DÜNYA
okuma süresi: 8 dak.

Moskova nükleer çatışma riski konusunda uyardı

Moskova nükleer çatışma riski konusunda uyardı

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, uluslararası alanın güvenlik ve stratejik istikrarı açısından ‘tehlikeli bir bozulma’ olduğu konusunda uyarı yaptığı açıklamasında nükleer bir çatışma riskinin ‘son yıllarda önemli ölçüde arttığını’ vurguladı.

Yayın Tarihi: 11/07/20 19:37
okuma süresi: 8 dak.
Moskova nükleer çatışma riski konusunda uyardı

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, uluslararası alanın güvenlik ve stratejik istikrarı açısından ‘tehlikeli bir bozulma’ olduğu konusunda uyarı yaptığı açıklamasında nükleer bir çatışma riskinin ‘son yıllarda önemli ölçüde arttığını’ vurguladı. Lavrov ayrıca, uluslararası silah kontrol sisteminin ‘dağıtılması’ politikalarının devam etmesinden ve kötüleşen koşullardan ABD’yi sorumlu tuttu.

10 Temmuz’da ‘Uluslararası Primakov Okumaları Forumu’nun çevrimiçi oturumunda konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Washington’ı sert bir dille eleştirirdi. ABD’yi ‘uluslararası güvenliğe yönelik tehditleri artıran tehlikeli bir politika izleyerek dünya üzerinde yeniden egemenlik kurmaya çalışmakla suçladı.

“ABD, sistematik şekilde küresel silah kontrol sistemini ortadan kaldırmak için çalışıyor” suçlamasında bulundu. Rus Bakan, artan nükleer anlaşmazlık tehlikesine karşı uyarı yapanlarla hemfikir olduğunu belirttiği açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Nükleer riskler son zamanlarda önemli ölçüde arttı. Uluslararası güvenlik ve stratejik istikrar alanındaki durum sürekli olarak kötüye gidiyor. Bunun arkasındaki nedenler herkes açısından açıktır. ABD, küresel hegemonyayı yeniden kurmak ve büyük güçler çatışmasında zafer kazanmak istiyor.”

Washington’ın politikalarının, ‘stratejik çatışma’ ilkesiyle yer değiştirmek için yavaş yavaş ‘stratejik istikrar’ ilkesinden uzaklaştığını belirten Sergey Lavrov ayrıca ABD’nin zafer aradığını vurguladı. Rus Bakan, stratejik güvenlik konularına ilişkin tartışma düzeyindeki düşüşe ve bu diyalogların temelini oluşturan esasların çöküşüne atıfta bulunarak, “Moskova’nın endişesi, ABD’nin daha önce önerilen temel ilkeye bağlılığını doğrulamaması nedeniyle son iki yılda arttı” dedi.

Rus Bakan  “Washington’ın geçen yüzyılda ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki tartışmaların temeli olan bu ilkeye olan bağlılığını belirtmemesi, ABD’nin politikalarıyla ilgili riskleri ve karamsarlığı artırıyor” ifadelerini kullandı.

Sergey Lavrov, ülkesinin bu meseleye ilişkin tartışmaları sürdürme taahhüdüne dikkat çekerken nükleer beşlinin (Rusya, ABD, İngiltere, Fransa ve Çin) düzenlediği bir zirve çerçevesinde bu ilkeyi uluslararası düzeyde yeniden canlandırma çabalarını vurguladı. Lavrov, önceliğin ise Sovyet- ABD belgelerinde kararlaştırılan temellerin zarar görmesini önlemek olduğunu ifade etti.

Washington’ın eylemleriyle ilgili Rus karamsarlığı, 2010 yılında Moskova ve Washington arasında imzalanan START anlaşmasının geleceğine ilişkin olarak Lavrov’un yaptığı açıklamada yeniden ortaya çıktı. Moskova anlaşmayı, dünyadaki stratejik güvenlik istikrarının temel taşı olarak nitelendiriyor.

