DÜNYA
okuma süresi: 9 dak.

Rasmussen Genel Sekreter oldu

Rasmussen Genel Sekreter oldu

<P>Türkiye'nin karşı çıktığı Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, NATO'nun yeni genel sekreteri oldu. Devreye AB ve ABD girdi. Düğümü deyim yerindeyse ABD Başkanı Barack Obama çözdü. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da bunu doğruladı, "ABD Başkanı Barack Obama çekincelerimizi giderdi" açıklamasını yaptı.</P>

Yayın Tarihi: 04/04/09 20:02
okuma süresi: 9 dak.
Rasmussen Genel Sekreter oldu
A- A A+

Rasmussen ile birlikte basın toplantısı düzenleyen de Hoop Scheffer, bütün üye ülkelerin bu konuda anlaştığını belirterek, Rasmussen'in genel sekreterlik için en uygun aday olarak görüldüğünü ifade etti.

Rasmussen'i tebrik eden de Hoop Scheffer, yeni NATO Genel Sekreterine görevinde başarılar diledi.

Scheffer, düzenlenen basın toplantısında, Türkiye'nin itirazlarının nasıl aşıldığının sorulması üzerine, Rasmussen'in oy birliğiyle seçildiğine dikkat çekti.

De Hoop Scheffer, NATO'daki görüşmelerde 10'dan fazla NATO üyesi ülkenin, Afganistan'a asker, polis, eğitim ve para yardımı taahhüdünde bulunduğunu da söyledi.

De Hoop Scheffer, "Afganistan'daki seçimler sırasında görev yapacak askerleri ve polisi destekleyeceğiz. Bu, belki de zirvenin en önemli sonucudur" dedi.

Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, "yeni NATO Genel Sekreteri olarak elimden gelenin en iyisini yapacağını" söyledi.

Rasmussen düzenlenen basın toplantısında, "Bugün tarihi bir gün. Sadece NATO genel sekreterliği üzerinde karara vardığımız için değil. Bugün en başarılı barış hareketlerinden birini kutluyoruz. Fransız-Alman dostluğunu kutluyoruz, Avrupa'nın birliğini kutluyoruz, NATO müttefikliğinin 60. yılını kutluyoruz" dedi.

Rasmussen, NATO'nun bugünkü toplantısından sonra yeni bir sayfa açıldığını belirterek, "21. yüzyılın yeni zorluklarına karşı hazırız" diye konuştu.

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, "NATO Genel Sekreteri seçiminde bir sonuca ulaşılacağına inancımız tamdı" dedi.

Nicholas Sarkozy de Rasmussen ile ilgili, "Rasmussen, insan haklarına daima saygılı bir isim olmuştur" diye konuştu.

Sarkozy, ilk defa bir NATO zirvesine katılan ABD Başkanı Barack Obama'nın da zirvede somut çözümler alınması çerçevesinde büyük çaba gösterdiğini belirtti ve ittifak üyeleri arasında görüş ayrılıkları olmasının son derece doğal olduğunu, görüş ayrılıklarının G-20 zirvesinde de ortaya çıktığını, önemli olanın sorunların yapıcı ortamda çözülmesi olduğunu söyledi.

Rasmussen'i tebrik eden ve yeni görevinde başarılar dileyen Almanya Başbakanı Angela Merkel de "Türkiye engelinin nasıl aşıldığının" sorulması üzerine, toplantıya katılan bütün liderlerin, Rasmussen'i desteklemesi konusunda kararlı olduklarını kaydetti.

Rasmussen'in genel sekreterliği için oy birliği gerektiğini hatırlatan Merkel, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapılan görüşmelerin ardından mutabakat sağlandığını ifade etti.

Türkiye olumsuz bakıyordu

Karikatür krizi ve ROJ TV nedeniyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "olumsuz baktığı"nı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün "rahatsız olduğu"nu açıklamalarının ardından, NATO zirvesinde Türkiye Rasmussen markajına alınmıştı.

AB ülkelerinin ve NATO müttefiklerinin, bu tavrı değiştirmek için yoğun çaba harcadıkları, baskı girişimlerinde bulundukları, NATO zirvesinde Türkiye'yi temsil eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bu konuyu ağırlıklı olarak konuştukları gözlemlendi.

AB Komisyonu üyesi Olli Rehn'in Finlandiya'da, bir televizyon kanalına "apar topar" verdiği demeçteki değerlendirmeleri de Ankara'ya yönelik baskı girişimleri çerçevesinde ele alındı.

Rehn, "Türkiye, çok beğenilen Rasmussen'i desteklemeyerek hata yapıyor" derken, "ifade özgürlüğü" ilkesinden söz etti ve Ankara'nın tavrının, Türkiye-AB ilişkilerini olumsuz etkileyeceğini ileri sürdü.

Rehn, "Bu durumda, AB üyesi ülkeler ve AB vatandaşları, ifade özgürlüğü gibi değerler konusunda Türkiye'nin uyum düzeyini sorgulayacaklar" dedi.

