Erdoğan: "Başaramayacaksınız, milletimizi bölemeyeceksiniz"
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan engellilerin kamu kurum ve kuruluşlarına yerleştirilmesi için yapılan kura töreninde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle: "Şehitlerimizin sayısı dün itibariyle 241 oldu. Şehitlerimize rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Ülkemize bir daha böyle acılar yaşatmasın diye Rabbime duada bulunuyorum. O gece darbeye çıkanlar karşılarında sizi buldular. O gece engelli kardeşlerimin de tankların önünde durduğunu biliyorum. Üskürdar'da tankların üstüne çıkan bir spastik engelli kardeşimiz orada bulunanlara heyecan kaynağı olmuştur. Koltuk değnekleriyle, bastonlarıyla ve yakınlarının yardımıyla yollara düşen engellilerin davranışı herkesin takdiridir. Asıl engelin uzuvlarda olmadığını gösterdiğiniz için herkese şükran duyuyorum.
Şu anda da ne yazık ki Suriye'den ülkemize, Gaziantep, Kilis'e yapılan saldırılar bu işi bir yere getirdi. Artık son, bu işin burada noktalanması lazım dedik. Sabah 04.00 itibariyle DAİŞ, PYD gibi terör örgütlerine bir operasonu ordumuz başlatmıştır. Birileri meydan okuyorlar, Suriye Türkiye için şöyle olacak, böyle olacak.' diye. Onlara ben buradan sesleniyorum, siz ne olacağınızın hesabını yapın. Bu ülkenin bu milletin arkasında kendi vatandaşlarımızla birlikte dünyanın her yerinde yüzmilyonlarca kardeşimizin de duası vardır. Milletimizin cesareti, mazlumların duası sayesinde Allah'ın izniyle önümüze çıkan tüm engelleri yeneceğimize inanıyoruz.
Bugün geleceğimize 15 Temmuz sabahında olduğumuzdan daha emin, daha güçlü bir yerden bakacak durumdayız. Şu anda engelli kardeşlerimizin atamasını yapıyoruz. 14 yıl öncesinden geriye gidelim Türkiye'de böyle bir mantık var mıydı? Engelli kardeşlerimizin istihdamı yapılıyor muydu? Ama biz geldik bunu tırmandırmaya başladık. Özel sektör de devletten geri kalmamalı. Devlet yüzde 3'te yapıyorsa onlar da en az o kadar yapmalıdır.
Ekonomide faiz indirimi başta olmak üzere olumlu haberler ardı ardına gelmeye devam ediyor. Tabi bu yetmez faizin daha da inmesi lazım. Tüm ekranları başında bizi izleyen vatandaşlarımıza sesleniyorum, rekabetin artması için inmesi lazım, istihdamın artması için inmesi lazım. Onlar kendileri kabul ediyor ama birilerinin paradan para kazanmak istemesi nedeniyle indiremiyorlar. Dünya ülkelerindeki faiz oranlarına bakalım ama şu anki durum iyi ve inmeye de devam edecek.
Kardeşlerim bizim krizlere dayanma katsayımız bir hayli yüksek. Bize karşı tezgah kuranların bu krizlere dayanma gücü yüksek mi göreceğiz. Bugün bizi terör örgütlerine, darbecilere karşı yürüttüğümüz mücadelede yalnız bırakanların yarın aynı akıbete düşar olduklarında kimseden yardım istemeye yüzleri ve hakları olmayacaktır. Türkiye'yi Suriye'yle tehdit etmek için bölgedeki çatışmaları sürükleyip 600 bin insanın hayatını kaybetmesine neden olanlar bu yaptıklarının hesabını veremeyeceklerdir. Aynı çevreler bölgedeki insanlara yardım etmek isteyen Türkiye'yi terör örgütlerine yardım iftirası atanlar bunun vebalini ödeyemeyeceklerdir. 13-14 yaşındaki çocukları terörist olarak, canlı bomba olarak yetiştiriyorlar. Bunlar lanetlidir Rabbim bunların belasını verecektir. Bunların İslam'la alakası yoktur. Bunlar tam aksine İslam'ın başına bela olmuşlardır bu yüzyılda. Bunların pisliğini biz temizlemeye çalışıyoruz. İslam barış dinidir. Gaziantep'te 53 vatandaşımız öldürüldü, bunun bedelini ağır ödeyecekler. Bu dün bugün değil ki devam ediyor. Dünya ne yapıyor sadece seyrediyor. Sağolsunlar kınıyorlarmış ama ortak ne yapıyoruz ona bakmamız lazım. Birlikte bir mücadele şart. Bizim en başından beri güçlü tarihi bağlarımızın olduğu Suriyeli kardeşlerimize yardım etmekten başka emeli olmamıştır. Dünyada hiçbir ülkenin yapamadığını yapıyoruz. 3 milyon Suriyeli ve Iraklı misafirimizi ağırlıyoruz. Ülkemize karşı kampanya üreten bölgelere baktığımızda bunlar Suriye konusunda en az yardım yapanlar ülkelerdir. Dediler ki 3 milyar avro destek vereceğiz 'Hani nerede? Yok'.
