DÜNYA
okuma süresi: 6 dak.

AB Komisyonu Başkanı von der Leyen: Kıbrıs'ta iki devletli çözümü asla kabul etmeyeceğiz

AB Komisyonu Başkanı von der Leyen: Kıbrıs'ta iki devletli çözümü asla kabul etmeyeceğiz

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, “AB olarak Kıbrıs'ta iki devletli bir çözümü asla kabul etmeyeceğiz. Erdoğan'a bu mesaj gönderildi. Bizzat kendim söyledim. Şimdi olumlu bir sinyal gönderme kararı kendisine kalmış durumda” ifadelerini kullandı.

Yayın Tarihi: 25/06/21 20:35
okuma süresi: 6 dak.
AB Komisyonu Başkanı von der Leyen: Kıbrıs'ta iki devletli çözümü asla kabul etmeyeceğiz

AB Liderler Zirvesi'nin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Kıbrıs meselesi ve TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 Temmuz'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne düzenlemesi planlanan ziyaretle ilgili bir soruyu yanıtlayan von der Leyen, Erdoğan ile 21 Haziran'da telefon görüşmesi yaptığını söyledi.

Bunun, AB için çok hassas bir konu olduğunu vurgulayan von der Leyen, Erdoğan'ın KKTC ziyaretinin nasıl geçtiğini yakından izleyeceklerini dile getirdi.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakerelerine yetki verilmesine ilişkin görüşmelerin yeniden başladığını, Rusya ile ilişkiler konusunda "geri itme, sınırlandırma ve ilişki kurma"dan oluşan strateji çerçevesinde ilerleyeceklerini söyledi.

Von der Leyen, AB Liderler Zirvesi'nin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Rusya konusunda oldukça verimli görüşmeler yaptıklarını belirterek "Sınırlayıcı önlemler bakımından çok çeşitli seçenekleri değerlendirdik ve Rus sivil toplumuyla ilişki kurmanın, değerlerimizi ve temel haklarımızı desteklemenin önemine değindik." dedi.

Komisyon Başkanı von der Leyen, "Rusya, AB’yi hedef aldığında geri itmeye, insan haklarını ihlal ettiğinde buna karşı durmaya, çıkarlarımıza zarar verdiğinde Rusya’yı sınırlamaya karar verdik." diye konuştu.

AB'nin Rusya'nın en büyük ekonomik ortağı olduğunu, dolayısıyla ekonomisi petrol ve doğal gaza dayalı Moskova yönetiminin, Birliğe ihtiyaç duyduğunu anımsatan von der Leyen, enerji alanında da yenilenebilir kaynaklara yönelerek Rusya'ya bağımlılığı azaltacaklarını belirtti.

Von der Leyen, böylelikle Rusya ile girilecek diyaloglarda AB'nin elinin güçlü olmaya devam edeceğine işaret ederek "Çıkarımız bunu gerektirdiğinde Rusya ile ilişki kuracağız." ifadesini kullandı.

"KIBRIS'TA İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMÜ ASLA KABUL ETMEYECEĞİZ"

Kıbrıs meselesi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 Temmuz'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) düzenlemesi planlanan ziyaretle ilgili bir soruyu yanıtlayan von der Leyen, Erdoğan ile 21 Haziran'da telefon görüşmesi yaptığını söyledi.

Bunun, AB için çok hassas bir konu olduğunu vurgulayan von der Leyen, Erdoğan'ın KKTC ziyaretinin nasıl geçtiğini yakından izleyeceklerini dile getirdi.

Von der Leyen, "AB olarak (Kıbrıs'ta) iki devletli bir çözümü asla kabul etmeyeceğiz. Bu mesaj gönderildi. Sayın Cumhurbaşkanı'na bizzat kendim söyledim. Şimdi olumlu bir sinyal gönderme kararı kendisine kalmış durumda." dedi.

Türkiye ile mart ayından bu yana özellikle ticaret ve Suriyeliler konularında çalıştıklarına dikkati çeken von der Leyen, Türkiye'nin ticaret konusunda menşe şahadetnamesi gibi unsurlar hakkında adımlar attığını anlattı ve Türkiye'nin bu alanda daha fazlasını yapması gerektiğini ifade etti.

GÜMRÜK BİRLİĞİ'NİN GÜNCELLENMESİ

Von der Leyen, "Bizim tarafımızda Gümrük Birliği'nin güncellenmesi müzakerelerine yetki verilmesine ilişkin görüşmeler Konsey'de yeniden başladı ama daha yapılması gereken çok iş var." diye konuştu.

AB'nin salgının ekonomik etkilerine karşı hazırladığı toplam 750 milyar avroluk kurtarma programının hayata geçirildiğine işaret eden von der Leyen, 24 üye ülkenin programdan faydalanmak için gerekli harcama planlarını hazırladıklarını ve 12 ülke planının AB Komisyonu tarafından onaylandığını söyledi.

Von der Leyen, AB ve üye ülkelerin salgına karşı toplam 3 trilyon avroya yakın likidite desteği sağladıklarına dikkati çekti.

 MACARİSTAN'DAKİ EŞ CİNSELLİKLE İLGİLİ YASA

Zirvede tartışılan; Macaristan'da 18 yaşından küçükleri eş cinselliğe teşvik etmeyi yasaklamak için çıkarılan fakat birçok AB üyesinin tepkisiyle karşılaşan yasaya ilişkin de von der Leyen, Macaristan'da 10 milyon kadar insanın yaşadığını ve bu ülkenin AB üyesi olarak kalması için iyi sebepler olduğuna inandığını belirtti. Von der Leyen, "Bu yasa, açıkça ve kesin olarak ayrımcıdır. Buna karşı durmak için harekete geçeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

RUSYA İLE İLİŞKİLER

AB Konseyi Başkanı Charles Michel de AB, Rusya tarafından her hedef alındığında ya da provoke edildiğinde cevap vermek yerine, güçlü biçimde tepki vererek AB'nin değerlerini ve çıkarlarını korumayı amaçladıklarını vurguladı.

AB liderlerinin Rusya ile iklim, çevre, sağlık ve belirli güvenlik konularında iş birliği yapabileceklerini değerlendirdiğini aktaran Michel, sadece söylem değil, eylem bazında da harekete geçeceklerini ve Doğu Avrupa ortaklığını güçlendirmeye eğileceklerini ifade etti.

Michel, Rusya ile kurulacak herhangi bir diyaloğun zayıflık değil, güç göstergesi olacağına dikkati çekti.

AB Konseyi Başkanı Michel, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yakın zamanda bir zirve düzenleneceği iddialarını yalanladı.

Macaristan'daki eş cinsellikle ilgili yasaya ilişkin ise Michel, temel hakların AB projesinin kalbini oluşturduğunu hatırlatarak söz konusu ülkeye karşı alınacak tedbirlerle ilgili, "Önemli olan, AB yasasının ve değerlerinin üstünlüğünü teyit etmiş olmamızdır." dedi.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Kuzey Kibrisli26/06/21 15:31
Birincisi Ursulacım asla “asla” demeyecen, hele ki siyaset ve diplomasinin göbeğinde isen… İkincisi Kıbrıs Türkleri’da ne kadar anlaşma istiyorlarsa tam iki katı kadar da Rumun insafında yaşamak istemiyorlar… Yani anlayacağın, tabii eğer anlarsan, bu iş olmaz… Sen da gidecen ama biz buradayık. Ne urumun ne da sözde refah ve barış birliği olan bitmiş bir AB’nin insafında olmayacayık….

Ali çakır 26/06/21 02:33
İt ürür kervan yürür.