Öte yandan, Alman Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) Genel Sekreteri Alexander Dobrindt, Türkiye'nin, Rasmussen'in NATO genel sekreterliğine seçilmesini engellemesi nedeniyle Türkiye'yle sürdürülen AB üyelik müzakerelerinin bir an önce sona erdirilmesini istedi.

Bu arada, Bulgaristan Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Başkanı ve eski dışişleri bakanlarından Solomon Pasi, NATO genel sekreterliğine seçileceğine inandığını söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Rasmussen'in NATO genel sekreterliği adaylığına olumsuz bakıyorum" açıklaması, NATO zirvesinde şok etkisi yaratmıştı.

NATO zirvesinde Türkiye'yi temsil eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, Erdoğan'ı destekleyen açıklamalarda bulunmuş; rahatsızlığını net bir biçimde belli etmişti.

Reuters haber ajansı, bir Türk yetkiliye dayandırdığı haberinde "Türkiye'den Rasmussen'e zirvede onay yok" ifadesine yer vermişti.

Diplomatik kaynaklar, zirvede ilk kez böyle bir kriz yaşandığını dile getiriyor.

Gül-Obama görüşmesi

Gül, NATO zirvesi sırasında yaptığı ikili temaslar çerçevesinde ABD Başkanı Barack Obama ile görüştü.

Zirvenin resmi açılışından önce yapılan ve açılışı yarım saat geciktiren ikili görüşme yaklaşık bir saat sürdü.

Görüşmenin bir bölümüne Rasmussen'in de katıldığı öğrenildi. Görüşmede, NATO'nun yeni genel sekreterinin kim olacağı konusunun öncelikle gündeme geldiği yorumları yapıldı.

Berlusconi-Erdoğan görüşmesi

İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi de bugün Başbakan Erdoğan ile konuyla ilgili uzun bir telefon görüşmesi yaptı.

ttifak kulislerinde, Rasmussen'in adaylığına destek konusunda ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın uzlaşma sağladığı, ancak Türkiye'nin tavrının belirleyici olacağı ifade ediliyor.

Batı Avrupa basınında çıkan haber ve yorumlarda "karikatür krizi" üzerinde duruluyor, Rasmussen'in bu kriz sırasındaki hatalı tavrının Ankara tarafından hoş görülmediği ileri sürülüyor.

Liderler yeni seçilecek NATO genel sekreteri konusunda dünkü oturumda anlaşma sağlayamadı. Genel sekreterlik konusunda Rasmussen adı üzerinde bir anlaşmaya varılamamasında Türkiye'nin itirazlarının etkili olduğu belirtiliyor.

ABD: "Aciliyet yok"

Konuyla ilgili olarak konuşan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, "Başkan Obama bu konuyu bugün de görüşecek. Biz ABD olarak herhangi bir aday yönünde açıklama yapmadık. Biliyorsunuz prensip olarak da yapmıyoruz. Ama mevcut genel sekreterin süresi temmuza kadar devam ediyor. Konunun bu zirvede aciliyeti yok" demişti.

NATO Genel Sekreteri Joop de Hoop Scheffer'in görev süresi, 31 Temmuz 2009'da sona erecek.

Danimarka Başbakanı Rasmussen, tartışmalara rağmen genel sekreter adaylığını resmi olarak açıkladı.

NATO'nun yeni genel sekreterinin isminin, "tüm ittifak üyelerinin mutabakatıyla" belirlenmesi için 31 Temmuz'a kadar vakit bulunuyor.

NATO'nun Rasmussen'den önceki genel sekreterleri

NATO'nun Genel Sekreteri, Kuzey Atlantik İttifakı'nın sivil olan en üst düzey idari yetkilisi olma özelliğini taşıyor ve bu sıfatıyla uluslararası kuruluşlarda NATO'yu temsil ediyor.

Bu göreve seçilebilmek için uluslararası alanda önemli bir tecrübeye sahip olmak gerekiyor. Genel Sekreterler genel olarak artı bir yıl uzatılabilecek şekilde 4 yıl görev yapıyor olsa da kesin belirlenmiş bir görev süresi bulunmuyor.

Geleneksel olarak bir Avrupalının seçilmesine rağmen ABD askeri komuta kademesinde etkili oluyor.

1949'da kurulan NATO'nun tarihinde ilk kez bir Danimarkalı bu göreve seçilirken, 12. Genel Sekreter olacak Rasmussen'den önceki 11 Genel Sekreter şöyle sıralanıyor:

1952-1957 : Lord Ismay (İngiltere)
1957-1961 : Paul-Henri Spaak (Belçika)
1961-1964 : Dirk Stikker (Hollanda)
1964-1971 : Manlio Brosio (İtalya)
1971-1984 : Joseph Luns (Hollanda)
1984-1988 : Lord Carrington (İngiltere)
1988-1994 : Manfred Wörner (Almanya)
1994-1995 : Willy Claes (Belçika)
1995-1999 : Javier Solana (İspanya)
1999-2003 : Lord Robertson (İngiltere)
2004-2009 : Jaap de Hoop Scheffer (Hollanda)

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.