BU MİLLETİN ŞANINDA BU YOK
Biz kendi ayaklarımız üzerinde dururuz. Sonra diyorlar ki Erdoğan söz dinlemiyor. Bunun Türkçesi Erdoğan yalakalık yapmıyor. Kusura bakmayın bu milletin şanında bu yok. Biz yeri gelir kuru ekmek yeriz. Türkiye Suriye'de oldu bittiye getirilen oyuna asla rıza göstermeyecektir. Gerekirse meseleye bir fiil el koymak da dahil, tüm imkanlarımızı kullanarak Suriye'nin toprak bütünlüğünü korumakta, bu ülkenin kendi halkının iradesiyle yönetilmesini sağlamakta kararlıyız. Bırakalım da Suriye'nin yönetilmesine Suriye halkı karar versin. Ama buna dahi tahammül edemiyorlar. Başaramayacaksınız, milletimizi bölemeyeceksiniz, bayrağımızı indiremeyeceksiniz, vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi yıkamayacaksınız, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz, bu halka boyunduruk vuramayacaksınız. Bin yıldır yürüdüğümüz bu yoldan bizi geri döndüremeyeceksiniz. Onun için ne diyoruz, tek millet diyoruz, tek bayrak diyoruz, tek vatan diyoruz, tek devlet diyoruz.
Bunlar sanıyorlar ki, her saldırıda biz zayıflıyoruz. Hayır biz her saldırıda daha da güçleniyoruz. Tam tersine biz bir oluyoruz, iri oluyoruz, diri oluyoruz, kardeş oluyoruz hep birlikte Türkiye oluyoruz. Geçtiğimiz yıl PKK yeniden eylemlerine başladığında Türk toplumu ciddi bir dağınıklık içerisindeydi. Yıl bitmeden milletimiz iktidarıyla, muhalefetiyle, sivil toplum örgütleriyle tek ses haline dönüşmüştü. Darbe girişimiyle birlikte bu konudaki şüpheler ortadan kalktı. Hep birlikte özgürlüğümüze sahip çıktık.
Şimdi bugün ABD Başkan Yardımcısı burada. Kendisiyle konuşacağız ve tabii ki bizim söyleyeceğimiz şudur, 'FETÖ'nün başı ülkenizde. Hem de 1999'dan beri ülkenizde. Kendisine özel oturma izni vermişsiniz. Onu bize vermek durumundasınız çünkü 9. madde öyle söylüyor. Bu kişiyi bize göndermeniz lazım. Siz bizden istediğiniz zaman biz gönderdik çünkü teröre karşı ortak mücadele şart. Milletimiz Amerika, Avrupa Birliği ve son yaptımız ziyaretle de Rusya'yla bu adımları attı.
Artık hiç kimse Suriye meselesini Türkiye'nin iç işlerinden bağımsız olarak göremez, bu şekilde düşünemez, davranamaz. En son İran yönetiminde gelen arkadaşlarla da bunları görüştük. Sonra Dışişleri Bakanımı ve MİT müsteşarımı da oraya gönderdim. Terör örgütlerinin saldırılarına maruz kalmamızın asıl nedeni şu anda Suriye'dir. Türkiye'nin Suriye'nin toprak bütünlüğünü, Suriye halkının iradesini merkeze alan politikaları nedeniyle bölgedeki planlarını gerçekleştiremeyenler, Türkiye'yi bölgesel terör örgütleriyle yıldırmaya çalışıyor.
Suriye dediğimiz, Kafkaslar dediğimiz, balkanlar dediğimiz yerlerin daha bir asır öncesine kadar bu ülkenin bir parçası olduğu gerçeğini görmezden gelemeyiz. Biz 100 yıl öncesini hatırlamasak da bazıları politikalarını buna göre yapıyor. Biz terörün üstünde bir hesap olduğuna, kaderin üstünde kadar olduğuna inanıyoruz.
Değerli kardeşlerim, engelli kardeşlerimin kura sonucunu merakla beklediklerini biliyorum. Türkiye her alanda olduğu gibi engelliler konusunda da 2003 yılından beri adeta bir devrim yaşamıştır. Engelliler hakkında yapılan çalışmaları en iyisi siz biliyorsunuz. Şu anda aramızda Bursa Milletvekili Bennur Karaburun var. Bennur'un bir özelliği daha var 15 Temmuz gecesi işte o da tekerlekli aracıyla parlamentoya gitti o da oradan meydan okudu. Aynı şekilde yine Erzincan milletvekimiz Serkan kardeşim var. Engellilerimize gönül dolusu selamlarımı iletiyorum. Değerli kardeşlerim burası milletin evi. Bugün kamuda işe başlayacak kardeşlerime ben bir kez daha hayatlarında başarılar diliyorum.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.