. Ancak, fırsatçılık yapmak farklıdır. Bugün Bakan olamadıkları için ya da Bakanlıktan alındıkları için partileri aleyhine faaliyet yürüten iktidar partisi milletvekillerine güvensizlik önergesi vermek, bir fırsatçılıktır. Demokrasilerde iktidarları halkoyu seçer ve halkoyu görevden alır. Bu tür fırsatçı tavırlar içinde olmayacağız. İktidar partisi içindeki rahatsızlık yaşayan milletvekillerini temel alarak siyaset yapmayacağız. Halkımızın istek ve beklentilerine göre siyaset yapmaya devam edeceğiz. Bugün bazı rahatsızlıklar nedeniyle iktidar partisinde sorunlar yaşanabilir. Bu sorunları fırsat bilip iktidar hesapları yapmak doğru olmaz. İktidar olmanın yolu seçim ya da erken seçimdir. Bir erken seçim konusunda muhalefet ve iktidar partileriyle uzlaşmaya hazırız. Buradan ilan ediyorum. Seçime hazırlıksız giren ve bugün Cumhuriyet Meclisi'nde bulunan tek parti biziz. Daha örgütlerimizi kuramadan seçim yaşadık. Bu nedenle, bir erken seçime varız."

ÖRP'nin siyaset yapma ve muhalefet etme anlayışı nedir?

"ÖRP, yeni bir siyaset anlayışı ile halkımızın karşısına çıkmıştı, bu biçimde devam ediyoruz. Halkımız için ve halkımızla birlikte siyaset yapma amacındayız. Bu amaçla, eski tarz siyaseti dışlayan, dayatmacı ve hegemonyacı olmayan, demokratik ekip çalışmasına dayanan her konuda halkımızdan, uzmanlardan ve bilim adamlarının görüşlerinden yararlanmayı ilke edinen, bizim dediğimiz her zaman doğrudur anlayışını reddeden, gerektiğinde özeleştiriden kaçınmayan, yapıcı bir siyasal parti olmayı hedefledik ve bu biçimde devam ediyoruz. Bugün muhalefetteyiz. Peki, muhalefet anlayışımız nedir? Özgürlük ve Reform Partisi'nin yeni siyaset anlayışı, demokratik bir anlayış temelinde devleti ve kurumları değil, insanı ve dolayısıyla bireyi ve bireyin hak ve özgürlüklerini ön plana çıkarmaktadır. Bütün politika oluşturma ve uygulama süreçlerinde insanı merkeze alan Özgürlük ve Reform Partisi'nin yeni siyaset anlayışında eşitlik ve çoğulculuk ilkesi; kaynakların bütün kesimler ve bireyler arasında fırsat eşitliğine dayalı olarak adil biçimde bölüştürülmesini ve bütün karar alma süreçlerinde ülkedeki farklı kesimlerin eşitlikçi ve çoğulcu biçimde yer almasını ifade etmektedir. ÖRP olarak siyaset yapma biçimimizi, Yeni Siyaset anlayışı biçiminde formüle ettik. Demokrasilerde iktidar partilerinin ülke yönetimi anlamında ne kadar büyük sorumlulukları varsa, geleceğin iktidar partileri olan muhalefet partilerinin de o kadar büyük sorumlulukları vardır. Peki, nedir muhalefet partilerinin sorumlulukları? Öncelikle, ülke çıkarlarına ve vatandaşların hak ve çıkarlarına karşı oluşturulan politikalar ve uygulamaların takip edilerek bunların gündeme getirilmesi, gerekiyorsa eleştirerek, gerekiyorsa hükümetle diyalog halinde bu hataların düzeltilmesidir. Her şeye karşı çıkan, hükümetin yaptığı bütün icraatları eleştirmeye endekslenmiş, iktidarın ak dediğine kara diyen, yapıcı olmayan, sürekli yıkıcı olan bir muhalefet anlayışı, ne ülkeye ne o ülkede yaşayan vatandaşlara ne de o muhalefet partilerine yarar sağlamaz. Bu tür muhalefet partileri, iktidara geldiklerinde ne yapacaklarını şaşırır ve dün eleştirdiği konuların aynısını iktidarları döneminde yapmaya başlar. Muhalefetin tutarlılığı ve yapıcılığı, bir ülkenin demokrasisine en büyük katkılardan birisidir.
Siyasette tutarlılık, muhalefette söylenenlerine iktidar olunca de inanmak ve bu doğrultuda politikalar üretmek anlamına gelir. Muhalefet partisi olarak eleştirdiğiniz konularda iktidara gelince sizler de aynı politikaları yürütürseniz, bu demektir ki, tutarlı değilsiniz. Yapıcı muhalefet de hem ülke demokrasisine katkı sağlar, hem de ülkenin yönetim kalitesini geliştirir. Peki nasıl?
Muhalefet ve iktidar ilişkilerini fanatik bir futbol seyircisi mantığıyla kurgulamamak gerekir. Muhalefet, gerektiğinde diyalog halinde iktidarla da işbirliği yapabilmeli, ülke menfaatleri için hükümetlere yön gösterici olmaya çalışmalı, kısacası yapıcı muhalefet yapmalıdır."

