Kanser hastası Selver Aydoğdu'ya 'yardım' çağrısı!

Kıbrıs Postası - Burcu Akkaya

Tedavisine Ankara'da devam edilen Selver Aydoğdu ve ailesi yetkililerin yardımını bekliyor.

Kıbrıs Postası aracılığıyla acılı öyküsünü dile getiren baba Yusuf Aydoğan, masrafları karşılayamadığı takdirde kızının sağlığından endişe duyduğunu belirtti.

YANLIŞ TEŞHİS!

Selver Aydoğdu'nun babası Yusuf Aydoğdu üniversite öğrencisi kızının boğazında meydana gelen bir şişlik nedeniyle hastaneye götürdüklerini ve yapılan incelemeler sonucunda ilaç tedavisi verildiğini söyledi.

İlaç tedavisinden sonra hızla ilerleyen hastalığın ilk belirtilerini baba Aydoğdu şöyle aktardı:

"Kızım dersteyken aniden bayıldı. Ambulansla önce bağlı bulunduğu üniversitenin hastanesine kaldırıldı. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Hastanedeki doktor, yağ bezesi olduğunu ve alınınca geçeceğini söyledi. Ameliyat ile beze alındı. İlk 3 gün biraz iyiydi. Sonra 'Tekrar ağrıyor baba' dedi. Alınan parçaya biyopsi yapıldı ve kanser teşhisi konuldu"

BÜROKRASİNİN BÖYLESİ...

Kızı için her kapıya gittiğini ifade eden baba Aydoğdu, kızını yurtdışında tedavi ettirdiği için kurul raporu alamadığını söyledi.

Aydoğdu, " Çarşamba günüydü... Sağlık Bakanlığı'na gittim. Bakan sağolsun uğraştı ama doktor sevk vermeyeceğini söyledi. Sağlık Bakanı da doktorlara 'Gerekeni yapın ama riske girmeyin' dedi. Tekrar hastaneye gittik. Doktor, 'Sevk veremem' dedi. Meclis'e de gittim ama yine kızımı kendi imkanlarımızla hastaneye yatırdık. Buarada boğazı da iyice şişti. Türkiye Büyükelçiliği'ne gitttim. KKTC vatandaşı olduğu için, kimlikten kaynaklı Türkiye'de Selver Aydoğdu diye biri görünmüyor. Bu yüzden de işlem yapılamıyordu. Bu sefer Büyükelçilik'te bir çalışan yardımcı oldu. İşlemler yapıldı" diye konuştu.

PARASIZLIKTAN MR ÇEKTİREMEDİ!

7 hafta boyunca ışık ve kemoterapi tedavisi alan Aydoğdu'nun durumunun ciddiyetini koruduğunu söyleyen baba Aydoğdu şu ifadeleri kullandı:

"Kızım, 35 kiloya düştü. Doktor tavsiyesi ile moral olsun diye Kıbrıs'a götürdük. Yediğini kusuyor ve yoğun ağrıları oluyor. MR çektirilmesi gerekiyordu. MR için 1000 TL istendi. Bunu da karşılayamadım. Küçük bir bakkalım vardı ama bu işler nedeniyle iflas ettik. İsterseniz gidip ve görün, içi boştur. Kızımın dışında iki oğlum var. Birisi öğrenci... Onlara kızkardeşim ve babam yardımcı oluyor. Durumumuz çok kötüye gidiyor"

"KIZIM 1 HAFTADIR HER GÜN AĞLIYOR"

Sağlık Bakanlığı'nın masrafları karşıladığını ancak uçak bileti ve bazı ilaçlar gibi ek masrafları karşılayamayacak duruma geldiklerini ifade eden baba Aydoğdu, devlet hastanesi doktorlarından bir an önce kurul raporu talep ediyor.

Aydoğdu, "Sağlık Bakanlığı hastane masraflarını karşılıyor ama bunun dışında her gün cebimden 200 TL harcıyorum. Artık tükendim. Uçak masrafları ve bazı ilaçları cebimizden ödemek zorunda kalıyoruz. Biz her zaman Türkiye'ye gidemeyiz. Onkoloji Hastanesi'nden bir doktora ağrılarını söyledik ve bir serum bağlamalarını talep ettik. O da kendileri bakmadığı için müdahale edemeyeceğini söyledi. Ankara'daki doktora ağrılarından bahsedince, 'hemen getirin' dedi. Uçaktan ambulansla aldılar. Çok kötüydü. Serum ve ağrı kesici iğne yaptılar ama bir haftadır her gün ağlıyor.Herkese uçak biletleri gibi ek masraflara imkan tanınıyor. Ancak bunun için bir kurul raporu gerekiyor. Sağlık Bakanlığı rapor için doktorları aradı fakat yine verilmedi" dedi.

"UÇAK BİLETLERİNİN KARŞILANMASI İÇİN SEVK GEREKLİ"

Sağlık Bakanlığı Müdürü Ümit Özkıran ise acılı ailenin duruma ilişkin yaptığı açıklamada, kurul raporu olmadan ek masraflar için ödeme yapmadıklarını söyledi.

Özkıran, "Ödenmediği doğrudur. Kıbrıs'tan sevk olunursa uçak bileti gibi masraflar karşılanabiliyor. Çocuklar ya da yaşlı ve bakıma muhtaç kişilerin yanında bir refakatçı ile uçak biletleri alınabiliyor. Bizim yaptığımız anlaşmaya göre, uzman doktorların masrafları karşılanıyor. Eğer müdahale eden o doktor değil de hasta tarafından tayin edilen başka bir doktorsa, tayin edilen doktorun masrafı karşılanmıyor. Beyin cerrahisinde bu tür olaylar çok yaşanıyor. Kişiler, başka doktor talep ediyorlar. O doktordan tedavi alması için fazladan 10.000 TL isteniyor. Bu karşılanmıyor. Bu, hizmette aksama getiren bir durum değil. Oradaki hastane, müdahale ve tedavi masraflarını karşılıyoruz. Hastayla ilgili olarak, sevkle gitmeyen hastaya uçak bileti alma lüksümüz yok" diye konuştu.

MEDYAYA UYARI!

Özkıran sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu tür olayların balansının, medya tarafından iyi ayarlanması gerekir. Bu konular üzerinden toplumumuzda duyarlılık yaratılması çok iyi bir durum ama bir süre sonra herkesin bu yola başvurması doğru değil"

"DİLEKÇE İLE BAŞVURURLARSA YARDIM EDECEĞİZ"

Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail de, yurtdışında 7 bin 185 kanser hastasının tedavi olduğunu söylerek, Selver Aydoğdu'nun durumunu anlatırken 'o zaman herkes tek tek kampanyaya gitsin' şeklinde konuştu.

Kocaismail, "Yurtdışında tedavi gören hastalar, bize gelip dilekçe veriyorlar. Biz de uçak bileti, ek masraf gibi giderlere ödenek çıkarıyoruz. Aydoğdu ailesi bir dilekçe ibraz ederse kendilerine 500 TL'lik bir yardım yaparız. Aydoğdu ailesi 3 ay once bize gelmiş. Uçak biletlerinin karşılanacağı söylendi. Uçak biletlerinin karşılanmasının yeterli olmadığını söylediler. Biz de onlara, dernek kontrolünde, dernek makbuzlarıyla bir kampanya şeklinde yardım edilebiceğimizi söyledik. Aile, bir süre sonra gelip makbuzları iade etti. Farklı bir kampanyaya gideceklerini söylemişler" ifadelerini kullandı.