Pulur: "Denktaş Erdoğan'ın söylediklerini duysa hasta yatağından kalkardı"

ERDOĞAN VE DENKTAŞ

Kıbrıs'taki törende, en öndeki sırada Başbakan Erdoğan'ın yanında ya da iki koltuk ilerisinde kim olmalıydı?
Ne yazık ki hasta!

Yoksa kendisini davet etmezler gibi bir kuşkumuz hiç yok!

Bugün Kıbrıs denilince akla ilk gelen kişi kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'tır.
Kıbrıs denince akla Denktaş gelir, Denktaş denilince de Kıbrıs...

Keşke o törende Başbakan Erdoğan'ın söylediklerini duysaydı, sanırız tedaviden daha çok etkili olur, belki hasta yatağından ayağa kalkardı.
* * *
Ne diyordu Başbakan?

"Bu çerçevede yeni ortaklık, iki kesimli, iki toplumlu ve ilgili Güvenlik Konseyi kararlarında tanımladığı şekliyle siyasi eşitlik temelinde bir federasyon olacak. Aksi istikamette zorlamalar içine girmek ise çözüm iradesini sabote etmekten başka bir işe yaramayacaktır. Artık bıçak kemiğe dayanmak üzere, kemiğe dayanırsa Türkiye o zaman tavrını oturur Kuzey Kıbrıs ile konuşur, net olarak ortaya koyar ve adımını atar."

Başbakan'ın bugün söylediklerini, çok önce Denktaş söylememiş miydi?

Ama AB ve uzantıları "Yes be annemciler"in yaygarası Denktaş'ı, Erdoğan'la karşı karşıya getirmişti; adı "Bay No"ya çıkarılmış, çözümsüzlüğün ticaretini yapıyor denmişti.

Erdoğan'ın hedefi Denktaş'tı:

"Kıbrıs'ta otuz, kırk yıl sürdürülen siyasetin sürdürülmesinden yana değilim. Bu iş Sayın Denktaş'ın kişisel olayı değildir."

Ya Başbakan bugün neler söylüyor?

Denktaş'ın oğlu Serdar Denktaş'ın dediklerine bakın:

"Erdoğan'ın demeci Rauf Denktaş'ın yıllardır savunduğu çizgide mesajlar taşıyor. Adada uzlaşmaz tarafın Denktaş değil, Rumlar olduğunu anlamış gözüküyorlar. Rumların tavrında Makarios'tan beri en ufak bir değişiklik yok. Rauf Bey bunları çok söyledi, ama dinletemedi. Zaman onu haklı çıkardı, her söylediği doğru çıktı. Umarım AK Parti hükümetindeki tavır değişikliği taktik icabı değildir, samimidir."

* * *

Erdoğan'ın Avrupa'yı da hedef alan sözleri var...
Avrupalı bu çıkışları ciddiye alır mı?
Göreceğiz, "NATO'nin Libya'da ne işi var?" diyenlerin sonra, NATO güçlerinin Libya'ya hücumunu kabul etmeleri ölçü alınırsa...
* * *
Rauf Denktaş ömrünün her anında Kıbrıs'ı yaşayan bir vatanseverdir, devlet adamıdır, bir ömrü Kıbrıs için vermiştir.
Hasta yatağından bile Kıbrıs'ı düşünmektedir.
1964-74 arasında anılarından...

"26 Temmuz 1964-Pazar, herkesin ailesi, çoluğu, çocuğuyla dinlendiği, eğlendiği bir gün. Senelerdir, pazar nedir, tatil nedir, ev hayatı nedir bilemedik. Her gün papazın verdiği azap içerisinde(Makarios), yeni bir endişeye düştük. Dışarıdan bakanlar, mevkilerinin sefasını sürüyor, dedi. Daha neler söylemediler. Hayat bu mudur? Muhteris, kindar, dar görüşlü şahsi çıkarı bahis konusu olunca, her şeyi söyleyip yapabilen insanlara karşı devamlı mücadele..."

"Rauf Bey"i tanıdınız, anladınız değil mi?