Yapıcı muhalefet ile neyi anlatmak istiyorsunuz? Diğer muhalefet partilerinden sizi ayıran nedir?

"Sadece kendi parti çıkarlarını düşünen, ülke çıkarlarını parti menfaatlerinin önüne geçiremeyen siyasi partiler, yapıcı muhalefet yapamazlar. ÖRP olarak muhalefet yaparken dayandığımız iki temel ilkeyi, tutarlı/sorumlu ve yapıcı muhalefet olarak isimlendirebilirim. Hükümet yön göstermek, gerektiğinde yardımcı olmak, yanlışlarını da çekinmeden eleştirmek, halkımızla paylaşmak, halka dayalı ve halk için siyaset yapmak amacında olduğumuz için bu konuda bazı muhalefet partilerinden ayrılıyoruz."

KABUL EDİLEMEZ HAREKETLER

Sendikal Platform eylemleri hakkında neler düşünüyorsunuz?

"Sendikaların ve sivil toplum örgütlerinin iktidarın yanlışlarını dile getirmesi, bu konuda eleştiriler yapmaları, demokratik yöntemler kullanıldığı sürece eylemler gerçekleştirmeleri çok doğaldır. Bu eylemler meşru ve demokrasi sınırı içinde kaldığı sürece ÖRP olarak bizler de destek vereceğiz. Ancak, bu konuda bir sınır vardır: Anayasal düzen ve yasalara saygılı olmak. ÖRP olarak Sendikal Platform'un yaptığı mitinglerde diğer muhalefet partileri ile farklılaştık. Mitinglerin temel bir hedef ortaya koyamaması, mitinglerin öncülüğünü marjinal bazı sendikacıların yapması ve siyasi partilerin figüran gibi kullanılması yanında, Anavatan Türkiye karşıtı söylem ve eylemlerden rahatsız olduğumuz için Sendikal Platform eylemlerine katılmadık. Siyaseti, bazı marjinal kafalı sendikacıların değil, siyasi partilerin yönlendirmesi gerektiğine inandık. Bugün geldiğimiz noktada aynı düşünceleri paylaşıyoruz ve haklı çıktığımızı da görüyoruz. Siyasi partilerin siyasal hareketlerde aktör olması gerektiğine inanıyoruz. Eğer figüran olurlarsa, bazılarınca kullanılırlarsa, sonunda kendileri, ülkemiz ve vatandaşlarımız gibi siyaset kurumu da zarar görür. Son sendikal eylemlerde öyle olmuştur ki, sendikaların Meclis eyleminde mecliste temsil edilen hiçbir siyasi partiyi örgütlü olarak görmedik. Oraya katılıp eylemcilere destek veren değerli parti liderlerine de çirkin saldırılar düzenlendi. Bu kabul dilemez bir davranıştır. Bu tür fanatik ve marjinal tavırları da kınıyoruz. ÖRP, siyasi mücadelesinde figüran olacağı hareketlerin içinde bulunmayacak, tutarlı ve sorumlu muhalefet yapmaya devam edecektir.
Bütün bunlara karşın, sendikaların ve sivil toplum örgütlerinin haklı eylem ve taleplerini de her zaman destekleyeceğiz."