Anlaşma, Şubat 2021’de sona erecek. Moskova ve Washington, şu ana kadar anlaşmayı uzatmaya dair herhangi bir müzakere düzenlemeyi başaramadı. Sergey Lavrov, 10 Temmuz’da yaptığı açıklamada ABD’nin bu anlaşmayı uzatmamaya karar verdiğine dair açık göstergelerin bulunduğuna dikkat çekti. Lavrov, “Başkan Donald Trump idaresinin ‘Çin’in katıldığı üçlü bir diyaloga geçiş için ısrar etmesi’, anlaşmanın kaderinin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor” ifadesini kullandı. Lavrov, Rusya’nın ‘Çin’in START’ın geleceğiyle ilgili beklenen görüşmelere katılımı’ hususundaki endişelerinin yanı sıra bu müzakerelerin düzenlenmesini geciktiren bir diğer anlaşmazlık unsuruna dikkat çekti. “ABD, anlaşmanın Rus silahlarını içerecek şekilde genişletilmesini talep ediyor” dedi.

“LAVROV’UN GÜNDEMİNDE ABD’NİN ÇİN’E YÖNELİK YAPTIRIM TEHDİTLERİ VAR”

Rus Bakan, ülkesinin START anlaşmasının çökmesi halinde her türlü senaryoya hazır olduğunu belirtirken “Antlaşma uzatılmış olsun ya da olmasın ülkemizin uzun vadeli güvenliğini sağlamak için yeterli kapasiteye sahibiz” ifadesini kullandı. Ancak Moskova’nın sonuçlara ulaşmak için acele etmek istemediğine dikkat çeken Lavrov, önceliğin ABD ile stratejik konulardaki diyalogu sürdürmek ve silahları kontrol etmek için yeni mekanizmalar oluşturmak olduğunu vurguladı. Rus Bakan, Moskova ve Washington’ın anlaşmayı eşit bir temelde uzatmak için ortak sorumluluklara sahip olduğunu söyleyerek, “ABD, kategorik olarak reddederse Rusya da antlaşmayı korumaya yalvarmak niyetinde değil” dedi.

Moskova, daha önce Pekin’in Moskova ve Washington arasında silahlanma konusundaki olası görüşmelere katılmama tavrını ‘anladığını’ açıklamıştı. Aynı şekilde Rusya’nın, tavrını değiştirmesi için Pekin’e baskı yapmayacağını da belirtmişti.

Açıklamalarında ABD- Çin gerilimine de dikkat çeken Lavrov, 10 Temmuz’da ABD’nin Çin ile çatışmada çarpık yöntemler kullandığını söyledi. Sergey Lavrov sözlerini şöyle sürdürdü:

“ABD’nin Çin ile olan çatışmasını tamamen kirli bir şekilde yönettiği açıktır. Herkes görüyor. Herkes bu durumun farkında. Yalnızca ABD’nin menfaatlerini dikkate alan tek taraflı talepler ortaya koyuluyor. Konunun tartışılmasının önerilmesinin reddedi, kabul edilemez olduğu ve yaptırımlar gerektirdiği esasına dayalı olarak ele alınacaktır. Önerinin tartışılması için bir zemin varsa tartışma kısa olur. Hızlı bir şekilde uyarıya dönüşür ve yaptırımlarla sona erer.”

Lavrov’un gündeminde ABD’nin Çin’e yönelik yaptırım tehditleri de vardı:

“ABD, Uygurları ve diğer Müslüman grupları bastırmak ve insan haklarını ihlal etmekle suçladığı Çin’i yaptırımlarla tehdit ediyor. Washington, Çin’in Hong Kong ile ilgili olarak kabul ettiği Ulusal Güvenlik Yasası’nın Hong Kong’un özerkliğini baltalamayı amaçladığını iddia ediyor.”

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.