| |||||||||||||||||||||||
Kıbrıs Postası 11. yaşını kutluyor: Yazarlarımızdan özel köşe yazısı
İlkeli yayıncılık, ve 'Bugünün Haberini Yarına Bırakma' sloganı ile çıktığımız yolda bugün 11. yaşımızı kutluyoruz. Kıbrıs Postası'nın kıymetli yazarları, bu önemli günde 11. Yıl'a özel köşe yazılarını sizlerle paylaştı.
| Çiğdem Dürüst | ||
Bir yılı daha geride bıraktık. Fark ettim ki, koskoca Kıbrıs Postası ailesinin bir ferdi olmak, bana her geçen yıl daha da heyecan veriyor. Habere de yoruma da, yorumcuya da okura da eşit mesafede durabilen bir gazetede yazmak dışında ne bekler ki bir köşe yazarı?
Çiğdem Dürüst'ün köşe yazısının tamamını okumak için >>>
| ||
15 Kasım 1983'de kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, geride bıraktığımız 29 yıl içerisinde toplumun beklentilerinden uzak Yönetimler altında birçok "siyasi kavga ve çekişmeler" ile zamanını boşa tüketmiş ve olması gerektiği noktadan en az 30 yıl geride kalmış bir yapı altında kan kaybetmeye devam ediyor.
|
| Erçin Şahmaran | ||
Basın, ulusun ortak sesidir. Bir ulusu aydınlatma ve uyarmada, bir ulusa muhtaç olduğu düşünsel gıdayı vermekte, özet olarak bir ulusun mutluluk hedefi olan ortak yönde yürümesini sağlamada başlı başına bir kuvvet, bir okul, bir rehberdir".
Erçin Şahmaran'ın köşe yazısının tamamını okumak için >>>
| ||
Kıbrıs Postası 11 yılı geride bırakırken daha da gençleşerek, enerji yüklenerek her konuda gün geçtikçe daha da tecrübeli bir kadro ile okurlarına hizmet vermeye devam etmektedir. Ülkemizin internet aracılığı ile en çok okunan gazetesi durumuna gelmiş olan gazetemiz, her dalda tecrübeli kadrosu ile dikkatleri daha da üzerine çekmektedir.
Doç. Turgay Hilmi'nin köşe yazısının tamamını okumak için >>> |
| Serkan Soyalan | ||
Kıbrıs Postası yönetiminden elinizde tuttuğunuz bu gazeteye yazı göndermem için mail geldiğinde, önce biraz bilgi toplamak adına araştırmalar yaptım. Birkaç kaynağı karıştırdım. Dünya üzerinde ilk haber toplama ve dağıtma aracı olarak Acta Diuma, m.ö. 59 yılında Roma İmparatorluğu'nda basıldı. İmparatorluğun farklı farklı yerlerine dağıtılan levhalar üzerine basılan bu gazete 2000 adet basılmıştı.
Serkan Soyalan'ın köşe yazısının tamamını okumak için >>>
| ||
Ülkemizde internet medyası denince ilk akla gelen isim Kıbrıs Postası. İnternet gazeteciliği terimini lügatımıza kazandıran ve zamanla tiryakilik yaratan site, her geçen gün kendini daha da yenileyerek, "ilkim, tek olacağım" ilkesiyle hareket ediyor.
Yurdagül Beyoğlu'nun köşe yazısının tamamını okumak için >>> |
| Elgin Gülpınar | ||
İnternet gazeteciliği demeye dilim varmıyor artık. O kadar alıştık ki, bazılarımızın evine "kağıt" gazetenin en son ne zaman girdiğini hatırlamaz. 11 yıl önce durum böyle miydi? Bilgisayar kullanan, interneti olan kimler vardı ki? Şimdi ise bazı arkadaşlardan duyuyorum "Hayret, dedem "ipad"den haber okuyor". Kıbrıs'ta bu akımın lideri Kıbrıs Postası'na teşekkürü borç bilirim.
Elgin Gülpınar'ın köşe yazısının tamamını okumak için >>>
| ||
|
Abdullah Azizoğlu'nun köşe yazısının tamamını okumak için >>> |
Yıllar ne de çabuk geçiyor değil mi? Daha dün gibi Kıbrıs Postası'nın temeline ilk harcı koymuş gibi hissediyorum kendimi... 10'u bitirdik, 11'e ilk adımı attık. Ne mutlu bize...