ANAVATAN İLİŞKİLERİ AYNEN DEVAM EDECEK

Türkiye'ye yönelik tepkileri nasıl değerlendiriyorsunuz?

"Kıbrıs Türklerinin bu adadaki varlığı ve ekonomik olarak güçlenmesi Anavatan Türkiye ile olmuştur. Bizler, bunun bilincinde olmazsak, bu ülkenin geleceğini tehlikeye atarız. Anavatan Türkiye, Kıbrıs Türklerinin egemen ve bağımsız biçimde KKTC bayrağı altında egemen bir devlette güvenlik içinde varlıklarını sürdürebilmelerinin tek ve gerçek güvencesi olduğu kadar, Kıbrıs adasında Kıbrıs Türk varlığının gelecekte de sürdürülebilmesinin kaynağıdır. Bunu asla unutmamamız gerekir. Anavatan Türkiye ile ilişkilerimiz, Kıbrıs Türkleri açısından her dönemde olduğu gibi bugün de vazgeçilmezdir. Bazı marjinal grupların ve Rum çıkarlarına hizmet eden birkaç kişinin söylemleri ile bu gerçek değiştirilemez. Türkiye ile ilişkilerimizi bozmaya dönük provokasyonlar yapan haddini bilmez marjinal grupları ciddiye bile almıyorum. Kirli emellerine asla ulaşamayacaklardır. Kıbrıs Türkleri ile Anavatan ilişkileri dün olduğu gibi aynı samimiyette ve güvene dayalı olarak sürecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

TÜRKİYE'Yİ SUÇLAMA KOLAYCILIĞI

Hükümetlerin başarısızlıklarının suçunu Türkiye'ye atmasını nasıl karşılıyorsunuz?

Maalesef böyle bir kolaycılık oluştu. Ülke yönetimine talip olan, iktidara gelmeden birçok vaatte bulunan Hükümetler, iktidara gelince başarısız olunca suçu önce kendilerinden önceki hükümete atmaktadırlar. Enkaz devraldık edebiyatı yapıyorlar. Daha sonra makul bir süre geçtiği halde ülke yönetimi ve ekonomide bir düzelme olmayınca, yeni bir suçlu aranıyor ve suçu Anavatan Türkiye'ye atma yoluna gidiyorlar. Bu tavır kolaycı ve yanlış bir tavır olduğu kadar siyasi etik dışı bir tavırdır. Kıbrıs Türklerini karşılıksız biçimde destekleyen Anavatanımızı hançerlemek demektir.

ÇIKIŞ YOLU NEDİR?

Ülkenin içinde bulunduğu durumdan çıkış yolu sizce ne olabilir?
Bugün ülkenin sorunu, yalnızca hükümet değiştirmek ya da hükümeti yıkmak değildir. Peki nedir?

• İşsizlik, işsiz gençlik, eğitimli işsiz gençlik
• Ekonomik kriz
• Turizm sektörümüzde yaşanan sorunlar
• Hayvancılarımız ve tarımcılarımızın sorunları
• İşçi ve memurlarımızın sorunları
• Esnafımızın içler acısı durumu
• Üniversitelerimizin yaşadığı sorunlar

Bunlara çözüm bulamayacaksak, hükümet düşse ne olur, yeni hükümet kurulsa ne olur? Koltuklardakileri değiştirince sorunlar çözülmeyecekse, bu ne işe yarar?"

STAR KIBRIS

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.