DÜNYA
okuma süresi: 6 dak.

Çin’in petrol şirketi Husiler ile anlaşmayı iptal etti

Çin’in petrol şirketi Husiler ile anlaşmayı iptal etti

Çin şirketi Anton, Husiler ile olan anlaşmayı ‘yanıltıcı bilgilere’ dayandığını ifade ederek iptal etti. Konu hakkında bilgi sahibi olduğunu yalanlayan Pekin, şirkete böyle bir eylemi tekrarlamaması talimatını verdi

Yayın Tarihi: 31/05/23 15:50
okuma süresi: 6 dak.
Çin’in petrol şirketi Husiler ile anlaşmayı iptal etti

Husi darbecilerin, petrol sahalarına yatırım yapmak için Çinli bir şirketle mutabakat zaptı imzaladığını iddia ederek Yemen halkını yanıltmaya çalışması, grubun kontrol alanlarındaki kötüleşen iç durumu ve yaşadığı bölgesel ve uluslararası yalnızlığı gün yüzüne çıkardı.

Yemen'in başkenti Sana'yı Eylül 2014'ten bu yana silah zoruyla kontrol eden Husi milislerin, Çinli Anton şirketi ile petrol sahalarına yatırım konusunda mutabakat zaptı imzalandığını açıklamasının üzerinden kısa bir süre geçtikten sonra Çinli şirket Husiler ile olan anlaşmayı ‘yanıltıcı bilgilere’ dayandığını ifade ederek iptal etti ve bir özür açıklaması yayınladı.

Şarku’l Avsat ile konuşan üst düzey bir Yemenli yetkiliye göre, Çin hükümeti meseleden haberdar değildi ve şirkete ‘böyle bir eylemi tekrarlamaması’ talimatını verdi.

Kimliğini açıklamayı reddeden yetkili, Şarku'l Avsat'ın Çin hükümetinin iddia edilen anlaşmadan haberdar olup olmadığı sorusuna verdiği yanıtta şunları söyledi: “Konu hakkında bilgileri yok. Onlar şirkete böyle bir eylemi tekrarlamaması talimatını verdiler. Zaten şirkette anlaşmayı iptal eden bir bildiri yayınladı.”

Husilerin kontrolündeki SABA haber ajansı, darbe hükümetinde Petrol ve Madenler Bakanlığı ile Çinli Anton Oil şirketi arasında petrol arama yatırımlarına yönelik bir mutabakat zaptı imzalandığına dair 20 Mayıs'ta bir haber yayınladı.

Husi destekçileri, kendi ifadeleriyle ‘dönüm noktası’ olarak tanımladıkları girişimi kutlayamadan önce, Çinli şirket, ‘yasadışı’ olarak nitelendirdiği mutabakatın, ilgili bilgilerin yeterince anlaşılmaması nedeniyle iptal edildiğini duyurdu.

Şirket yaptığı açıklamada, “Dubai şubesinin ilgili bilgilerin yeterince anlaşılmaması nedeniyle 17 Mayıs'ta Yemen petrol sahalarının geliştirilmesine ilişkin yasadışı bir mutabakat zaptı imzaladığını, ilgili bilgiler doğrulandıktan sonra mutabakat zaptı iptalinin resmen ilan edildiğini ve ilgili taraflardan içtenlikle özür dilendiğini” bildirdi.

Yemenli bir yazar ve politikacı olan Abdullah İsmail, “Husi grubun dünyadan izole edildiğini ve bu nedenle söz konusu anlaşmanın kutlandığını” söyledi. Abdullah İsmail Şarku’l Avsat’a verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı: “Husi grubu, bu kadar basit boyutta olsa bile, herhangi bir şekilde dış dünyayla izolasyonu kırmakla ilgileniyor. Çünkü tam bir izolasyondan mustarip durumda ve bu tür egemenlik meselelerinde herhangi bir hareket alanı yok. Ne bir iletişimi ne de herhangi bir dış tanınırlığı var.”

İsmail, Çinli şirketin anlaşmayı iptal etme sürecinin “konunun hızlı bir şekilde açığa çıkması, halk baskısı, meşru hükümetin tepkisi ve Çin hükümeti ile iletişimin bir sonucu” olduğuna inanıyor.

Yemenli yazar, sorumluluğun bir kısmını Çinli şirketin üzerine atarak, “Şirketi yanıltmak için hangi Husi yöntemi kullanılırsa kullanılsın, gerçekçilikten uzak kalıyorlar. Şirket, tüm yatırım ortamları hakkında büyük bir bilgiye sahiptir ve bu nedenle Husi aldatmacasına karşılık vermiştir. Şirketin Sana'ya gitme ve böyle bir anlaşma yapma davranışı hiçbir şekilde haklı gösterilemez. Ben bu anlaşmayı yapmak için hiçbir gerekçe göremiyorum. Şirketin bu bilgilere sahip olmadığını açıklaması da bir başka yalan bilgidir” ifadelerini kullandı.

 Yemen Enformasyon, Kültür ve Turizm Bakanı Muammer el-İryani de konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Husi milisler, bu tür yalanlarla kendi üyelerini yanıltmak ve onları kontrolü altındaki bölgelerde fiili bir otorite haline geldiğine, anlaşmalar akdedebileceğine ve mutabakat imzalayabileceğine inandırmak için hayali zaferler yaratmaya çalışıyor. Gerçekte ise, herhangi bir halk kabulüne sahip olmayan ve bir iç ve dış izolasyon durumunda yaşayan terörist gruptur.”

“Çin hükümetinin Yemen'deki büyükelçilik maslahatgüzarı aracılığıyla ortaya attığı iddianın, Husi milisler ile Anton petrol şirketi arasında Yemen'e yatırım için bir mutabakat zaptının imzalanmasıyla ilgili söylentilerle hiçbir ilgisi olmadığını” belirten el-İryani, “Şirketin imzaladığı mutabakat zaptının iptalini resmi bir açıklama ile duyurması ve bir aldatmacanın kurbanı olduğunu kabul etmesi, milislere indirilmiş büyük bir tokattır” dedi.

El-İryani, “uluslararası şirketleri, terörist Husi milislerin uyguladığı yanlış bilgilendirmenin kurbanı olmamaları” konusunda uyardı ve aynı zamanda, “terörist listelerinde sınıflandırılan bir darbeci milis grubu olduğu için onunla yapılacak her türlü işleme karşı” uyarıda bulundu. Husi milislerin “ülkenin imkanlarını ve servetini elden çıkarmak veya bunlardan yararlanmak için herhangi bir anayasal yetkiye sahip olmadığını” vurgulayan el-İryani, “Husilerle herhangi bir türde ve koşulda işlem yapılması tarafları yasal kovuşturmaya maruz bırakır” ifadelerini kullandı.

Şirketin resmi internet sitesine göre, 1999 yılında kurulan ‘Anton Oilfield Services Group’, dünyada petrol sahaları için teknoloji hizmetleri alanında çalışıyor. Şirketin faaliyetleri Çin, Ortadoğu, Afrika, Orta Asya, Güneydoğu Asya ve Latin Amerika dahil olmak üzere 30'dan fazla ülkeye yayılmış durumda...

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Gözden Kaçmadı
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.