Kıbrıs Postası KKTC'de, İnternet Haberciliği konusunda önderlik yapmaktadır. Mahkemelerimiz, polis örgütümüz ve Bakanlıkların Basın müdürleri ile kurulmuş olan sağlıklı iletişim, Kıbrıs Postası'na içinde yaşanılan günde gelişen olayları anında okuyucusuna bildirebilmek olanağını tanımıştır.
İnternet gazeteciliğinin öncü ismi "Kıbrıs Postası"nın 11. Yıldönümünü idrak ediyoruz bugün... ;Ve bir gün, herhangi bir basılı yayın organında yani örneğin geleneksel gazete veya dergilerde yazmadan Sadece bir internet gazetesinde yazacağımı doğrusu hiç düşünmemiştim...
Gazetede de yazsanız, dijital ortamda da yazınız yayınlansa; sonuçta yaptığınız iş aynıdır
Yazıyorsunuz
Ama dijital ortamda, okur tam karşnızda oturuyor
Bir yılı daha geride bıraktık. Fark ettim ki, koskoca Kıbrıs Postası ailesinin bir ferdi olmak, bana her geçen yıl daha da heyecan veriyor. Habere de yoruma da, yorumcuya da okura da eşit mesafede durabilen bir gazetede yazmak dışında ne bekler ki bir köşe yazarı?
15 Kasım 1983'de kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, geride bıraktığımız 29 yıl içerisinde toplumun beklentilerinden uzak Yönetimler altında birçok "siyasi kavga ve çekişmeler" ile zamanını boşa tüketmiş ve olması gerektiği noktadan en az 30 yıl geride kalmış bir yapı altında kan kaybetmeye devam ediyor.
Basın, ulusun ortak sesidir. Bir ulusu aydınlatma ve uyarmada, bir ulusa muhtaç olduğu düşünsel gıdayı vermekte, özet olarak bir ulusun mutluluk hedefi olan ortak yönde yürümesini sağlamada başlı başına bir kuvvet, bir okul, bir rehberdir".
Kıbrıs Postası 11 yılı geride bırakırken daha da gençleşerek, enerji yüklenerek her konuda gün geçtikçe daha da tecrübeli bir kadro ile okurlarına hizmet vermeye devam etmektedir. Ülkemizin internet aracılığı ile en çok okunan gazetesi durumuna gelmiş olan gazetemiz, her dalda tecrübeli kadrosu ile dikkatleri daha da üzerine çekmektedir.
Kıbrıs Postası yönetiminden elinizde tuttuğunuz bu gazeteye yazı göndermem için mail geldiğinde, önce biraz bilgi toplamak adına araştırmalar yaptım. Birkaç kaynağı karıştırdım. Dünya üzerinde ilk haber toplama ve dağıtma aracı olarak Acta Diuma, m.ö. 59 yılında Roma İmparatorluğu'nda basıldı. İmparatorluğun farklı farklı yerlerine dağıtılan levhalar üzerine basılan bu gazete 2000 adet basılmıştı.
Ülkemizde internet medyası denince ilk akla gelen isim Kıbrıs Postası. İnternet gazeteciliği terimini lügatımıza kazandıran ve zamanla tiryakilik yaratan site, her geçen gün kendini daha da yenileyerek, "ilkim, tek olacağım" ilkesiyle hareket ediyor.
İnternet gazeteciliği demeye dilim varmıyor artık. O kadar alıştık ki, bazılarımızın evine "kağıt" gazetenin en son ne zaman girdiğini hatırlamaz. 11 yıl önce durum böyle miydi? Bilgisayar kullanan, interneti olan kimler vardı ki? Şimdi ise bazı arkadaşlardan duyuyorum "Hayret, dedem "ipad"den haber okuyor". Kıbrıs'ta bu akımın lideri Kıbrıs Postası'na teşekkürü borç bilirim.
Eskiler 'hayat haberdir,' ya da 'haber hayattır' derken bu günleri hayâl bile edememiş olmalı. Bu sözlerin, , gazete denilen hazinenin dünyaya yeni gelmiş, henüz emekleme döneminde söylendiğini sanıyorum. Çünkü haber ancak o zaman dedikodu olmaktan çıkmış, kulaktan kulağa yayılırken şekil değiştirmekten kurtulmuştur.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.